22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Pekin: Filistin'in silahlı mücadelesi meşrudur

Çin Halk Cumhuriyeti, perşembe günü Uluslararası Adalet Divanı’ndan (UAD) 'İsrail'in Filistin topraklarını yasa dışı işgali' konusunda görüş bildirmesini istedi ve Filistin'de silahlı mücadelenin neden meşru olduğunu uluslararası sözleşmelere dayanarak açıkladı.

Pekin: Filistin'in silahlı mücadelesi meşrudur
A+ A-

Çin Dışişleri Bakanlığının hukuk danışmanı Ma Xinmin, Hollanda'nın Lahey kentindeki mahkemeye yaptığı açıklamada, “Adalet uzun süredir gecikiyor ancak artık inkar edilmemeli.” dedi.

Çin tarafı, “İsrail'in işgal altındaki Filistin topraklarını işgal etmeye başlamasının üzerinden elli yedi yıl geçti. Fakat işgalin hukuka aykırı niteliği ve işgal altındaki topraklar üzerindeki egemenliği değişmedi.” değerlendirmesini yaptı.

DİRENİŞ 'TERÖR EYLEMİ DEĞİL'

Hukuki temsilci Ma Xinmin, Tel Aviv'in “meşru müdafaa” savunmasını da yerle bir ederek, İsrail'in Filistin'i işgal eden “yabancı bir ülke olduğunu”, dolayısıyla “meşru müdafaa hakkının İsraillilerden çok Filistinlilere ait olduğunu” söyledi. Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun (BMGK) 1973 tarihli 3070 sayılı kararına atıfta bulunan Ma Xinmin, kararın “halkların sömürgeci ve yabancı tahakkümden ve yabancı boyunduruğundan kurtulmak için silahlı mücadele de dahil olmak üzere mevcut tüm araçlarla verdikleri mücadelenin meşruiyetini teyit ettiği” hatırlatmasında bulundu.

Çinli hukuk adamı, 1998 tarihli Terörizmin Bastırılmasına İlişkin Arap Sözleşmesi'nden alıntı yaparak, "Halkların, topraklarını kurtarmak ve kendi kaderlerini tayin ve bağımsızlık haklarını güvence altına almak için silahlı mücadele de dahil olmak üzere her türlü yolla yabancı işgal ve saldırganlıkla mücadele etme hakkını" vurguladı.

Bu bağlamda silahlı mücadelenin “terör eylemlerinden ayrıldığını” bildiren Ma Xinmin, uluslararası hukukta tanınan bu ayrımın, bahsi geçen ve diğer “uluslararası sözleşmelerle de kabul edilmiş” olduğunun altını çizdi. ABD'nin Birleşmiş Milletler (BM) ve UAD'nin İsrail ve Filistin arasındaki ikili bir meseleden uzak durması gerektiğini söylemesine karşın ise Çin tarafı, “Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkının kesinlikle BM'nin meselesi" olduğunu ifade etti.

KARAR ALTI AY SONRA

UAD, BMGK'nın 2022 yılında İsrail işgalinin hukuki sonuçlarına ilişkin bağlayıcı olmayan bir görüş bildirmesi talebinin ardından bu hafta 50'den fazla devletin argümanlarını dinliyor. Duruşmalara katılmayan İsrail, yazılı yorumlarında mahkemenin müdahil olmasının müzakere edilmiş bir çözüme ulaşılmasına zarar verebileceğini söyledi. Filistinli temsilciler pazartesi günü yargıçlardan İsrail'in topraklarını işgalini yasadışı ilan etmelerini istemiş ve mahkemenin görüşünün iki devletli bir çözüme ulaşılmasına yardımcı olabileceğini söylemişti. Yargıçların taleple ilgili görüş bildirmesinin yaklaşık altı ay sürmesi bekleniyor.

Çin Filistin BM