‘Yeşil Vatanı birlikte koruyalım’
Mevsim normallerinin üstünde seyreden sıcaklıklar beraberinde yangınları da getiriyor. ‘Ülkemizde yaşanan orman yangınlarının nasıl önüne geçebiliriz?’ Orman Mühendisleri Odası Genel Başkanı Hasan Türkyılmaz Aydınlık’a anlattı
Haziran ayında Türkiye’nin birçok şehrinde rekor sıcaklıklar yaşanıyor. Bu sebeple haziran ayında yaşanan orman yangını sayısı geçen yıla göre 5 kat arttı. 1-21 Haziran 2023’te 84 orman yangını çıkarken bu yıl aynı dönemde 399 yangın çıktı. Orman Mühendisleri Odası Genel Başkanı Hasan Türkyılmaz, yangınları önlemenin insanın elinde olduğunu söyledi. Türkyılmaz, araçla seyahat ederken çevreye atılan çöpler, tarım alanlarında yakılan anızlar büyük orman yangınlarının başlıca sebepleri olduğunu belirtti.
HER YERDE ATEŞLİ PİKNİK YAPILMAZ
- Orman yangınlarını nasıl önleyebiliriz?
-Bakanlık, orman teşkilatı ve ormancılıkla ilgilenen meslek mensuplarının Türkiye'de acı bir fatura ile karşılaşmamak için önerdiği tedbirler şunlardır:
Önce devletin belirlediği piknikli mesire yeri dışında hiçbir yerde piknik yapılmamalı. Şu son zamanlarda yangınlar anız yakılmasından dolayı doğuyor. O nedenle anız yakmamaya dikkat edelim yoksa canımız daha çok yanar. Çünkü anız yangını çevreye çok hızlı sıçrayabiliyor. Bakanlığımız bunu sık sık tekrar ediyor biz de yeniden tekrar edelim, anız yakmayalım ki canımız yanmasın. Çünkü burada iyi niyetten başlayan süreç ihmal ve dikkatsizlik sonucu ormanlara sıçrıyor. Bir diğer husus, ateşli piknik alanında piknik yapılsa bile akşam piknik alanından ayrılırken köz kalmayacak şekilde ateşi söndürmeliyiz.
ATIK CAM VE İZMARİT YANGININ DOSTU
-Özellikle yaz tatilinden kaynaklı olarak araçlarımızla uzun yol seyahatleri çok fazla oluyor. Bu sebeple sigar izmaritleri, cam parçalar yol kenarlarına atılıyor. Lütfen buna dikkat edelim. Camlar yangın oluşturabilecek materyallerin en başında geliyor. Sigara izmariti közün ta kendisi. Bu sebeple buna özen gösterelim ve çöplerimizi araçla seyahat ederken cam açıp dışarı atmayalım. Ayrıca ormanlık alanda ya da ormana yakın alanlarda cam atık görürsek mutlaka toplayalım.
Bütün bunları alt alta üst üste yazdığımızda Türkiye Cumhuriyeti devletimizin 86 milyon vatandaşı, kendi yaşamı olan oksijen deposu ormanların, ekosistemin zarar görmemesi için hassas davranmasıyla biz bu işin önüne geçebiliriz.
DEVLET TÜM İMKANLARIYLA SAHADA
- Orman yangınlarını önleme konusunda Tarım ve Orman Bakanlığımız ne derece bir ilerleme kaydetti?
-Şu anda devletimiz adına Tarım ve Orman Bakanlığımız ve Orman Genel Müdürlüğümüz makine ekipman açısından çok ciddi yatırımlar yaptılar. 105 tane helikopter 26 tane uçağı Orman Genel Müdürlüğü satın aldı ve kiraladı. 776 tane yangın gözetleme kulesi hayata geçirildi. Bunlardan 186 tanesi akıllı kule. 14 tane İHA alındı. Bir İHA ile bir dakikada 3 buçuk milyon hektarlık alan gözetlenebiliyor. Bu kadar yatırımdan sonra bizim tek halletmemiz gereken konu vatandaşlarımızın hassas davranması olacak. Yeşil vatanı hep beraber korumalıyız. Millet olarak biraz fazla cesuruz. 'Nasıl olsa bir şey olmaz. Ben bunu kontrol ederim.' anlayışıyla dikkatsizlikler çok fazla can yakabiliyor. Bir şey olmaz diye düşünmeyeceğiz çünkü bir şey oluyor.
‘YANGINI ENGELLEYEN İNSANDIR’
- Orman yangınlarına müdahale etme konusunda Türkiye’nin nerede eksiği var?
-Teknoloji anlamında ve makine ekipman açısından her türlü tedbir alındı. Ama yangınları önleyen bu makineler değildir. Yangınları engelleyen husus insan kaynağıdır. Şu anda orman teşkilatının işçi, memur ve mühendise hala ihtiyacı vardır. Yeni makineler almak yerine artık insan kaynağını orman teşkilatımızın emrine almamız lazım. Özellikle yaz aylarında 7 gün 24 saat çalışan bir teşkilatımız var. Bu sebeple teşkilata insan kaynağı ihtiyacımız çok yüksek.
YANAN ALAN YENİDEN YEŞİLE BÜRÜNÜYOR
- Yangından sonra Yeşil Vatan yeniden nasıl ormanlaştırılıyor?
-Orman yangınlarından sonra üç kategorili bir işlemimiz var. Bir önleme çalışmalarımız iki müdahale çalışmalarımız üç rehabilitasyon çalışmalarımız. Önleme çalışmalarımızda yangın öncesi alınan tedbirleri ifade eder. Yangın çıktıktan sonra en kısa zamanda müdahale edip söndürme faaliyetlerimiz başlar. Bu bittikten sonra alanı tekrar ormanlaştırmak için rehabilitasyon çalışmalarına başlarız. Bugün yanan alanlarda önce söndürülecek, soğutma çalışmaları yapılacak. Akabinde bu alanlarda topraklara tohum ekimi ve fidan dikimi yapılacak. Önümüzdeki 3 yıl içerisinde de insan gözüyle görülebilir şekilde alanlar yeşil örtüyle yeniden kaplanmış olacak.
‘ORMANLARIMIZ 169. MADDEYLE GÜVENCE ALTINA ALINDI’
- Yangınlar büyüdükçe müdahale etmek zor oluyor. Bir yanda yangını söndürmek için canla başla uğraşanlar var. Bir yandan da sosyal medya yoluyla kara propaganda yapanlar var. Bu kişiler ülkemizi de ikiye bölmeye çalışıyor. Bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
-2021'de Türkiye'de iklimin normallerin üstünde olması ve hem kasıt hem de ihmallerin birleşmesi sebebiyle 140 bin hektara yakın alanda çıkan yangın 18 gün içinde 58 ile yayıldı. O zaman medyada ve kendini sanatçı zanneden bir kesim tarafından, ‘Bu ormanlar yakılıyor. Buralar imara açılacak. Birilerine bu alanlar peşkeş çekilecek’ gibi ithamlarda bulundular. Aradan 3 yıl geçti bugün 140 bin hektarlık yanmış orman alanının bir metrekaresine dahi fidan dikimi dışında bir şey yapılmadı. Zamanında o açıklamaları yapan Türkiye düşmanı zihniyetlere sahip kişiler buyursun gelsinler beraber o yanan alana ne olmuş birlikte gidip görelim. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası 169. maddeyle ormanlarına güvence altına almıştır. Hiçbir ideoloji mensubu devlet görevlisi burayı ormanlaştırma dışında kullanamaz ve kullanmamıştır.