Prof. Dr. Emin Gürses: "Yunanistan gibi tam teslim olursanız ancak size bakar"
Prof. Dr. Emin Gürses önemli açıklamalarda bulundu. Gürses "Tayyip Bey’in yanındakiler ‘Amerika’ya yakın duralım’ diyorlar. O dönem bitti artık, bundan sonra Yunanistan gibi tam teslim olursanız ancak size bakar." dedi.
Sakarya Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Emin Gürses Sputnik'ten Ceyda Karan'ın sorularını yanıtladı. Gürses, dış politikada yer alan konulara değindi.
Gürses'in açıklamaları şu şekilde:
‘TANK GÖNDERİLMESİ HAMLESİNİN AMACI SAVAŞI UZATMA NİYETİ’
“Bu savaşı uzatmaya niyetleri olduğunu gösteriyor. Almanya’nın belini tam bükemediler. Asıl amaç, Almanya ile Rusya’nın arasını biraz daha gerginleştirmek. Onların derdi kendilerinin tank vermesi değil. İngilizler devre dışı duruyor. Ama İngilizler perde arkasında silahlı gücü olarak ABD’yi kullanıyor. Burada savaşın bitmesini istemeyen İngiltere öncelikli. İngilizler hala şunu söylüyor, ‘Almanlar ve Ruslar arasındaki ilişkiler tam olarak bozulana kadar devam edeceğiz’. Bozmak için bu tanklar önemli rol oynayacak. Almanların biraz direnmesi aslında Rusya’ya ‘Ben elimden geleni yapıyorum’ mesajı vermek için. Eninde sonunda Almanlar direnişi kırılacak. Amerikalılar başka ne yapacaklar?”
KAMALA HARİS'İ GETİREBİLİRLER
“Biden’ın dediklerini pek dikkat almam, zaten onu tasfiye edecekler. Yerine gelebilecek olan Kamala Harris, Hindistan kökenli. İngiltere’de de 6 ayda 3 başbakan değiştirdiler. En son Hintli birini getirdiler. Normalde Hindistan’ı öne sürmek, yani ‘Rusya’dan sonra Çin’i ne yapacağız?’ diye düşünüyorlar. Çin, kutlamalar yapıyor, tank ve füzelerini sergiliyor. Hindistan’ın bir gazetesinde ‘Bunlar Çin ve Pakistan’a mesajdır’ ifadesi yer alıyor. Çünkü Pakistan, Çin ile beraber hareket ettiği için.”
ALMANYA İLE RUSYA'NIN İLİŞKİSİ BİTMEDİ
Gürses’e göre asıl mesele henüz ilişkileri tam olarak bitiremedikleri Almanya ile Rusya’nın arasını daha da gerginleştirmek. “Putin olmasaydı bugün Moskova yakınlarında, Ukrayna’da ABD’nin füzeleri konuşlandırılmış olurdu” diyen Gürses, Ukrana’nın ateşe atıldığı değerlendirmesinde bulundu:
“Avrupa’da henüz Rusya ile Almanya arasındaki ilişkileri tam olarak bitiremediler. Almanya’ya daha fazla baskı yapıyorlar. Almanya zaten elden geldiğince ‘10 küsur tank vereceğim’ diyor. ‘Bu tankları savunma için kullanacaksınız’ diyormuş. Ama Ukrayna’da bunu kim dinler? Bu zaman alacak. Çünkü bu tankları kullanacak ekip yok, onları yetiştirmesi 3-4 ay sürer. Asıl mesele Almanya ile Rusya’nın arasını daha da gerginleştirmek. Yoksa Batı istediğini alıyor. Amacı Almanya’yı kontrol altında, Rusya’yı Avrupa’nın dışında tutmak. Kissenger, İngiltere’ye gelmişti, bunu kendi söylemişti. Onun için en büyük korkuları Rusya ile Almanya’nın yakınlaşması. Tam yakınlaşırken devreye girdiler. Almanya’da hükümeti değiştirdiler ama Putin’e takıldılar. Putin aslında bir şanstır, Türkiye için de öyledir. Çünkü Putin olmasaydı bugün Moskova’nın yakınında Amerika, füzelerini koymuş olurdu. Bu mesele Almanya ile Rusya’nın ilişkilerini bozmaktır. İngilizler perde arkasında. Bununla Kissenger’ın kendi açıklamaları var. ‘Bu işi uzatıyorsunuz, karşılıklı tavizlerle bu işi halledin’. Kissenger’a çok saldırdılar. Ukrayna’yı savaştırırsınız ki bu savaş değil çatışma. Savaş olsa dümdüz bir arazi, 24 saatte Rus tankları bir yerden girer bir yerden çıkar. Ama burada Ukrayna’yı ateşe attılar. Gelişmiş ülkeler böyle savaşlarla ilgilenmez diyorlar; evet ilgilenmez, böyle başkalarını savaştırırlar.”
“Hindistan’ı bir denediler. Hindistan’da savunma bakanlığında büyük bir Çin düşmanlığı vardır. Ama bugün yapmak istedikleri, Çin’in dünya piyasasını teknolojik olarak ele geçirmeye çalışıyorlar. Yani, Çin taviz versin diye uğraşıyorlar. Yoksa Hindistan ile Çin arasında bir savaş olursa, Hindistan yönetimi bunu kabul etmez ama savunma bakanlığı böyle bir şey yapabilir. İngilizler onun için bir Hintli başbakan getirdiler. Amerika’da da bir Hintli gelirse Kamala Harris, göreceğiz. Çünkü konuşuluyor, Biden artık bu işi götüremiyor, bıraksın diye. Nixon bıraktığında kim geldi yerine? Ford geldi ama seçilerek gelmedi ki. Yardımcısıydı, otomatik olarak geldi. Çin’e karşı bir savaşı göze alamazlar. Ama savaştan ziyade orada askeri pakt kurmak gibi şeyler yapıyorlar ki Çin ekonomik olarak daha tavizkar davransın. Yani serbest ticareti uyguladılar, Çin’in işine yaradı, adil ticaret uyguladılar, işine yaradı. Liberaller baktılar ki bu kapitalizm, Çin’in lehine işliyor. Biz kapitalizmle dünyayı kontrol edecektik, Çin öne çıkarak bizi kontrol etmeye başladı. İngiltere’de dün haberler çıktı, ‘Çin’den gelen bütün elektronik aletlerin içine Çin dinleme cihazları yerleştiriyor’. Buzdolabının içine dinleme cihazı yerleştirip ne yapacaklar? Batı acayip bir yer olmuş. Batı keyfi yerinde olduğunda, dünya sistemini kontrol edebildiğinde çok demokratiktir. Ne zaman sıkıntıya giriyor, saldırganlaşıyor. Ama saldırganlaşması demek batması demek.”
YUNANİSTAN GİBİ OLURSANIZ
“Amerika Türkiye’nin müttefiki, Türkiye Amerika’nın müttefiki değil. Türkiye, NATO’nun içinde ama dışlanmıştır. NATO’nun hattı değişmiştir. NATO’nun hattı Polonya’dan iniyor, Yunanistan, Mısır’a geçiyor. Türkiye ve Rusya düşman kampına itilmiş zaten. Tayyip Bey’in yanındakiler ‘Amerika’ya yakın duralım’ diyorlar. O dönem bitti artık, bundan sonra Yunanistan gibi tam teslim olursanız ancak size bakar. Yunanistan yine aynı duruma düştü. O zaman İngiltere için şimdi de Amerika’nın devresine girdi. Ama Yunanistan’ın burada jeopolitik olarak bir önemi yok. Amerika ile görüşmelerin temelinde şu yatıyor, ‘Şu uçakları bir alalım’. Çünkü hava kuvvetlerinde sıkıntı var. Türkiye son şansını deniyor. Savunma bakanı, İngiltere’ye giderek oradaki savunma bakanı ile görüştü. Rusya ile uçaklar konusunda daha önce görüşüldü. Farklı sistemler olduğu için bizim pilotların eğitilmesi lazım. Türkiye, Amerika hattını tamamıyla dışlamadan ‘Vermezseniz başka yoluna bakacağız’ diyecekler. Büyük olasılıkla Amerika, ‘Türkiye bizden alamazsa başka yerden alır’ diyecektir. Ona göre Türkiye ‘Karşılığında ne alırım?’ diye ona uğraşıyor.”
Gürses, Türkiye’nin Rusya ile ilişkilerini bozması durumunda yalnız kalıp başına büyük belalar alacağı konusunda da uyarıda bulundu:
“Türkiye, Rusya ile ilişkilerini bozarsa burada yalnız kalır ve başına büyük belalar alır. Türkiye’nin bu kurduğu dengeyi sürdürmesi lazım. Rusya ilişkileri sürdürmeli. Tayyip Bey’in yanındakiler buna karşı çıkıyorlar. Tayyip Bey biraz direniyor gibi oluyor çünkü Putin ile yakın ilişkileri var. Putin’e soruyor, danışıyor. Ama yanında öyle adamlar var ki Tayyip Bey’in dibindeki bilgileri bile Amerika’daki adamlara aktaranlar var. İngilizler savaşın devamını istiyorlar. 1917’de Çar ve ailesinin öldürülmesi, İngiltere’nin kraliyet ailesinin kuzenleri hepsi, hala onu unutamadılar. ‘Komünistler bizim ailemizin yarısını katletti’ diye hala konuşurlar. Onun için Churchill, mecliste ‘Bolşeviklik bir çocukluk hastalığıdır, beşiğinde boğulmalıdır‘ diye bir açıklama yapmıştı.”