Örgüt irtibatı fesih nedeni

Tunceli Belediyesi bünyesinde hizmet alım sözleşmesi kapsamında iş gören özel bir şirkette taşeron işçi olan S.Y. hakkında belediye tarafından "terör örgütü ile irtibat veya iltisak içinde olduğu" yönünde bildirimde bulunuldu. İşveren bunun üzerine, güven ilişkisinin zedelendiği gerekçesiyle S.Y.'nin iş sözleşmesini feshetti. S.Y., feshin geçersizliğinin tespiti ve işe iade talebiyle Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açtı. Mahkeme 12 Temmuz 2018 tarihinde davanın reddine karar verdi. Kararın gerekçesinde; S.Y. hakkında terör örgütü propagandası yapma suçundan mahkûmiyet kararı verildiği ifade edildi. S.Y.'nin karara karşı yaptığı istinaf başvurusu da reddedildi. S.Y. de bunun üzerine Anayasa Mahkemesi'ne 15 Nisan 2019'da bireysel başvuru yaptı.

PKK PROPAGANDASI SUÇUNDAN CEZALANDIRILDI

Diğer yandan hakkında yürütülen ceza davasında Tunceli 1. Ağır Ceza Mahkemesince 29 Mart 2017 tarihinde S.Y.'nin PKK silahlı terör örgütü propagandası yapma suçunu işlediği sabit görüldü. Mahkeme bu doğrultuda S.Y.'ye mahkûmiyet kararı verdi. Bu karara karşı yapılan istinaf başvurusu da 17 Ocak 2017'de reddedildi.

KARARIN GEREKÇESİ

İş akdinin feshinin ardından S.Y.'nin yaptığı bireysel başvuruyu, Anayasa Mahkemesi İkinci Bölümü inceledi. Yüksek Mahkeme, başvuruda özel hayata saygı hakkının ihlal edilmediğine karar verdi. Kararda şöyle denildi:

"Başvurucu bir kariyer mesleği niteliğinde olan mesleki faaliyetten alıkonulmadığı gibi özel sektörde çalışmasını engelleyen herhangi bir ilave kısıtlamaya da tabi tutulmamıştır. Bu konuda bir kısıtlamanın getirilmemiş olması nedeniyle başvurucunun özel hayata saygı hakkına yönelik müdahalenin öngörülen meşru amaçla ölçülü şekilde gerçekleştirildiği ve kamunun menfaati ile başvurucunun kişisel menfaati arasında adil dengenin kurulduğu değerlendirilmektedir."