Osmanlı'da her padişahın bir mesleği vardı! İşte Padişahların bilinmeyen meslekleri ve hobileri

Padişahlar meslekleri sayesinde kazandığı paralarla şahsi ihtiyaçlarını sağlıyordu. 600 yıl boyunca dünyaya hükmeden Osmanlı padişahlarının devleti idare etmek, ülkeyi yönetmek dışında da başka meslekleri olduğunu biliyor muydunuz?

* Sultan Celebi Mehmet Han, yay kirişi yapardı.
* Fatih Sultan Mehmet Han, iyi bir bahçıvandı.
* Yavuz Sultan Selim Han ve Kanuni Sultan Süleyman Han, kuyumcuydular.
* Sultan III. Murat Han, ok yapardı.
* Sultan III. Mehmet Han ile I. Ahmet Han, kaşık ve okçuların yüzüklerini yapmışlardır.
* Sultan III. Ahmet ve Sultan II. Mahmut Han, iyi hattattılar.
* Sultan I. Mahmut Han, abanozla ve fil dişiyle kürdanlar yapmıştır.
* Sultan III. Osman Han, marangozdu.
* Sultan III. Mustafa Han, atölyesinde işçilerle birlikte çalışır ince el işi yapmışlardır.
* Sultan I. Abdülhamid Han, ok ve yay yapmıştır.
* Sultan III: Selim Han, nakkaş'dı ve desen yapmada becerikliydi.
* Sultan II. Abdülhamid han, ince marangozlukta çok iyi bir usta idi.

Sultan I. Mahmud han kuyumculukla meşgulken, vezirlerden birisi padişahın yanına yaklaşır ve:
"Şevketlüm, bunca hazine sizindir; neden böyle uğraşıp kendinizi niçin yaparsınız" söyleyince
hamiyetli Padişah der ki:

"Bu, halkın hazinesidir, bunu halkın ihtiyacını karşılamak için gerekir" ikincisi, insanoğluna çalışmak düşer. İnsanın çalışıp emek vererek kazandığın paranın bereketi başkadır. İçinde el emeği, göz nuru bulunan kazanç helal olur

FATİH SULTAN MEHMED’İN BAHÇIVANLIĞA ÖZEL BİR MERAKI VARDI

Bu meslekte iddialıydı ve bu yüzden boş vakitlerinin çoğunu bahçıvanlığa ayırır, bundan da büyük bir haz duyardı. Seferler arasında kalan zamanlarında Topkapı Sarayı ve diğer sarayların bahçelerinde çalışmaktan zevk alırdı. Ayrıca ok için parmağa takılan yüzükler, kemer tokaları ve kılıç kınları imalatı da elinden gelirdi.

YAVUZ SULTAN SELİM’İN HOBİSİ KUYUMCULUKTU

Şiire meraklıydı. Nitekim bazı Türkçe şiirlerinin yanında Farsça bir divanı da vardır ve Almanya’da basılmıştır. Ayrıca Osmanlı padişahları içerisinde çok okumaktan dolayı gözlerinin bozulduğunu ve bu yüzden gözlük taktığını bildiğimiz ilk padişah, Yavuz’dur.

I. MAHMUD HİLALCİ, MÜHÜR KAZICISI VE KUYUMCUYDU

Eserlerini çarşıda sattırır, eline geçen paralarla sadakalarını dağıtır, ufak tefek ihtiyaçlarını karşılar, bundan da büyük bir haz alırdı. Bir gün kendisine vezirlerinden birisi, “Şevketlüm, milletin hazinesi sizin demektir, Niçin böyle uğraşıp zahmet edersiniz?” deyince, “Milletin hazinesini millete sarf etmek gerek. Saniyen, insanın çalışıp alın teri dökerek kazandığı paranın zevki başkadır.” cevabını almıştır

KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN İYİ GİYİNMEYİ SEVERDİ

Babası gibi kuyumculuğa meraklıydı; ama şiir alanında, komutanlığı ve yöneticiliği kadar iddialı bir padişahtı. ‘Muhibbî’ mahlasını kullandığı Divan’ında tam 2.779 gazel bulunmaktadır ki, Divan şairleri arasında en fazla gazel yazmış olan Zâtî’nin bile ulaştığı gazel sayısı ancak 1.825 adette kalmaktadır. Kanuni böylece Divan edebiyatının gazel rekorunu kırmıştır. Ayrıca kavaf (kunduracı) olduğuna dair kayıt da vardır.

II. ABDÜLHAMİD’İN AT BİNME, YÜZME, ATICILIK GİBİ MERAKLARI VARDI

Silah kullanmakta pek mahirdi. Nişan alarak ismini yazar, madalyaları ortasından delerdi. Kakma ve süsleme işlerinde mahir olmasının yanında usta bir marangozdu da. Sarayında özel marangozluk aletleri vardı. İş tulumunu giyer ve atölyesinde saatlerce kendini kaybederdi. Bir başka merakı da polisiye roman okumak, daha doğrusu okutmaktı. Ünlü polisiye roman dizisi Sherlock Holmes’un yazarı Sir Conan Doyle’un hayranlarındandı. Hemen her Osmanlı padişahı, el sanatları veya güzel sanatların bir
(ya da birkaç) dalına hakim olacak şekilde yetiştirilmiştir. Tabii bir de hobileri olması doğaldı. Zira her insan gibi, rutin meşguliyetlerinin yanında gönlünün arzuladığı işleri yapmak, padişahları psikolojik olarak içinde bulundukları sıkıntılardan uzaklaştırır, aynı zamanda bu durum, mevcut koşuşturmacanın dışında farklı bir düşünme pratiğine imkân tanırdı.