22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul 17°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Her Cuma "Piyano Odası"ndayız: Eğitimde yön belirlemek

Hazırlayan: Selin Rahvancı

Piyano Odası: Piyano hakkında her şey
A+ A-

PİYANO ÖĞRENMENİN FAYDALARI: FATMA'NIN HİKÂYESİ

Fatma ile Ayşe 4 -5 yaşlarında iken ailelerinin desteği ile piyano eğitimlerine başlamışlar. Çünkü anneleri de piyano eğitimi almış ve anneanneleri de ut çalarmış. Bir süre sonra babaları Ömer Bey’in görevli olarak Paris’e gönderilmesi gerektiğinden ailece oraya taşınmışlar. Çocuklar da piyano eğitimlerine oradaki konservatuarda çok ünlü bir öğretmenle devam etmişler.

Bir sene sonra Fatma’nın yeteneğini gören öğretmeni onu bir yarışmaya yazdırmış. Yarışmada herkes aynı parçayı çalacakmış. Fatma aylarca bu yarışmaya hazırlanmış. Yarışma 8-12 yaş grubu içinmiş ve Fatma, bu yarışmaya katılanların en küçüklerinden…

Hazırlanmasının ilk günlerinde Fatma ile Ömer Bey salondalar, anne Hatice Hanım ise mutfakta. Fatma piyano başında parçayı sökmeye çalışırken, babası da hem dinliyor hem de gazetesini okuyormuş. Aniden Hatice Hanım mutfaktan gelmiş ve yüzünü buruşturarak “ay, bu çocuk çok ruhsuz çalıyor” demiş. Ömer Bey, “Nasıl çalmasını istiyorsun?” diye sormuş. Hatice Hanım, “Bilmem, kulağa hoş gelsin; biraz duygu katsın” demiş. Ömer Bey “Tamam, sen o işi bana bırak” demiş.

Fatma’nın sağında oturan Ömer Bey, karısı mutfağa dönünce Fatma’ya “Yavrum bana dön” demiş. Fatma biraz incinmiş ve buruk, hafifçe sağa bakmış. Babası “Yavrum bana iyice dön ve bana bak” demiş. Sonra da Fatma’ya bir masal anlatmaya başlamış, Fatma’nın o güne kadar hiç duymadığı bir masal… Fatma babasının, çalmakta olduğu müziğe uygun bir masal anlattığını sezmiş ve can kulağıyla dinlemiş. Masalda orman, kuşlar, şırıl şırıl akan sular varmış. Sonra babası “Haydi yavrum, şimdi bunları düşünerek çal parçayı” demiş.

Fatma’nın çalması bittiğinde anne Hatice Hanım yine kapıdan görünmüş ve “Hah, şimdi oldu!” diye sevinçle onaylamış.

Yarışmada üç kişi birinciliğe lâyık görülmüş. Fatma, birincilerin de birincisi…

Yarışma sabahtan yapılmış. Öğleden sonra anne Hatice Hanım sonuçlar için gittiğinde listenin en altından başlamış okumaya. “Fatma yabancı ve yaşça ufak, birinci yapmamışlardır” diye düşünüp en sonlara bakmış; ismi yok. Kendi kendine “Çok da iyi çalmıştı…” demiş. Tam ayrılacak, kim birinci oldu diye listenin en tepesine bakınca Fatma’nın adını görmüş! Heyecandan bayılacak gibi, sevinçle koşarak eve gitmiş. Fatma’nın bu ilk ödülü, daha 8 yaşında duvara asılmış…

Fatma’nın hikâyesi, yıllar önce yaşanmış gerçek bir hikâye. 14 yıl boyunca piyano eğitimi alan Fatma’nın başarısını gören öğretmeni onu bir piyanist olarak yetiştirmek istedi. Fakat sonradan eğitim hayatına piyano ile devam etmek istemeyen Fatma, farklı bir alanda uzmanlaştı. Buna rağmen hangi alana odaklandıysa hep üstün başarılar sergiledi. 4 yıllık üniversiteyi 2 yılda ve 526 kişi arasından birincilikle bitiren, iş hayatına atıldıktan sonra da kısa sürede üst üste terfiler alan Fatma’nın başarısının piyano eğitimiyle olan ilgisini sonraki bölümlerde anlatacağız.


TARİHÇE

Piyano, günümüzdeki haline gelmeden önce monokord, org, monokordun biraz daha geliştirilmesiyle klavikord, klavsen (harpsikord/çembalo) gibi çalgılar üretilmiş ve hatta piyanonun icadından sonra da 19. yüzyıla kadar bu çalgılar kullanılmaya devam etmiştir. 19. yüzyılda klavsen ve klavikordun yerini tamamen piyano almışsa da sonradan eski müziğe tekrar ilginin başlamasıyla bu çalgılar yeniden sahneye çıkmışlardır.


FESTİVALLER: PERA PİYANO FESTİVALİ (İSTANBUL)

Her Cuma "Piyano Odası"ndayız: Eğitimde yön belirlemek - Resim : 1

Bu yıl 16.’sı düzenlenen Pera Piyano Festivali, Mayıs ayında yapıldı. Festival kapsamında konserler, ustalık sınıfları (masterclass’lar), yarışmalar ve seminerler yapıldı. Festivalin katılımcıları haricinde yerli ve yabancı piyanistler de ücretsiz halk konserleri verdi.

Pera Piyano Yarışması, “solo” kategorisinde 10 yaşa kadar, 11-14 yaş, 15-18 yaş, 19-24 yaş; “duo” kategorisinde ise 12 yaşa kadar, 13-16 yaş, 17-25 yaş olarak gruplar şeklinde düzenlenmekte. İlaveten bu yıl ilk kez “müzikal aile” ve “öğretmen-öğrenci” gibi yeni yarışma kategorileri de eklendi.

Uluslararası Pera Piyano Festivali bünyesinde festivale katılan sanatçıların belirlenen konularda akademik çalışmalarının ve araştırmalarının sonuçlarını sunum halinde katılımcılara aktardıkları, katılımcılarla bu konularda konuştukları, tartıştıkları seminerler de düzenleniyor.


BİLİNMESİ GEREKENLER: EĞİTİMDE YÖN BELİRLEMEK

Piyano eğitimi almak isteyen öğrenciler için öncelikle ders almaktaki amaç belirlenmelidir. Örneğin amatör olarak müzik yapmak isteyenler bir müzik kursuna, profesyonel olarak kendilerini bu alanda yetiştirmek isteyenler ise konservatuarlara ya da eğitim fakülteleri gibi kurumlara yönelebilirler. İşitme sınavı ile öğrenci kabul eden konservatuvarlar, piyano öğrencilerine yalnızca lisans düzeyinde değil, ilkokul çağından itibaren eğitim verirler. Bazı konservatuvarların yarı zamanlı programları da mevcuttur.


HAFTANIN BULMACASI

Her Cuma "Piyano Odası"ndayız: Eğitimde yön belirlemek - Resim : 2

SOLDAN SAĞA

2. Matematikte yapılan dört işlemden biri, ekleme.

3. İşitme organlarımızla algıladığımız titreşimler.

6. Bir müzik türü.

7. Arabaların üzerinde gittiği yuvarlak lastik.

8. Meyvelerin şekerle kaynatılması ile yapılan ve genellikle kahvaltılarda yediğimiz bir tatlı türü.

YUKARIDAN AŞAĞIYA

1. Sherlock isimli ünlü dedektif karakterinin soyadı.

4.  Notanın altına veya üzerine koyularak kesik kesik çalınacağını ya da söyleneceğini belirten işaret.

5. Karadeniz fıkralarımızın komik kahramanı.

9. Resim yapmaya yarayan, bir sapa tutturulmuş kıllardan oluşan araç.

10. Saç toplamaya yarayan araç.

Son Dakika Haberleri piyano fatma ayşe ömer festivaller bulmaca