Prof. Dr. Sarp Üner Ramazan ayına dikkat çekti: Özel tedbirler alınmalı
Ramazan ayının ilk orucu bu cuma tutulacak. Normal şartlarda sosyalleşmenin arttığı Ramazan ayı bu yıl koronavirüs nedeniyle diğer yıllara göre farklı bir şekilde geçecek.
Aydınlık’a konuşan Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Sarp Üner, vatandaşların bu ay içerisinde kişisel hijyen ve izolasyon kurallarına uymakta daha hassas olmaları gerektiğini belirtti. Hükümeti ve belediyeleri tedbirlerin sıklaştırılması konusunda da uyaran Üner, Ramazan ayını salgının şartlarına göre geçirmeleri konusunda din görevlilerinin halkı bilinçlendirmek açısından daha aktif olmaları gerektiğini belirtti.
Koronavirüs salgınıyla yurt genelinde mücadele aralıksız devam ediyor. Bu kapsamda sosyal mesafe, kişisel temizlik, insanların bulunduğu toplu alanlarda bulunmamak gibi önlemler salgının önüne geçebilmek için büyük önem taşıyor. Vatandaşlarımızın toplu halde bulunup sohbet ettikleri, toplu iftar yaptıkları, ibadet ettikleri ramazan ayı 24 Nisan yani bu cuma başlıyor.
TOPLU YAPILACAK EYLEMLER RİSK
Aydınlık’a konuşan Halk Sağlığı Uzmanları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Sarp Üner ramazan ayı içerisinde uyulması gereken kuralları hatırlattı. Bu ramazan ayının diğerlerinden çok farklı geçmesi gerektiğini söyleyen Üner, insanların toplu halde yapacakları her türlü eylemin risk oluşturacağını belirtti. Üner hükümete, din görevlilerine ve belediyelere halkı bilinçlendirmek ve yaptırımları sıklaştırarak kurallara uyulmasını sağlamak, halkın ihtiyaçlarını gidermek hususunda büyük işler düştüğünü ifade etti. Tedbirlerini daha da sıklaştırılması ve virüs yayılma ihtimalinin önüne geçilmesi gerektiğini hatırlattı.
Kişisel temizliğe dikkat çeken Üner şöyle konuştu:
“Bakanlığın salgının en başında yayınladığı ama şu anda çok fazla göz ardı edilen bazı kurallar vardı. Bunlar; ellerinizi sık sık sabunla yıkayın, sosyal mesafe, öksürürken bir kâğıt kullanmak ya da dirsek içini kullanmak, bulunduğumuz ortamı sık sık havalandırmak, kişisel eşyaları kimseyle paylaşmamak, bol su tüketmek, düzenli beslenmek, uyku düzenine özen göstermek, elleri gözlere ve ağıza götürmemek gibi tedbirler. Bu tedbirleri unutmayıp devam ettirmek gerekiyor ve bunlardan kaçınmamak lazım. Ramazan öncesinde uyulan bireysel kuralların hepsine ramazan ayı içerisinde de uyulması çok önemli. Bol su tüketmek, düzenli beslenmek, uyku düzenine dikkat etmek ramazanda da normal zamanda da çok dikkat edilmesi gereken bir kural. Dolayısıyla iftar-sahur gibi besin tüketim biçimlerini buna göre ayarlamak gerekir. Toplu olarak namaz kılmak, bir araya gelerek sahur ve iftar yapmak gibi davranışlara koronavirüs salgınının olduğu bu aylarda kesinlikle girişilmemelidir.”
PAZAR VE MARKETLER
Pazar ve marketlerde virüsün yayılmasını engellemek için hala istenilen seviyede olmadığımızı da belirten Üner belediyeler ve hükümetin bu konuda önlemler alması gerektiğini şu sözlerle ifade etti: “Ramazan ayında vatandaşlarımızın tüketim biçimleri de değişiyor. İnsanların alışveriş yoğunluğu artacaktır. Bu nedenle ramazan ayı içerisinde şu ana kadar pazarlarda ve marketlerde bir türlü başaramadığımız sosyal mesafe ihlallerini önleyecek sıkı bir uyarı ve takip sisteminin hem belediyeler, hem de hükümet tarafından yerine getirilmesi gerekiyor. Gıda anlamında tüketim artacak ve dolayısıyla market ve pazar yerlerinde insanlar daha fazla alışveriş yapmak isteyecekler. Bu nedenle bu gibi yerlerde çok sıkı tedbirlerin artırılması gerekiyor.”
'İFTAR ÇADIRI OLMAZ'
Ramazan ayı özelinde din adamlarının öğreticilik açısından daha aktif rol oynamaları gerektiğini belirten Üner, şöyle sürdürdü: “Hükümetin kendi koyduğu kurallara sıkı sıkıya uyması ve takip etmesi çok önemli. İftar çadırı ve toplu iftar yapma gibi düşüncelerin zaten kesinlikle hiç akla getirilmemesi gerekiyor. Koronavürüse karşı girdiğimiz bu savaştan en kısa zamanda zafer almamız için kuralların hepsine daha sıkı sıkıya uymak şarttır. Şu anda camiler ibadet için kapalı. Bunun mutlaka ramazan ayında da devam ettirilmesi şart. Din adamlarının da bu uygulamaların sürekliliği konusundaki katkılarının devam etmesi lazım. Din adamlarının bu konuda biraz daha seslerini çıkarmaları gerekmekiyor. Yani ramazan ayı için halkı bilinçlendirici açıklamalarda bulunarak ramazan ayının salgının şartlarına göre geçirilmesi konusunda vatandaşlara katkıda bulunmaları gerekiyor.”
