Normalleşme karşıtlarından sert sözler: Türkevi Çatlağı!
Özel’in Türkevi önündeki sözleri CHP içinde yeni tartışma doğurdu. ‘Rüşveti aklamak bize mi kaldı’, ‘İmamoğlu davası tepemizde sallanırken olacak iş mi’ şeklinde yorumlar yapılırken Gökhan Günaydın’ın çıkışı dikkat çekti
Aykut Diş
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in New York’taki Türkevi ziyareti ve açıklamaları parti içinde bir çatlak daha yarattı. Aydınlık, Özel’in yakın çevresinden bazı isimlerin Türkevi’ne gitmemeyi önerdiğini öğrendi. Özel, kulislerde ve sosyal medyada sert ifadelerle eleştirildi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Sosyalist Enternasyonal toplantısına katılmak üzere bulunduğu New York’ta, Türkevi’ni ziyaret etti. Türkevi’nde görüşmeler yapan Özel, bir de bina önünde açıklama gerçekleştirdi. Özel, buradaki açıklamada “Hepimiz açısından gurur kaynağı bir bina. Bundan sonra New York’ta tüm resmi temaslarımızı Türkevi’nde sürdüreceğiz.” dedi. ABD’de gündem olan Türkevi’yle ilgili rüşvet iddialarını reddetti. Özel’in Türkevi yaklaşımı tartışma doğurdu. Benimsenmedi.
‘İÇE SİNMEDİ, SORUN OLDU’
CHP kaynaklarının aktarımına göre bazı kurmaylar Türkevi’ne gitmemeyi önerdi. Parti içi dengeler, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile hükümet cephesinin normalleşme hukukuna aykırı beyanları ve İmamoğlu davası dile getirildi. Özgür Özel ise “Türkiye’de muhalefetiz, dışarıda Türkiye’yiz” prensibiyle, normalleşme adımlarının devamı düşüncesiyle Türkevi’ne gitmeye karar verdi.
Ancak Özel’in Türkevi önündeki sözleri, zaten içe sinmeyen meseleyi sorun haline getirdi.
‘JEST GÖRDÜYSEK FAZLASINI YAPMIŞIZDIR’
Özel, Türkevi’nin yapımı sırasında New York Belediye Başkanı’na Türkiye tarafından rüşvet verildiği iddialarını, “Türkiye, ABD’de rüşvet vermeye ihtiyaç duyacak bir ülke değil. Böyle bir şeye kalkmak Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eden kimseye yakışmaz. Hepimizin gurur duyduğu böyle bir binanın kazandırılması sürecinde jest gördüysek fazlasını ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’ne tahsis edilen o muhteşem alan için yapmışızdır.” cümleleriyle değerlendirdi.
‘RÜŞVETİ AKLAMAK BİZE Mİ KALDI’
Özel’in rüşvet iddialarını reddeden ve “karşılıklı jest” iması yapan ifadeleri parti kulislerinde tepkiyle karşılandı. Normalleşme sürecine karşıt çevreler Türkevi önündeki açıklamaları eleştirdi. “Rüşveti aklamak bize mi kaldı”, “İktidar, Ekrem İmamoğlu davası ile sopa sallarken olacak iş mi” yorumları yapıldı. Özel’e yakın isimlerin de ifadeleri doğru bulmadığı kaydedildi. Partinin Whatsapp gruplarına kadar meselenin tartışıldığı ileri sürüldü.
ABD Büyükelçiliği’ne Ankara’da verilen yerin Atatürk Orman Çiftliği arazisi olmasının da tepkilerde etkili olduğu belirtildi.
‘KİMLİKLERİ SORGULANMAYA DEĞER’
Meclis Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın’dan ise dikkat çeken bir çıkış geldi. Günaydın, dün sosyal medya hesabından New York Belediye Başkanı’nın Türkevi için rüşvet aldığı iddialarıyla ilgili uzun bir paylaşım yaptı. İddianame’de öne çıkan hususları özetleyen Günaydın şunları söyledi:
“Burada beş Türk iş insanından kodlanarak söz ediliyor. ABD yurttaşı değiller, seçimde oy kullanamıyorlar ancak bağış yapmakta cömert ve hevesliler.. Amerikan yasalarına aykırılık Amerikan tarafı için temel sorun. Bizim açımızdan ise, bu iş insanlarının kimliği ve motivasyonları siyaseten sorgulanmaya değer... Hukukun işlediği ülkelerde hukuka aykırılık nicel boyutu olmakla birlikte asıl olarak nitel boyutuyla değerlendiriliyor.”
AK PARTİLİLERDEN ÖZEL’E TEBRİK
Sosyal medyada da çok sayıda parti mensubunun Özel’i eleştirmesi göze çarptı. Hükümet destekçisi kullanıcıların ise Özel’i tebrik ettiği görüldü. Özel’in ilgili konuşmasının altında çok sayıda yorum yer aldı.
Öte yandan Türkevi, TÜRGEV ve ENSAR Vakfı’nın ABD’de kurduğu TURKEN Vakfı binasıyla karıştırıldı. Önceki Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu, TURKEN Vakfı binasının kara parayla inşa edildiğini öne sürmüştü. Bazı partililer, Kılıçdaroğlu’nun önünde video yayınladığı bina ile Türkevi’ni aynı yer zannetti.
‘AB’YE ÜYELİKTE EN GÜÇLÜ KASIZ’
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin AB tam üyeliği hedefini Türkevi önünde de yineledi. AB’ye üyelik konusunda Sosyalist Enternasyonal’den tam destek aldıklarını öne süren Özel şöyle anlattı:
“Şu an Türkiye'nin ana muhalefet partisiyiz. Yurt dışına adım attığımızda Türkiye'nin partisiyiz. Kıbrıs davasının savunusunda da Türkiye’nin yurt dışındaki ilişkilerinde de özellikle Avrupa Birliği’ne (AB) tam üyelik süreciyle ilgili Türkiye'nin en güçlü kası biziz. Bunu da muhalefette de olsak muhalefette, iktidarda da olsak iktidarda sürdürmeye devam edeceğiz.
"Bugün için Cumhuriyet Halk Partisi’nin, Sosyalist Enternasyonal'in Bükreş toplantısında hiç itirazsız kayda geçirdiği, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyeliği konusunda 77 üyesi olan Sosyalist Enternasyonal’in tam desteği son derece önemlidir. Bu binalar kalır, iktidarlar gelir gider, önemli olan Türkiye'nin hak ve menfaatlerinin en iyi şekilde korunmasıdır.”
