Piyasaların gözü enflasyonda olacak
Eylül ayı enflasyonu bugün açıklanacak. Ekim ayında devreye girecek baz etkisi öncesi enflasyonun yüzde 20'yi aşıp aşmayacağı merak konusu. Merkez Bankası'nın 100 baz puanlık faiz indirimi sonrası hem çekirdek enflasyondaki seyir ise ayrıca izlenecek. Çünkü Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, faiz kararından iki hafta önce para politikasını belirlerken çekirdek enflasyon göstergelerinin dikkate alınacağı işaretini vermişti. Beklentilerin ötesinde yüksek çıkan bir eylül enflasyonu kurdaki ateşi körükleyebilir.
YIL SONU İÇİN TAHMİN YÜKSELDİ
AA Finans Enflasyon Beklenti Anketi'ne katılan ekonomistler, eylül ayında Tüketici Fiyat Endeksi'nin (TÜFE) yüzde 1.34 artmasını bekliyor. Ekonomistlerin tahminleri uyarınca, bir önceki ay yüzde 19.25 olan yıllık enflasyonun da yüzde 19.69'a yükseleceği hesaplandı. Merkez Bankası'nın piyasa katılımcıları yaptığı beklenti anketinin sonuçlarına göre ise bu ay için yüzde 1.11'lik bir artış öngörülüyor. Buna karşın katılımcılar ağustos ayı anketinde yıl sonu için enflasyon beklentilerini yüzde 16.3 olarak açıklarken bu anket döneminde yüzde 16.74'e çıkardıkları görüldü.
ZAYIF LİRA VE ENERJİ ETKİSİ
Merkez Bankası’nın enflasyon ölçütünü değişikliğe uğratması ve takip eden süreçte de faiz indirimi gerçekleştirmesi noktasında, manşet enflasyonun artmaya devam etmesini ve ilerleyen dönemde asıl düşüş etkisinin çekirdek enflasyon tarafında olmasını beklediğini kaydeden Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan da, yaptığı yazılı değerlendirmede, şunları kaydetti: “Eylülde dönemsel enflasyonu yüzde 1.8 seviyesinde öngörüyoruz. Bu kapsamda da eylül ayında yüzde 20.2 seviyesine yükselmesini beklediğimiz manşet enflasyonun, artık kısa vadeli para politikası görünümü için bir gösterge olmayacağını düşünüyoruz. Enflasyonda eylül ayında beklediğimiz yükselişin ana dayanak noktalarını daha yüksek enerji fiyatları ve zayıf lira oluşturmaktadır. Küresel çapta enerji arzında oluşan sıkıntıların maliyetleri yüksek tutmasını ve enflasyonist etkileri artırmasını bekleriz. Bu durum, üretici maliyetlerine ilk etkide yansıyacağından dolayı TÜFE etkisi açısından da gecikmeli periyodu izleme durumunda olacağız. Yani, enflasyonun ikincil etkilerinin de yüksek olmasını öngörüyoruz. Özellikle, kış aylarında buna bağlı olarak enerji tüketimi açısından da gerek sanayi maliyetlerine gerekse de mesken kullanımına yönelik fiyat artışları enflasyonu projekte edilen seviyelerin üstünde tutabilir. Hammadde teminindeki ithal ağırlığı da, sektörel enflasyonist yayılma etkisi kapsamında izlenecektir. Yani, daha yüksek kur daha yüksek enflasyon olarak bir geçişkenlik sergileyecektir. ÜFE’de de artışın devam etmesini bekliyoruz.”