23 Aralık 2024 Pazartesi
İstanbul 12°
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

'Örtülü ödenek' yalanı tazminata mahkum etti

Ulusal Kanal’ın, Digitürk ve Tivibu platformlarına girebilmek için topladığı 3 buçuk milyon TL’nin 'örtülü ödenekten' verildiğini iddia eden Sözcü yazarı Emin Çölaşan, tazminata mahkum edildi.

'Örtülü ödenek' yalanı tazminata mahkum etti
A+ A-
Sezer Özseven

Ulusal Kanal’ın 2020 yılının Kasım ayında “5 milyon ev daha aydınlansın” sloganıyla başlattığı kampanya için tüm Türkiye seferber olmuştu. Ulusal Kanal’ın Digiturk ve Tivibu platformlarında yer alabilmesi için başlatılan imeceye Ulusal Kanal çalışanları maaşlarını vererek, gençler gündelik işlerde çalışarak, Ulusal Kanal gönüllüleri ise evlerini, arsalarını satarak destek olmuş ve 10 milyon TL’nin üzerinde para toplanmıştı.

Bu kampanyayla birlikte Ulusal Kanal hem “5 milyon evi daha aydınlattı” hem de yeni platformlara uygun olarak araç ve ekipmanlarını yeniledi.

Sözcü gazetesi yazarı Emin Çölaşan ise 3 Mart 2021 tarihli köşe yazısında Ulusal Kanal’ın bu parayı örtülü ödenekten aldığını iddia etmişti. Çölaşan, bu iddianın yanı sıra aynı yazısında Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek’e de hakaret etmişti.

Bu iddianın ortaya atılmasının ardından imeceye katılan yurttaşlar Çölaşan’a büyük tepki göstermişti. İmeceye katılmak için gündelik işlerde çalışan gençler çalıştıkları işlerin fotoğraflarını paylaşmış, evini satan Hayriye Açıksöz, Ulusal Kanal’a bağlanarak “Örtülü ödenek benim!” diye Çölaşan’a meydan okumuştu.

KANALIN CEVABINI YAYIMLAMADI

Ulusal Kanal yöneticileri, Emin Çölaşan’ın bu iddialarına karşı Çölaşan’a bir cevap metni göndermiş ancak Çölaşan bunu köşesinde yayımlamamıştı. Gazetemizin ve Ulusal Kanal’ın bünyesinde yer aldığı Görev Vakfı, Emin Çölaşan'a dava açtı. 19. Asliye Ticaret Mahkemesi Çölaşan'ı 15 bin TL manevi tazminat ödemeye mahkum etti. Davanın avukatı Zeynep Küçük, “Gazeteci kimliğine sığınarak Görev Vakfı’nın ve Ulusal Kanal’ın tamamen gönüllülerine dayanarak yürüttüğü bir kampanyayla Digitürk’e girişine çamur atan ve buna sözde ‘duyum’ diye kılıf uyduran Emin Çölaşan’a Türk yargısı tarafından gerekli cevap verilmiştir.” dedi.

'PSİKOLOJİK SAVAŞ YÜRÜTTÜ'

Ulusal Kanal Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Türkkan ise kararla ilgili şunları ifade etti: “Emin Çölaşan’ın, Görev Vakfı'na ve Ulusal Kanal’a iftira attığı, psikolojik savaş yürüttüğü yargı kararıyla tescillenmiş oldu. Ulusal Kanal'ın Digiturk'e girme kampanyası Görev Vakfı'nın öncülüğünde başarıyla tamamlandı. Ulusal Kanal Digiturk 52. Kanalda 1 Mart’tan bu yana yayında. Emin Çölaşan’da en ufak bir gazetecilik namusu olsaydı dişle, tırnakla, emek ve alın teriyle Ulusal Kanal’ın Digitürk’e girmesini sağlayan Muğla Mumcular Köyü’nden Ahmet Sarı’ya, evini bağışlayan sevgili öğretmenimiz Hayriye Açıksöz’e, burslarından tamamı 100 bin lira değerinde bağış yapan Öncü Gençlik'e, Balıkesir Havran'da 15 milyon lira değerindeki tarlalarını ve evini bağışlayan Ethem Dülgeroğlu’na, aldıkları maaşları bağışlayan Ulusal Kanal ve Aydınlık Gazetesi çalışanlarına iftira atmazdı. Biz, Atatürk'ün yaptığı gibi yaptık! Millete dayanmayı esas aldık. Çölaşan gibiler millete dayanmanın ne demek olduğunu bilmedikleri için bizi anlayamazlar. Ulusal Kanal, artık üretenlerin kanalı olarak bozguncuların, olduğu her platformda. Ve her geçen gün izleyici sayısını artırarak Türkiye'nin 1 numaralı kanalı olma yönünde ilerliyor.”

'HİÇ BİR YERE MUHTAÇ DEĞİLİZ, HALKIMIZA DAYANIYORUZ'

'Örtülü ödenek' yalanı tazminata mahkum etti - Resim: 1

Emin Çölaşan’ın kampanyayla ilgili iftira attığını vurgulayan Görev Vakfı Başkan Erkan Önsel de şöyle konuştu: “Gönüllülerimiz derhal harekete geçti. Yakında kaybettiğimiz Hayriye öğretmen çıktı ve Emin Çölaşan’a ‘Örtülü ödenek benim!’ dedi. Bağışladığı gayrimenkulü açıkladı. Aynı şekilde Ethem Dülgeroğlu, Balıkesir Havran’dan seslendi, ‘Örtülü ödenek benim!’ diye. Biz de bu yalan ve iftiraya karşı dava açtık. 19. Asliye Ticaret Mahkemesi 24 Ocak tarihinde Emin Çölaşan’ı 15 bin Türk lirası manevi tazminat ödemeye mahkum etti. Emin Çölaşan’ın ortaya attığı yalanlar, hukuk açısından da gereken cevabı almış oldu. Ulusal Kanalımız bütün Türkiye’nin de bildiği gibi halka dayanan, gönüllülere dayanan ve onların destekleriyle, fedakarlıklarıyla var olan bir kurumdur. Örtülü ödenek dahil olmak üzere hiçbir yerden yardımlara muhtaç değildir. Halkına ve milletine güvenmektedir. Dolayısıyla Emin Çölaşan hukuk mücadelesinde de kaybetmiştir. Biz Görev Vakfı olarak, Ulusal Kanalımızın kazandığı bu davadan dolayı çok memnunuz. Kamuoyuna saygıyla duyururuz.”

Ulusal Kanal Sözcü Gazetesi Görev Vakfı ÖRTÜLÜ ÖDENEK örtülü ödenek yalanı Sözcü gazetesi yazarı Emin Çölaşan