23 Ekim 2024 Çarşamba
İstanbul 19°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

PKK’ya son darbe, Suriye ile elele vurulacak!

14 Haziran’da German Foerign Policy (GFP), TSK’nın Suriye’nin kuzeyine yapacağı harekatı ele alıyor

PKK’ya son darbe, Suriye ile elele vurulacak!
A+ A-
ALİ MERCAN

PKK-PYD terör örgütü,“Ukrayna sorununda Rusya hedefte, Suriye’de Türkiye neden hedef alınmıyor diye yakınıyor, müdahale için Batıya yalvarıyor.” Gözlemciler, Türkiye’ye karşı yaptırımların şansı olmadığı görüşündeler. Ancak Aşilin topuğu gibi bir zaaf yakalıyorlar: Suriye’nin kuzeyinde 30 km. derinlikte Türkiye’ye bağlı yerleşim alanları oluşturduğu için Türkiye “İşgalci ortak” olarak nitelendiriliyor.

“İŞGALCİ RUSYA’YA KARŞI YAPTIRIMLAR NEDEN TÜRKİYE’YE UYGULANMIYOR?”

Alman Bilim ve Politika Vakfı (SWP), PKK’nın kapı kapı yardım dilendiğini kaydediyor. PKK, “Ukrayna’ya karşı bütün Batı Rusya’yı işgalci ilan ederek tavır alıyor. Türkiye de Suriye’de işgalci, ancak ne tavır ne de yaptırım yapılmıyor” diyor.

“Suriye'nin kuzeyindeki ‘Kürt temsilcileri’, Türkiye'nin Suriye'yi işgalini önlemek için Batılı güçlere çağrıda bulundular. SDG (PKK-PYD) komutanı, şimdiye kadar batılı ülkelerin- Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinden farklı olarak - Türkiye'yi, “yaptırımlarla” tehdit etmediğini söylüyor. Aslında Ankara sadece Suriye'nin kuzeyinde geniş alanla yetinmedi, ülkenin diğer bölgelerini de işgale hazırlanıyor. Ayrıca Kuzey Irak'ta askeri üsler kurdu. Orada birkaç bin asker konuşlandırdı. Bölgeyi kontrol etmek ve PKK'nın Kuzey Irak kampları çevresinde hareketini kısıtlamak için TSK üsleri arasında yollar inşa etmeye başladı. NATO ortağı, nisan ayında Irak'ta yeni askeri operasyonlar başlattı ve Suriye'ye yeni bir harekât duyurdu.” Türkiye’nin ikircikli tutumu “Batılı güçlerden onay almak için NATO'nun kuzeydeki genişlemesini bir kaldıraç olarak kullanmaya çalışıyor ve şansları var” diye yorumlanıyor.

SURİYE’NİN KUZEYİNDE “TÜRKLEŞTİRME” Mİ YAPILIYOR?

2016 yazında “Fırat Kalkanı”, 2018'in başındaki "Zeytin Dalı" gibi teröre karşı vatan savunması harekâtları işgal olarak nitelendirildi. “2019 sonbaharında TSK, Suriye sınır kasabaları Tall Abyad ve Ras ul Ayn arasında geniş bir araziye yerleşti. Ankara hükümeti, kontrol ettiği toprakları, sınırın Türk tarafındaki bölgeleri yöneten Türk makamlarına devretti. Buna ek olarak, Türk lirasını yeni bir para birimi olarak tanıttı ve Müslüman kurumları Türk dini otoritesi Diyanet'e tabi tuttu. Yıllar önce, gözlemciler Suriye'nin kuzeyinde ‘Türkleştirme’ hedefli bir kampanyadan söz ettiler.”

Suriye’nin kuzeyinde Türkleştirilme üzerine 9 Ekim 2019 tarihli GFP şunları yazdı: “Berlin ve AB'nin karşı çıkmalarına rağmen, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Silahlı kuvvetlerini Suriye'nin kuzeyini işgale zorluyor. Bir Alman hükümet sözcüsü, Türk işgalinin ‘Suriye'de daha fazla tırmanacağını’ belirtti. Aslında, Alman hükümeti Türkiye ile işbirliğini yoğunlaştırma sözü verdi. İçişleri Bakanı Horst Seehofer (O zamanki) Ankara'da, Brüksel'in Türkiye ile yaptığı mülteci karşıtı pakt kapsamında aktardığı fonlarda milyarlarca dolar artış olduğunu belirtti. NATO müttefikinin Kuzey Suriye'ye yönelik planları, uluslararası hukukun büyük çapta ihlalleri anlamına geliyor. Erdoğan, Türkiye-Suriye sınırının tamamında 30 kilometrelik bir toprak şeridi işgal etmeyi planlamakla kalmıyor. Suriye'de hâlihazırdaki ‘güvenli bölgelerindeki’ Türk faaliyetleri, bölgenin ekonomik, siyasi ve kültürel olarak Türk yönetimine tabi kılınması anlamına geliyor. Uzmanlar ‘Türkleşme’den bahsediyor”
Salim Çevik Mayıs 2022’de SWP için çalışmasında şunu yazdı: Türkiye, 2019'da 1990'lardan beri giriştiği sınırlı hava ve kara saldırılarından bir askeri kontrol stratejisine geçti. SWP tahminlerine göre Kuzey Irak-Türkiye sınırı boyunca Irak topraklarında 5.000 ila 10.000 askerin konuşlandığı çok sayıda ordu ve ileri üs kurdu. Türk silahlı kuvvetleri, üsleri birbirine bağlamak için Irak topraklarında yollar inşa etmeye başladı; SWP, bunun aynı zamanda "daha verimli alan kontrolünü de etkinleştirmesi olduğunu" yazdı. Amaç, PKK'nın hareket özgürlüğünü, PYD-YPG ile temasını engellemektir.


BÖLÜCÜ TERÖRE KARŞI ÖLDÜRÜCÜ DARBE GELİYOR

TSK, 18 Nisan'da yeni bir dizi harekat başlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan 23 Mayıs'ta da Suriye'nin kuzeyinde bir sonraki harekatı dile getirdi. Menbiçve Tall Rıfat çevresinin hedef alındığı söylendi.

Neue Zürcher Zeitung 08.06.2022’de şöyle yazdı: “Ankara'nın yıllardır işgal etmek istediği 30 kilometre derinliğinde sınır şeridinin tamamlanması amaçlanıyor. Erdoğan, özellikle Irak'taki PKK gibi PYD'yi sınırdan uzak tutmak ve Türkiye'den sınır dışı edilecek Suriyeli mülteciler için alan yaratmakla ilgileniyor. Türk hükümeti hala manevra yapıyor. Bir yandan, Suriye'de askeri varlığını sürdüren ve son zamanlarda ülkenin kuzeydoğusundaki Kamışlı'ya askeri jetler ve saldırı helikopterleri yerleştiren Rusya'nın en azından zımni rızasına ihtiyacı var. Kamışlı, Kürtlerin çoğunlukta olduğu bir bölgede bulunuyor, ancak Suriye hükümet birlikleri tarafından kontrol ediliyor.“

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin Finlandiya'yı ve İsveç'in üyeliğini nihai olarak onaylaması karşılığında Kürt örgütlerle mücadelesinde taviz beklentisini ima etti. PKK yandaşlarının, İsveç'ten sınır dışı edilmesinin yanı sıra, PKK'ya yakın olan diğer NATO üye ülkelerindekilere karşı da yeni misillemeler yer alıyor. NATO'nun, Türkiye'nin kuzey Suriye'de yeniden harekatına karşı herhangi bir itirazda bulunmaya istekli olmadığı ve çözümün bir parçası olabileceğine dair spekülasyonlar var. Pazar günü Finlandiya'nın başkenti Helsinki'yi ziyaret eden NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Türkiye'nin Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliğini kabul etmesinin bir koşulu olarak "meşru endişelerini" dile getirdiğini yineledi: "Hiçbir NATO müttefikinin daha fazla terör saldırısına maruz kalmadığını hatırlamalıyız ve anlamalıyız.”

“Kuzey Suriye Kürtleri, batılı güçlere Türk hükümetine askeri operasyonları için yeşil ışık yakmamaları çağrısında bulunuyor. Bir yandan YPG etrafında oluşturulan Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG), Türkleri püskürtmek için Suriye ordusuyla koordinasyona başladığı söyleniyor. SDG Komutanı’nın bu şekilde "Suriye hava savunması, Türk insansız hava araçlarına karşı bize yardımcı olabilir" dediği aktarılıyor.(Frankfurter Allgemeine Zeitung 13.06.2022.)

SİHA’lara karşı korunmak için ABD karargahlarında kalan Mazloum Abdi (Kobani), Batı'yı, “Türk işgal planlarına karşı Rusya'ya olduğu gibi benzer önlemler almaya çağırdı: "SDG komutanı şikayet ediyor. Aslında Türkiye'nin Suriye'yi işgali ile Rusya'nın Ukrayna'yı işgali arasında bir fark yoktur.” GFP’ye göre Rusya, batılı güçler için önemli bir rakip, ancak Türkiye bir NATO ortağı ve aynı zamanda Orta Doğu ve Orta Asya için önemli bir köprüdür. Bu nedenle NATO ülkelerinin onlara karşı ciddi önlem alması söz konusu değil.

TÜRKİYE SURİYE İLE TERÖRE KARŞI ANLAŞARAK SON DARBEYİ VURMALIDIR

GFP 22 Nisan 2022 bülteninde Türkiye eleştirilmekte ve PKK’nın şikayet, yakınma ve yardım taleplerine rağmen Türkiye’ye karşı ciddi bir tavrın kolay olmadığı açıklanıyor: “NATO ortağı Türkiye'nin komşu bir ülkeye yaptığı ve uluslararası hukuku ihlal eden yasadışı harekatı Berlin'de eleştirilmedi. Türk kuvvetlerin son günlerde Kuzey Irak'taki hedeflere karşı harekatları, PKK saldırılarına karşı olarak açıklandı. Rusya'nın Ukrayna'ya karşı yürüttüğü saldırı konusunda Devlet Başkanı Vladimir Putin'i Hitler'e benzeten Alman medyası, Türkiye'nin yalnızca “meşru müdafaa hakkını” kullandığını açıklıyor.”

Suriye ve Irak’ın kuzeyinde bölücü teröre karşı vatan savunması için savaşan Türkiye bu haklı pozisyonunu zayıflatan konumdan vazgeçmelidir. Suriye’nin kuzeyinde 30 Km. derinliğinde bir güvenli bölge inşası. Türkiye’nin güvenlik kaygılarını zımnen de olsa kabul eden batılılar, bu konuda haklı bir itiraz zemini bulmaktadırlar. Türkiye artık Suriye ile anlaşarak terör örgütlerine öldürücü darbeyi vurmalıdır.

PKK Suriye