Pompeo Gine’de neyin peşinde?
ABD Dışişleri Bakanı Pompeo’nun Twitter’da yaptığı paylaşımda Gine’deki gelişmelerden rahatsız olduklarını belirterek demokrasi çağrısı yapması dikkat çekti. Washington’un Gine’de darbe planlayabileceği tartışılıyor.
Uwidata (United World International) sitesinde “Yeni bir Afrika darbesinin arifesinde: ABD’nin Gine’deki korkusu ne” başlığı ile yayımlanan makale, ABD’nin Afrika’daki yeni planlarını tartışıyor. Makalede ABD’nin kendi ekonomik çıkarlarını ilerletmek için Gine’de yeni bir darbe planladığı ifade ediliyor.
7 Şubat’ta ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, 81 yaşındaki Cumhurbaşkanı Alpha Condé’nin olası bir anayasal referandum açıklaması sonrasında Afrika ülkesindeki durumla ilgili endişelerini dile getirmişti.
Condé’nin görevi 2020’nin aralık ayında sona eriyor, ancak referandum sonucunda üçüncü bir dönem için görev süresini uzatmasına izin verebilir. Pompeo ise açıklamasında Condé’nin ayrılması gerektiğini belirterek, ABD’nin “düzenli, demokratik güç geçişlerini güçlü bir şekilde desteklediğini” söyledi.
Ardından 11 Şubat’ta ABD büyükelçiliği web sitesinde protestolarla bağlantılı olarak Gine’deki tehlikeli durum hakkında bir uyarı yayınlandı.
Makalede Pompeo’nun açıklamalarından ve diğer ilgili haberlerden yola çıkılarak ABD’nin bu küçük Batı Afrika ülkesi ile neden bu kadar ilgilendiği sorgulanıyor.
Bu soruya verilen yanıtta ise şu ifadelerle Afrika’nın zengin kaynaklarına dikkat çekiliyor: “Afrika kıtasındaki pek çok ülkenin için tipik sorun, hesaplanamayan zengin doğal kaynaklar ve yerel nüfusun yoksulluğudur.”
ZENGİN KAYNAKLAR ÖRGÜTLENEN DARBELER
Gine, altın, elmas ve bor madenleriyle doğal kaynaklar açısından dünyanın en zengin ülkelerinden sayılabilecek bir ülke. Aynı zamanda Gine’de madencilik kadar önemli diğer bir iş alanı ise tarım. Yıllık 400 milyar metreküp yağmur alan Gine, iklim çeşitliliği, verimli ancak henüz işlenmemiş toprakları ile tarım için adeta bir cennet niteliği taşıyor.
Fakat buna rağmen dışarıdan gelen müdahaleler sonucu yaşanan askeri darbeler ve siyasi krizler sebebiyle dünyanın en fakir ülkeleri arasında bulunuyor.
ÇİN VE RUSYA’DAN TEDİRGİNLER
Diğer yandan Gine ile ticaret konusunda büyük ülkeler birbiriyle yarışıyor. Gine’den yapılan ihracatta Çin birinci ülke olarak yer alıyor, ABD ilk ona girse de rakiplerine yetişemiyor. Rusya da son zamanlarda Gine ile ilişkilerini geliştiren ülkelerden. Bu durum ABD’yi endişelendiren nedenlerden biri gibi görünüyor. Öyle ki ABD Hazine Bakanlığı Rusya’nın Gine ile ticaret yapan şirletlerine yaptırım uyguladı.
CUMHURBAŞKANI Condé HEDEFTE
Makalede eğer durum kaosa dönüşmezse, mart ayında Gine meclisinin uzlaşmacı bir referandum kararı alması gerektiği ve ekim ayında da cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılacağı ifade ediliyor. Fakat Batı destekli muhalefetin harekete geçirilip istikrarsız bir ortam yaratılması halinde durumun değişebileceği söyleniyor. ABD’nin klasik ‘renkli devrim’ stratejisinin Gine’de devreye sokulabileceği belirtiliyor.
ABD dışında diğer ülkelerle de ticari ilişkiler kuran, Çin, Rusya, Türkiye gibi ülkelerle ilişkileri geliştirmeyi hedefleyen, pan-Afrikancı Cumhurbaşkanı Condé ise bu planların baş hedefi haline geldi. Conde’ye karşı ‘demokrasi’ sloganları ile ABD destekli bir muhalefet örgütleniyor.
Bir kişinin en fazla iki dönem cumhurbaşkanı seçilebildiği ülkede, ikinci dönem görev süresi Aralık 2020’de sona erecek Conde, 22 Eylül’de parti üyelerinden üçüncü dönem de seçilebilmesine imkan sağlayacak anayasa değişikliğine yönelik referandum ve genel seçim hazırlıkları yapmalarını istemişti.
Conde, ülkenin 1958’de bağımsızlığını kazanmasından bu yana ilk demokratik güç değişimiyle Aralık 2010’da 5 yıllığına seçilerek göreve gelmiş, 2015’te yeniden seçilmişti.