Pekin ile görüşmeler sürerken abd arkadan dolanıyor
Çin-ABD ilişkilerinde tansiyonu düşürmek için iki ülke yetkilileri arasında görüşmeler sürüyor. Çin, ABD tarafından somut adım beklerken, Biden Pasifik Adaları ülkelerini yine zirveye çağırdı
Çin ile ABD arasındaki ilişkileri sağlıklı bir yola sokma çabaları arttı. Ancak ortak açıklamalara rağmen Washington yönetiminin Çin karşıtı girişimleri sürüyor. Çin Cumhurbaşkanı Yardımcısı Han Zheng, ABD’ye, son dönemde gerilimlerin yaşandığı ilişkileri yeniden sağlıklı ve istikrarlı bir doğrultuya sokmak için tarafların “orta yolu bulması” gerektiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Han, Birleşmiş Milletler 78. Genel Kuruluna katılmak üzere bulunduğu New York’ta ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken ile görüştü. Han, görüşmede, iki ülke liderlerinin Kasım 2022’de Endonezya’nın Bali Adası’nda düzenlenen G20 Zirvesi’ndeki buluşmasında “ilişkileri sorumlu şekilde yönetme” konusunda vardıkları uzlaşmayı anımsatarak, “Umarım taraflar orta yolu bulur, pratik adımlarla karşılıklı güvene ve faydaya dayalı işbirliğini geliştirmek için uygun koşulları ve anlayışı sağlar.” dedi. Bakan Blinken’in haziranda Çin’e yaptığı ziyaretin, iki ülkenin ilişkilerinde istikrarı sağlamak üzere iletişim ve diyaloğu artırdığına ilişkin dünyaya yapıcı bir mesaj verdiğini ifade eden Çinli yetkili, ilişkilerin sağlıklı ve istikrarlı bir doğrultuya girmesinin hem ABD ve Çin’in hem de dünyanın çıkarına olacağını vurguladı.
Ziyarete ilişkin ABD Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada ise, Blinken ve Han’ın, “gelecek haftalarda üst düzey görüşmeler dahil iletişim kanallarının açık tutulmasının önemini vurguladığı” kaydedildi. İki yetkilinin, “potansiyel işbirliği alanlarını ele aldığı” ve “ulusaşırı ortak sorunlarda işbirliğini ilerletmekten yana olduğu” belirtilen açıklamada, tarafların, ayrıca “Rusya’nın Ukrayna’ya açtığı savaş, Kuzey Kore’nin provokatif eylemleri gibi küresel ve bölgesel sorunlara dair görüş alışverişinde bulunduğu” aktarıldı. Açıklamada, Blinken’in Tayvan Boğazı’nda barış ve istikrarın korunmasının önemine de dikkati çektiği bildirildi. Han ve Blinken’in görüşmesi, Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ve ABD Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan 16-17 Eylül’de Malta’da yaptıkları görüşmenin ardından geldi. Görüşmede ikilinin, “ABD-Çin ilişkilerindeki kilit konuları, küresel ve bölgesel güvenlik meselelerini, Rusya-Ukrayna Savaşı ile Tayvan sorununu ele aldığı” belirtilmişti.
ÇİN BASINININ YORUMU
CGTN’in yorumuna göre, Tayvan sorunu, ihracat kontrolleri ve Güney Çin Denizi gerilimleri de dahil olmak üzere çeşitli ekonomik ve güvenlik sorunları söz konusuyken hem Çin hem de ABD, ilişkileri tekrar doğru yola sokma yönündeki isteklerini gösterdi. İki taraf, geçtiğimiz Kasım ayında yapılan Bali toplantısında iki devlet başkanının vardığı fikir birliğini uygulamaya devam etme ve Asya-Pasifik meseleleri, denizcilik meseleleri ve dış politika konularında üst düzey görüş alışverişinde bulunma konusunda mutabakata vardı. CGTN’in yorumu şöyle devam ediyor: “Dünyanın en büyük iki ekonomisi arasındaki sağlam etkileşimlerin önemi göz ardı edilemez. Dünyanın en önemli ve karmaşık ilişkilerinden biri olan Beijing-Washington ilişkisi küresel barış ve refahın anahtarıdır. Çin, farklılıkları yönetmek için ABD ile çalışmaya hazır olduğunu birçok kez yinelese de Biden yönetimi, iki ülke arasında kasıtsız bir çatışmanın önlenmesinde iletişimin önemini de defalarca vurguladı.”
Yorumun sonunda şu ifadelere yer verildi: “ABD, Tayvan sorununda Çin’in kırmızı çizgisini geçemez ve Çin halkının meşru kalkınma hakkını elinden almamalıdır. Bu, Washington’un Çin ile ilişkileri istikrara kavuşturma ve geliştirme konusunda samimi olup olmadığı konusunda öğrenmesi gereken ilk derstir. Çin tarafı, Washington’un müzakere iradesini memnuniyetle karşılıyor ve Biden yönetiminin Çin-ABD anlaşmasını sağlama konusundaki samimiyetini bekliyor.” Siyasi gözlemciler, söz konusu temasların, iki ülke liderleri Biden ile Xi arasında kasımda ABD’de düzenlenecek Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) Zirvesi’nde yapılacak olası bir görüşmenin hazırlığı olabileceği değerlendirmesini yapıyor.
PASİFİK ADALARI İLE ZİRVE
Öte yandan, Pasifik Adaları Forumu Genel Sekreteri Henry Puna ve üst düzey bir Dışişleri Bakanlığı yetkilisi pazartesi günü yaptığı açıklamada, Pasifik adası ülkelerinin ABD ile ikinci bir zirve için önümüzdeki hafta Başkan Joe Biden ile bir araya geleceğini söyledi.
Puna, duyuruyu yıllık BM Genel Kurulu öncesinde New York’ta Carnegie Uluslararası Barış Vakfı’nın ev sahipliği yaptığı bir etkinlikte yaptı. Puna, “Şu anda üst düzey yetkililerimiz, önümüzdeki hafta Başkan Biden ile görüştüğümüzde görmek istediğimiz sonuçlar konusunda Washington’la görüşmelerde bulunuyor.” dedi.
Puna, “Bu sonuçların ileriye dönük somut eylemlere dönüşeceğinden çok umutluyum, çünkü şu anda Pasifik bölgemizin karşı karşıya olduğu pek çok sorun ve zorluk var. İklim değişikliğinin yanı sıra, COVID-19’dan ekonomik olarak kurtulmamız da var.” diye ekledi.
Puna, Pasifik adası bölgesinin yalnızca on yıl önceki stratejik ihmal döneminden bugün stratejik çıkar, rekabet ve “manipülasyon” konusu haline geldiğini söyledi. Reuters, bu sözleri ABD ile Çin arasında bölgede nüfuz için yaşanan jeopolitik rekabete gönderme olarak değerlendirdi. Puna, “Bugün sahip olduğumuz stratejik ilginin sonsuza kadar sürmeyeceğinin farkına varmalıyız ve bundan bölgemiz ve halklarımız için önümüzdeki on yıllar boyunca sürdürülebilir kazanımlar sağlayacak şekilde faydalanmalıyız.” dedi.
Cook Adaları Başbakanı ve Pasifik Adaları Forumu’nun şu anki başkanı Mark Brown, bölgenin gelişmiş ulaşım bağlantıları ve artan ticaret yoluyla ekonomik yeniden büyümeye yardımcı olacak “somut” ABD katılımı için Washington zirvesine baktığını söyledi.
ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Richard Verma, Washington’un “Hint-Pasifik adalarının kalıcı bir ortağı olmaya kararlı olduğunu ve ABD’nin “özgür ve açık, dayanıklı ve bağlantılı, müreffeh ve güvenli bir Hint-Pasifik olan bu bölgeye yönelik ortak vizyonumuzu asla gözden kaçırmayacağını” ifade etti.
Biden, bir yıl önce 14 Pasifik ada ülkesiyle ilk zirveye ev sahipliği yapmıştı Biden, bu zirvede Çin’in “ekonomik baskısını” ortadan kaldırmaya yardım etme sözü verirken adalıların ihtiyaçlarını karşılamak için müttefikleri ve ortaklarıyla daha fazla çalışacağı belirtmişti.