13 Kasım 2024 Çarşamba
İstanbul 13°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

‘Polonya’nın Batı Ukrayna’yı işgali kabul edilmez’

Belerus ve Polanya arasındaki gerilimin perde arkasında ne var ? Polonya’nın Ukrayna için planları ne? Bu sorulara yanıt veren siyaset bilimci Dr. Alexey Dzermant, bölgedeki gelişmeleri değerlendirdi

‘Polonya’nın Batı Ukrayna’yı işgali kabul edilmez’
A+ A-
ŞAFAK ERDEM

Belarus ile Rusya, Ukrayna’daki savaşta birlikte cephe tutmaya devam ediyor. Belarus, savaşa fiili olarak dahil olmasa da yüksek gerilim hattının içinde. Son dönemde Belarus ile Polonya arasında yükselen gerilim dünya kamuoyunun gündemine oturmuştu.

‘Polonya’nın Batı Ukrayna’yı işgali kabul edilmez’ - Resim : 1

Belarus’un savaştaki güncel konumunu, Polonya’yla artan anlaşmazlıkların sebebini ve ülkenin Rusya’yla ilişkilerini Belarus Ulusal Akademisi Felsefe Enstitüsü’nde Kıdemli Araştırma Görevlisi ve Kuzey Avrasya Analitik Merkezi’nin Direktörü siyaset bilimci ve felsefeci Dr. Alexey Dzermant’a sorduk. 

Başkan Lukaşenko ve Putin son görüşmelerinde hangi konularu neleri ele aldılar? Bu görüşmeden yakın gelecek için hangi sonuçlar bekleniyor?

Bence görüşmenin ana konusu güvenlikti, özellikle de Batı komşumuz olan Polonya karşısında Birlik Devleti ve Belarus'un güvenliği.

‘Polonya’nın Batı Ukrayna’yı işgali kabul edilmez’ - Resim : 2

POLONYA’NIN BATI UKRAYNA PLANI

Lukaşenko, Polonya elitlerinin ve hükümetinin Batı Ukrayna'yı işgal etme planlarının Belarus için kabul edilemez olduğunu vurguladı. Böyle bir durumda Polonya üç farklı yönden (güney, kuzey ve batı) Belarus’un komşusu olacak ve bu Belarus tarafından önemli bir tehdit olarak görülüyor. Polonya'nın Belarus'a karşı düşmanca davrandığı bir sır değil. Ayrıca Lukaşenko Putin'e "Ukrayna'nın Rusya ve Polonya arasında bölünmesi gibi bir fikri desteklemiyoruz" vurgusunda bulundu.

‘Polonya’nın Batı Ukrayna’yı işgali kabul edilmez’ - Resim : 3

LUKAŞENKO’NUN ŞAKASI

Görüşmede Lukaşenko bir şaka yaptı ama bence bu bir şakadan ibaret değil. Wagner askerlerinin Polonya'yı turist olarak ziyaret etmek istediklerini söyledi. Bu mesaj Polonyalı ve Batılı elitlere yönelikti ve gerektiğinde Belarus'un Wagner grubunu kullanmaktan çekinmeyeceği konusunda onları uyarıyordu. Wagner etkili bir güç. Görüşmede Lukaşenko Putin'e bu gücün Belarus’a ait olduğunu açıkça belirtti.

“YUMUŞAK İLHAK”

Batı Ukrayna'nın ilhakı ya da işgali Polonyalı elitlerin ya da hükümetin gözünde gerçekçi bir seçenek midir? Gerçekten bunu yapmaya niyetliler mi?

Bu, sert ve kanlı bir ilhak ya da işgal olarak planlanmıyor. Hayır. Polonya, Ukrayna halkına ve Batılı elitlere böyle bir saldırgan görüntü vermek istemiyor. Tam tersi. Polonya ve Ukrayna hükümetleri arasındaki anlaşmayla bunu yumuşak bir biçimde yapmak istiyor. Amaç, bunu zorla ilhaktan ziyade karşılıklı bir anlaşma olarak göstermek.

Ne biçimde olacağı bir yana, Polonya Batı Ukrayna'daki kaynakları ve toprakları kontrol etmek istiyor. Polonya için Ukrayna, “hayallerindeki topraklar” konumuna sahiptir. Tarihsel hafızaları ve ideolojik anlatılarında Ukrayna'ya yönelik güçlü bir yönelim vardır. Bu bakımdan şunu söyleyebilirim: Ukrayna, Polonya tarafından bir tür koloni olarak algılana gelmiştir. Yüzyıllar boyunca Polonyalı Katolik elitler, Ortodoks olan Ukraynalı Kazaklara karşı savaştı. Bunlar acımasız savaşlardı. Kısacası Polonya, Ukrayna ve Belarus'u her zaman imparatorluklarının (Rzeczpospolita) bir parçası olarak görmüştür. Bu imparatorluğu yeniden canlandırmak istiyorlar.

UKRAYNA’NIN SIKI MÜTTEFİKİ

Polonya ile Ukrayna arasında bu konuda bir müzakerelere yürütülüyor mu?

Yürütülen müzakareler var. Bu müzakerelerin niteliğini ve ayrıntılarını tam olarak bilmiyoruz, ancak bazı müzakerelerin var olduğunu biliyoruz. Zelenskiy ile Duda arasında ve diğer temsilciler arasında.

Bazı Polonyalı yöneticilerin, Polonyalıların Ukrayna topraklarında Ukraynalılarla eşit vatandaşlığa sahip olmalarını sağlamak için artık Ukrayna'da serbestçe bazı faaliyetlerde bulunabildiklerini biliyoruz. Bu da bahsettiğim sert ve kanlı yoldan olmayan, “yumuşak genişlemenin" bir başka göstergesi. Tüm Ukraynalıların bundan memnun olacağını sanmıyorum, ancak Polonyalı politikacıların Ukraynalılara "Bakın, savaş alanındaki durumunuz iyi değil. Tek sıkı müttefikiniz Polonya. Bu yüzden bizi dinlemeli ve bazı adımlar atmalısınız." Yani Polonyalı elitler Ukraynalıların içinde bulunduğu kötü durumu Ukrayna topraklarındaki güçlerini arttırmak için kullanıyor.

Peki bu durumda Ukrayna'nın kazancı ne olacak? Askeri destek mi?

Evet, askeri ve mali destek. Ukrayna hükümeti ve elitleri Batı'nın yardımının sonuna kadar süreceğine inanmıyor ve bu nedenle yüzlerini Polonya'ya dönüyor. Batı'nın aksine, Ukrayna Polonya için ikincil ve dışsal bir sorun değil, Polonya iç politikasının ve bölgesel konumlanmasının ana bileşenlerinden biridir.

POLONYA’DA NATO’YA BAKIŞ

Polonya'nın NATO ile güçlü bağları var. Konunun tarihsel boyutuna da değindiniz. Polonya'nın yakın gelecekte NATO'dan daha bağımsız hareket eder hale gelmesi gibi bir ihtimal söz konusu olabilir mi? 

Polonya'da ülkeyi ABD ve NATO'dan daha bağımsız hale getirmek isteyen bazı siyasi güçler var ancak ne yazık ki parlamento ve hükümette çoğunluğa sahip değiller.

Ülkedeki birinci güç oldukça muhafazakar, ABD yanlısı ve Rusya karşıtı olan Andrzej Duda, Mateusz Morawiecki ve Jaroslaw Kaczynski’nin liderliğindeki hükümet.

İkincisi; Berlin’e, Brüksel’e, AB’ye yönelimli liberaller. Donald Tusk burada.

Üçüncüsü de muhafazakar, ABD yanlısı olmayan, daha bağımsız bir Polonya için pragmatik bir yol tutmak isteyenler. Bu, Konfederasyon Partisi. Seçmenlerin sadece yüzde 10-12'sinin desteğine sahipler.

Özetle, başta gelen iki güç Batı, AB, NATO yanlısı, Rusya ve Belarus karşıtı.

BİRLİK DEVLETİ’NİN GELECEĞİ

Belarus ve Rusya'nın Birlik Devleti’nin geleceği hakkında ne düşünüyorsunuz? Daha kurumsal bir yapıya doğru mu ilerliyor?

Birlik Devleti'nin ekonomik ve askeri zemini oldukça güçlendi. Bunun Belarus ekonomisine çok katkısı oldu. Rus pazarı, Belarus’un yaptırımları etkisiz kılmasında önemli bir yer tuttu. İlişkiler güvenlik alanında da çok iyi. Topraklarımızda bulunan Rus taktik nükleer silahları Belarus'un güvenliğine büyük katkı sağlıyor. Bu sayede Polonya ordusu ve Batı sınırlarımızdaki diğer NATO orduları hakkında herhangi bir endişemiz yok.


Dolayısıyla Birlik Devleti'nin geleceğinin parlak gözüktüğünü söyleyebilirim. Daha kurumsal bir yapıya dönüşebilir. Ancak şu anda asıl görevimiz başta ekonomi olmak üzere pratik alanlarda işbirliğini geliştirmek.

‘POLONYA SINIRLARINDA MÜLTECİLERİ VURUYOR’

Çok teşekkür ederiz. Eklemek istediğiniz başka bir şey var mı? 

Evet. Polonya ile ilgili olarak Orta Doğu'dan gelen mülteciler meselesi. Bu soru Batı medyasında ve sanırım Türk medyasında da pek bilinmiyor.  

Polonya ile Belarus arasındaki ilişkiler, Polonya'nın desteklediği Belarus'taki darbe girişimiyle bozulduğundan beri Belarus, AB ve Polonya'nın sınırlarını kontrol etmesine yardımcı olmamaya karar verdi. Binlerce mülteci Polonya'ya gitmeye çalışıyor. Bu insanların binlercesi, Polonya sınırında Polonya askeri güçleri tarafından silahla vuruldu. Batı Avrupa'da ve AB’de hiç kimse bu suçları soruşturmak istemiyor. Bunu görmezden gelmemeli ve unutmamalıyız. Belki gelecekte bu suçları soruşturmak için uluslararası bir mahkemeye ihtiyacımız olacak.

Son Dakika Haberleri