Prof. Dr. Doğan Perinçek: İstanbul’da yeni fabrikalara izin verilmemeli
Olası İstanbul depremi ve yapılması gerekenlerle ilgili konuşan Prof. Dr. Doğan Perinçek, “Bundan sonraki tüm yatırımlarımızı Konya gibi yerlere yapalım. Devlet teşviki verilirse, mevcut fabrika sahipleri de taşınmaya ikna olabilir.” dedi.
GAZETE HABERLERİ
Editor
Doğan Perinçek “Radyo Sputnik”te katıldığı bir programda son dönemde peş peşe yaşanan depremleri değerlendirdi. 6 Şubat depreminden 2 gün önce Pazarcık’ın da içinde bulunduğu 4 noktayı işaret eden ve her an deprem olabileceğini açıklayan Perinçek, son günlerde yaşanan depremlerin 6 Şubat depremi ile bağlantılı olduğunu vurguladı. Perinçek, “Artçı depremler devam edecek. Kesin 3 yıl, 3 yıldan daha fazla da sürebilir. 2 yıl sonra bir deprem olsa bu ana depremin tetiklediği faylarla ilgili olduğu için onlara da ben artçı diyorum. Aynı zamanda Göksun’dan Kozan’a oradan da Mersin’in Kuzeyine uzanan bir fay sistemi daha var. Orada da aktif faylar var. Kozan’da deprem olduğu zaman Çamyayla’da da bir kıpırdanmalar oldu. Bana öyle geliyor ki önümüzdeki aylarda Çamyayla’da da bir deprem yaşayacağız. Yani yıkıcı olmasa bile 4-4.5 civarında orada da bir deprem yaratabilir. Çünkü enerji o tarafa doğru transfer oldu. Kayseri civarındaki faylar da tetiklenecek bu depremler yüzünden” dedi.
MARMARA FAYI 514 YILDIR KIRILMADI
“6 Şubat depremi Türkiye’deki diğer depremleri tetiklemiş olabilir mi? İstanbul’u etkileyecek fayları harekete geçirir mi?” sorusunu da yanıtlayan Perinçek, “İstanbul’a 500 yıl sonra etki yapar. Doğu Anadolu Fayından dolayı Orta Anadolu batıya doğru kaydı. Erzincan’dan başlamak üzere, Adapazarlı, İstanbul. Marmara’daki fayların şubattaki tetiklemeye ihtiyacı yok. Kendisi zaten her an deprem yaratabilir. Doğu Marmara’da bir fayımız var. Bu fay 514 yıldır deprem yaratmıyor. Bu söz konusu fay 500 yılda bir deprem yaratmış. Önceki depremlere bakıyorum; 432 yıl önce bir yapmış, sonra 520 yıl geçmiş bir daha yapmış. Yani ortalama 500 yıl. Şimdi biz 514 yıl geçirmişiz. Adaların güneyi, Yalova’nın Kuzeyi. 1999 depremi buraya enerji transfer etti” diye konuştu.
‘AZ SAYIDA KÜÇÜK DEPREM BÜYÜK DEPREMİ ENGELLEMEZ’
Perinçek, “Küçük depremler büyük depremi engeller mi?” sorusuna da şu yanıtı verdi:
“Eğer bu depremler binlerce olursa engeller. Binlerce olması lazım ki o enerjiyi boşaltsın. Ama 50 tane küçük deprem büyük depremi engellemiyor. Zaten normal akışı içinde olan küçük depremler. Diyelim ki Marmara’da 3 tane 3’ten büyük deprem oldu. Ben o zaman büyük depremin geleceğini bekliyorum. 2014 Gökçeada depremi olmadan 15 gün önce Saros Körfezi’nde ve Marmara’da 3’ten büyük 6 tane deprem oldu.”
‘İSTANBUL’DA YENİ FABRİKALARA İZİN VERİLMEMELİ’
Olası İstanbul depremi ve yapılması gerekenlerle ilgili de görüşlerini açıklayan Prof. Dr. Doğan Perinçek şunları söyledi:
“Şu anda İstanbul’daki fabrikaları deprem riski düşük yerlere taşımak çok zor. Bu koşullarda oradaki iş sahiplerini ikna edemezsiniz. Fakat yenilerini Konya’ya kuralım. Ben o yönde oyumu kullanırım. İstanbul’a yeni yatırımlara artık müsaade etmeyelim. Bundan sonraki tüm yatırımlarımızı Konya vs. yerlere yapalım. Ama mesela fabrika taşımak için devlet teşviki verilirse o zaman fabrika sahiplerini ikna edebilirsiniz”
‘PİK ARTÇILAR YAŞANABİLİR’
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, merkez üssü Malatya’nın Yeşilyurt ilçesi olan 5,3 büyüklüğündeki depremin artçı deprem sınıfında değerlendirilebileceğini belirtti. Sözbilir, “Artçı depremlerin sıklığı ve büyüklüğü her ne kadar zaman içinde azalarak devam etse de bazen 6’ya varabilecek büyüklükte pik yapacak şekilde artçı depremlerin yaşanması olağandır.” dedi.
Sözbilir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 6 Şubat’ta 7,7 büyüklüğündeki Kahramanmaraş-Pazarcık depreminden 9 saat sonra gelişen tetiklenme nedeniyle 7,6 büyüklüğündeki Kahramanmaraş-Elbistan-Ekinözü depremi meydana geldiğini, Çardak ile Doğanşehir Fayı’nın birlikte çalışarak ikinci depremi ürettiğini anımsattı.
Deprem sonrasında arazide yaptıkları gözlemlerde Doğanşehir fayının Doğanşehir-Çığlık-Eskiköy hattını izleyerek kuzeydoğu yönünde Yeşilyurt’a doğru uzandığını gördüklerini aktaran Sözbilir, şunları kaydetti: “Çalışmalarımıza göre Malatya fayı ile Yeşilyurt arasındaki bölgede kalan Doğanşehir fayı, Malatya’ya doğru kollara ayrılarak sonlanmakta. Dolayısıyla 5,3 büyüklüğündeki Yeşilyurt merkezli deprem, Doğanşehir fayının Yeşilyurt’a uzanan kolunun kuzeydoğu ucunda meydana gelmiştir. Ulusal ve uluslararası sismoloji merkezlerinden gelen odak mekanizma çözümlemelerine dair bilgiler, depremin sol yanal doğrultu atımlı faylanma neticesinde geliştiğini göstermektedir.
HASARLI BİNALARA GİRMEYİN UYARISI
Bu özellikleriyle deprem, artçı deprem sınıfında değerlendirilebilir. 6 Şubat depremlerinden beri geçen 6 aylık sürede 50 binin üzerinde artçı deprem yaşandı. Bu artçı depremlerin sıklığı ve büyüklüğü her ne kadar zaman içinde azalarak devam etse de bazen 6’ya varabilecek büyüklükte pik yapacak şekilde artçı depremlerin yaşanması olağandır. Bu depremler özellikle kırılan fayların uç kısımlarını temsil eden Yeşilyurt ve Göksun güneybatısında, Çelikhan-Pütürge arasındaki bölgede, Antakya güneyinde gelişebilir.”
Sözbilir, Kahramanmaraş depremleri sırasında Doğu Anadolu Fayı üzerinde gelişen 7 metrelik sol yanal atım nedeniyle Bingöl-Karlıova ile Adıyaman-Hakkari arasında uzanan bindirme fayları üzerinde ve Malatya ile Kayseri arasında kalan bölgedeki faylarda stres transferi gerçekleşebileceğini söyledi.
Bu tür depremlerin orta ve ağır hasarlı binalarda ağır hasar veya yıkım oluşturabileceğini ifade eden Sözbilir, AFAD yetkilileri tarafından verilen bilgiler doğrultusunda hareket edilmesi ve yetkililerin izni olmadan hasarlı binalara girilmemesi gerektiğini sözlerine ekledi.
