'Uçak gemisi fonksiyonlarının yüzde 90'ını karşılayabileceğiz'

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, önceki akşam Habertürk'e Kübra Par ve Güntay Şimşek'in sorularını yanıtladı. Havelsan'da düzenlenen programda TCG Anadolu'dan Hürjet'e, Milli Muharip Uçak'tan Altay tankına kadar savunma sanayisinin prestij projeleri hakkında bilgiler veren Demir, merak edilen soruları yanıtladı. Prof. Dr. Demir'in değerlendirmelerinden öne çıkan başlıklar şöyle oldu:

YÜZDE 35-40 DAHA UCUZA İMAL EDİLDİ

“TCG Anadolu, orjinal tasarımında havuzlu çıkarma ya da çok maksatlı amfibi gemiydi. Proje ilerledi. Başta üzerine helikopterlerin inip kalkması düşünülüyordu. Bundan bir adım öne geçerek, gemimize SİHA'ların inip kalkması fikrini Selçuk Bey'le (Bayraktar) görüştük. Selçuk Bey de belirli hazırlıklar yapmış olduğunu söyledi. Böylece çevrim başladı. İspanyollar da bunu heyecanla karşıladılar. 6,5 yılda inşa ettik. Pandemi olmasaydı 7-8 ay önce devreye girecekti. Bu gemiyi bir özel tersanemiz yaptı. Milli ve yerli olarak inşa ettiğimiz için büyük maliyet avantajı sağladı. En az yüzde 35-40 fayda sağladı. Almak isteseniz de vermezler. Şimdi bazıları Juan Carlos 1 gemisindeki problemlerin bunda da olup olmayacağını soruyor. Kardeşim bu gemi kaç yıl sonra yapılmış, bir de tedbir alınmış bir gemi...

TB3 YIL SONUNDA TCG ANADOLU'DA

“TCG Anadolu kamuoyunda uçak gemisi olarak biliniyor. İHA ve SİHA'lar da bir uçak. Bu gemi için hızla TB3 geliştirildi, Akıncı ve Hürjet bunun üzerinde olabilir diye çalışmalar yapılıyor. Gemimize yapılacak bazı küçük modifikasyonlar olacak. Bizim beklentimiz, yıl sonuna kadar üzerinde TB3'ü göreceğimiz yönünde. Ondan bir sene sonra da Kızılelma'yı görmüş olacağız. Daha sonra da Hürjet'i.

Başta fikir jimnastiği olarak F-35B'nin bu gemide konuşlandırılması konuşuluyordu. Fakat zaten F-35B'nin kendisi çok pahalı ve sorunlu. Katıldığımız F-35B toplantılarının bir tanesinde, bilfiil benim işittiğim olayda, bir ABD'li amiral, 'Bu kadar pahalı uçak mı olur?' diye sinirlenip toplantıyı terk etti.

Uçak niçin bir gemi üzerinde olur? Savaş uçağı gemiden kalkar, azami 1500 kilometre menzilde hava-hava, hava-yer görevleri icra eder. SİHA'lar zaten hava-yer görevlerini çok rahat yapabiliyorlar, benzer mezillere de ulaşabiliyorlar. Havadan gelen tehdidi önlemeye yönelik de hava savunma sistemleriniz var. Dolayısıyla bir uçak gemisinden beklediğiniz fonksiyonları alt alta yazdığınızda, bu gemiye koyacağımız fonksiyonlarla bunun yüzde 90'ını karşılayabilecek duruma geliyoruz.

'MİR SİDA İLE İLK DEFA TORPİDO DENİYORUZ'

“Silahlı İnsansız Deniz Araçları (SİDA), denizdeki otonom bir güç sistemi. Hatta bazılarında insan konabilecek opsiyonları da çalışıldı. Üzerinde füzeler, silah kuleleri var. Daha önce denizden karaya atış denemiştik, MİR SİDA ile ilk defa torpido atışı denedik. Denizaltı savunma harbi için geliştirilen MİR'den, yerli torpido kovanıyla yapılan hafif torpido atışıyla, sualtı harbine yönelik yeni kabiliyetler için bir eşiği daha geçmiş olduk.

Şu anda 5 firmamız SİDA yapıyor. 4 tanesi çeşitli fonksiyonlarını icra ettiler. Suüstü harbi, denizaltı harbi, hava savunma, elektronik harp... Geçen sene bir SİDA'mız NATO tatbikatında elektronik harp icra etti. İnsansız sistemlerimize her türlü kabiliyetin kazandırılması yolculuğu bu. Denizaltına girecek modellerimiz olacak. İnsansız hava araçları, deniz araçları, kara araçları ile beraber geleceğin muharebe ortamı şekilleniyor. Artık en ufak şeyde parmak sallayanlara, tabiri caizse 'Hadi canım sen de!' diyoruz.

'HÜRJET 1 AYDAN KISA SÜREDE UÇURULACAK'

“Uçuşun çok emniyetli olması gerekiyor. Bütün sistemler hassas şekilde defalarca test ediliyor. Malum uçaklarda her sistem bir, iki veya üç yedeklidir. Onların da test edilmesi gerekiyor. Uçağımız tamam aslında. Tekerlekleri yerden kestiği anda, içindeki pilotumuzun milyonda bir bile risk almasını istemediğimiz için hassas bir şekilde çalışmalar devam ediyor. Hürjet bir aydan daha az bir süre içinde ilk uçuşunu yapacak. Envantere girişi için 3-4 sene üzerine koyacaksınız. Çünkü bizim yerlileştirme olmazsa olmazımız. İlk hedefimiz bunun bir eğitim uçağı olması. Onlar iki pilotlu oluyor. Bir adım sonra ise yakın destek uçağı haline getireceğiz; yani silahlandıracağız. Silahlı versiyonunun da TCG Anadolu üzerinde görev yapmasını bekliyoruz.”

'ÜLKE İSMİ VEREMİYORUZ BİRİLERİ SIKIŞTIRIYOR'

“Savunma sanayisinde çalışan gençlerimizin edindiği tecrübe çok önemli. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar çabuk tecrübeyi elde edemezler. Gerçekten bulunmaz ve eşsiz bir fırsat. Kime ihracat yapacağımızı söylemiyoruz; çünkü birileri o ülkeleri sıkıştırıyor. Bazı projelerimizin gizli tutulması gerekiyor. Rekabet, ambargolar, ihraç konularının önüne geçilmesi, elemanlarınıza daha fazla kanca atılması ve bir sürü konu var.

'MMU'NUN 2024'E SARKMASI MUHTEMEL'

“Her uçağın bir hangardan çıkışı, ilk piste koşturma ve sonra uçuşu vardır. Milli Muharip Uçak (MMU) da bu aşamaya geldi. Yer testleri yapılacak, motor çalıştırıldı. MMU çok akıllı. Çok sayıda elektronik sistemin olduğu sofistike bir uçak. Temel Bey (Kotil) ilk uçuş için 2023 dedi. Ben biraz daha temkinli davranıyorum. 2024'e sarkması çok muhtemel. Tabii ki çok hızlı gideceğiz. Biz geciktirerek üzmek yerine beklenenden erken uçurarak memnun etmeyi tercih ediyoruz.

'ALTAY'IN TESTLERİNE BAŞLAMAK ÜZEREYİZ'

“Bir prototip ortaya çıktı. Motor ve güç paketiyle ilgili yıllarca uğraştık. Şu anda Güney Kore'deki güç paketinin adapte edilmesi ve testlerini tamamladık. Güney Kore'den gelecek güç paketiyle Altay tankımızı üretebiliriz dedik. Altay tankımıza ilave yetenekler kazandırılacak teknolojileri de edindik. Bir dizi yenilikçi sistemler var. Artık kullanım testlerine başlayacağız.”