Piyano eşliğinde türkü ziyafeti

Müzikli Haberler köşemizde bugün, ikinci tekli çalışmasını yayınlayan Melike Aydoğdu ile yaptığımız söyleşiye yer veriyoruz. Akdeniz Üniversitesi Rus Dili ve Edebiyatı bölümü ikinci sınıf öğrencisi olan Aydoğdu, çıkardığı iki teklisinde de türküleri piyano eşliğinde kendi üslubuyla yorumladı. İlk olarak Şubat ayında yayınladığı, bir Karacaoğlan şiiri olan “Kara Dilber”in ardından şimdi de “Burçak Tarlası”nı dinleyiciyle buluşturan Melike Aydoğan, sorularımızı yanıtladı.

• Müziğe nasıl başladınız ve hayatınızdaki yeri nedir?

12 yaşında okuldaki müzik öğretmenim sayesinde İzmir Devlet Opera ve Balesi seçmelerine gittim ve kazandım. Birkaç ay devam ettikten sonra lise sınavı yüzünden bırakmak durumunda kaldım. Benim için ilk müzik tecrübesiydi.

Müzik kendimi bildiğimden beri benim hayatımda hep vardı. Çocukken dinlediklerimi söyler, söylediklerimi kayıt alırdım. İçimde hep insanlara şarkı söyleme isteği vardı. Bu beni hem heyecanlandırır hem eğlendirirdi. Fakat bazen müzik benden bazen de ben müzikten uzaklaşmak zorunda kaldım. Buna rağmen her defasında yeniden daha güçlü birbirimize tutunduk. 16 yaşındayken annem sayesinde piyanoya bir adım attım. Piyano öğretmenim sahiden bana en iyi şekilde müziği anlatan gerçek bir öğretmendi. Bu iki şarkının gerçekleşmesinde de rolü oldukça büyük.

• Çıkardığınız ilk şarkılar dikkat çekici. Burçak Tarlası'nı ve Kara Dilber'i seçme nedeniniz nedir?

Halk şairleri çok değerli sözler bırakmışlar bizlere. O yüzden onları farklı bir türde bestelemek benim için çok keyifli oldu. İki şarkının sözleri de gerçeklik ve sitem dolu. Bu hikayelerin hüznünü az da olsa anlatabilmek benim en önemli tesellim. İnsanların beni hikâye dinler gibi dinlemelerini çok isterim. Umarım bunu başarmışımdır ve başarmaya devam ederim.

Şarkılarda kulağımıza sık sık caz esintileri geliyor ve bunlar şarkılara oldukça hoş bir hava katıyor. Bu caz dokunuşları özellikle seçmenize sebep olan bir şey var mı?

Piyano öğretmenimle müzikleri tasarlarken tür üstüne pek konuşmamıştık aslında. O cazı seven, çalan biri ve ben de caz müziğe yakınlık duyan biriyim. Başta tamamen türkülerin caz versiyonunu yapmayı düşünmüştük fakat bu hâlinin daha mâkul olduğunu düşününce geriye cazın esintileri olan şarkılar ortaya çıktı.

• Bundan sonraki dönem için yeni projeleriniz var mı?

Şu anlık bir projem yok. Bir süre üniversite derslerime vakit ayırmam ve piyano çalışmalarımı arttırmam gerekiyor.

• Bizleri neler bekliyor?

Sizleri yeni hikâyeler bekliyor; benim yazdığım veyahut geçmişten bize bırakılan, şairane sözlerden oluşan şarkılar...