23 Aralık 2024 Pazartesi
İstanbul
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Oktar davasının istinaf kararında deliller yok sayıldı

Adnan Oktar örgütüne yönelik bölge mahkemesinin verdiği bozma ve tahliye kararları büyük tepki çekti. Müşteki avukatı Eser Çömlekçioğlu, yerel mahkemede suçun delillerle kanıtlandığını ancak, bozma kararında kabul edilemez yöntemlerle suçlamanın kalktığını anlattı

Oktar davasının istinaf kararında deliller yok sayıldı
A+ A-
OLCAY KABAKTEPE / ANKARA

Adnan Oktar organize suç örgütüne yönelik davada istinaf mahkemesi tarafından verilen karar tartışma yarattı. Davanın müşteki avukatlarından Eser Çömlekçioğlu, ilk derece mahkemesi kararının doğru olduğunu, istinaf kararında ise mağdur beyanlarının kırpıldığını, delillerin görmezden gelindiğini söyledi.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi, Adnan Oktar organize suç örgütüne yönelik, aralarında Oktar ve örgüt yöneticilerinin de bulunduğu 84'ü tutuklu 215 sanık hakkında yerel mahkemece verilen hükmün usulden bozulmasına karar vermişti. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başsavcılığı ise Adnan Oktar organize suç örgütüne yönelik yerel mahkemece verilen hükmün usulden bozulmasının ardından tahliyeleri kararlaştırılan 68 sanık için itirazda bulundu. Davanın müşteki avukatlarından Eser Çömlekçioğlu, Aydınlık’a açıklamalarda bulundu.

Oktar davasının istinaf kararında deliller yok sayıldı - Resim : 1

SUÇ DELİLLERİ SOMUT

Çömlekçioğlu, dosyada sanıkların isnat edilen suçları işlediğine dair somut deliller olduğunu vurgulayarak “Bunların hepsi sanık ifadeleri, tanık beyanları, müşteki beyanları ve belgelerle ispatlanmıştı. Ancak istinaf mahkemesi inceleme yaparken ve kararını verirken bunları görmezden geldi. Karar verilirken tutarlı müşteki beyanları görmezden gelinemez. Dosyada binlerce belge varsa bunlardan bazılarını göremeyebilirsiniz ancak müşteki beyanları için 'görmedim' diyemezsiniz, müşteki beyanlarını kırparak karara koyamazsınız.” diye konuştu.

'İFADELER KIRPILDI'

İstinaf mahkemesinin ise tahliye ve bozma kararı verirken müşteki ifadelerini kestiğini söyleyen Çömlekçioğlu şu örnekleri verdi: “Mesela bir kızımız nasıl kandırıldığını her detayıyla anlatıyor, bir buçuk sayfa. İstinaf kararında bu ifadelerin başı kesilmiş şekilde verilmiş. Sonra da, 'Bu kız rıza ile bu eylemlere maruz kalmış. Cinsel saldırı eylemi yoktur' diyor. Bunun gibi sayısız örnek var. Başka birisi için, 'Odanın kapısını kilitlemediği için eyleme rıza göstermiştir' diyor.”

'BOŞ KOVAN VE YEDEK ŞARJÖR VAR AMA KASIT YOKMUŞ!'

İstinaf mahkemesi kararına ilişkin, “Hiçbir şekilde elle tutulur yanı yok.” diyen Çömlekçioğlu, şöyle devam etti: “Özel harekatçılara yapılan saldırı vardı operasyon sırasında. Adli Tıp raporu ve özel harekatçıların ifadeleri var. 'Sanığın tutarlı beyanları ve dosyadaki bilirkişi raporuna bakıldığında öldürme kastının olmadığı ve uyku sersemi olduğu' belirtiliyor kararda. Böyle denilen adamın yanında 10 tane boş kovan var ve yanında yedek şarjörler bulundu. Örgütten ayrılan müştekilerin beyanları vardı emniyet aşamasında. Bu kişiler, 'Adnan Oktar bize talimat vermişti. Operasyon olduğu anda bunları yapacaksın diye talimat vermişti silahlı üyelere. Gerekirse polisi, arkadaşınızı vurun yeter ki ben kaçayım şeklinde talimat vermişti' diye ifade vermişti. Bu ifadeler görmezden gelindi.

ADLİ TIP'I DEĞİL BİLİRKİŞİ RAPORUNU SEÇTİLER

“Bunun yanı sıra Adli Tıp raporu görmezden gelinirken sanıkların özel olarak aldırdığı bilirkişi raporunu dayanak olarak gösteriyor. Neden devletin kurumu olan Adli Tıp raporu görmezden gelinip; özel rapor karara dayanak oluyor, bu hukuken kabule edilemez bir şey.”

İlk derece mahkemesi kararının eksik inceleme olan bir karar olmadığının altını çizen Çömlekçioğlu şöyle devam etti: “Her delil konuşuldu, ispat edildi. Örgütün sistemi net şekilde ortaya konuldu deliller ve beyanlarla. İlk derece mahkemesi kararı kesinlikle doğruydu ve gerçek inceleme yapılmış bir karardı. Ancak istinaf kararında mağdur beyanları kırpıldı, deliller görmezden gelindi. Uzun süren bir soruşturma aşaması vardı. Daha sonra operasyonda ele geçirilen deliller, savcılık tarafından hazırlanan iddianame, yapılan yargılama, yargılama sürecindeki mütalaa ve ilk derece mahkemesinin kararı. Bunların hepsi birbiriyle tutarlı ve hukukla yazılmış kararlar oldu. Ancak istinaf mahkemesi kararında deliller yok sayıldı.”

ÜST MAHKEMEDEN 61 KİŞİYE YENİDEN TUTUKLAMA

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 68 sanığın tahliyesine itiraz etmesinin ardından İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi sanıkların tutuklanmasını gerektirecek bir durumun olmadığını belirterek talebi reddetti. Dosya üst mahkeme olan 2. Ceza Dairesi'ne geldi. Daireden 61 sanık hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıktı.

İtirazı değerlendiren 2. Ceza Dairesi, 1. Ceza Dairesinin, sanıklara isnat olunan cinsel saldırı suçları yönünden mağdurların rızalarının olduğu, bu nedenle suçun yasal unsurlarının bulunmadığı yönündeki gerekçesine dikkat çekti. 2. Ceza Dairesi 'turnike sistemi'ne vurgu yaparak şunları kaydetti:

'HUKUKA UYGUN RIZADAN SÖZ EDEMEYİZ'

“Evlilik vaadi veya başka yöntemlerle 'turnike sistemi' tabir edilen bir çark içine sokulan, zengin ve yakışıklı görünüm çizen erkek örgüt mensupları tarafından evlenme başta olmak üzere çeşitli vaatler, dini telkin, psikolojik baskı ve hilelerle kandırılıp iğfal edilen mağdurların cinsel birlikteliğe ikna edilerek, onlarca örgüt mensubuyla bu şekillerde birlikte olması sağlandıktan ve örgüt liderinin taciz ve aşağılamalarından sonra kendilerini aciz, kirletilmiş ve aşağılanmış hissetmeleri sağlanıp, benliklerinden ve bilinçlerinden arındırıldıkları, hukuka uygun rızalarından ve hukuka uygunluk nedeninden söz edilemeyeceği kanaatiyle İstanbul Bölge Adliyesi Cumhuriyet Başsavcılığı'nın itirazı bazı sanıklar yönünden yerinde görülmüştür" denildi.

'BOZMA USULE UYGUN DEĞİL'

2. Ceza Dairesi, Ahmet Oktar Babuna ve Ali Emre Bukağılı'nın da aralarında bulunduğu 61 sanık hakkında "cinsel saldırı" suçundan tahliye kararını kaldırdı ve tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkardı. 2. Ceza Dairesi, 1. Ceza Dairesi'nin 'bozma kararını' usule uygun bulmadığını da kaydetti.

1. Ceza Dairesi, bozma kararıyla birlikte tutuklulukta geçirdikleri süreyi dikkate alarak 68 sanığın tahliyesine karar vermişti. Daire, Adnan Oktar'ın da aralarında bulunduğu 16 sanığın ise tutukluluk halinin devamına karar vermişti.

Adnan Oktar dava delil tahliye