Rektörlük kapattı mahkeme açtı: LGBT’yi ‘idare’ mahkemesi
Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi, Hacettepe Üniversitesi Rektörlüğünün LGTB topluluğunu kapatma kararını kaldırdı. TGB’li gençler, LGBT örgütlenmesinin önlenmesini istedi, yasa çıkarılması çağrısı yaptı
Hacettepe Üniversitesindeki LGTB topluluğu hakkındaki kapatma kararının mahkeme tarafından iptal edilmesine tepki geldi.
Türkiye Gençlik Birliği (TGB) yöneticileri ve siyasiler, LGBT dayatması ve propagandasının üniversitelerde önlenmesi çağrısını yaptı.
25 Aralık 2024’te, unikuir.org isimli LGBT sitesinde Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin kapatma kararını iptal ettiği duyuruldu.
Açıklamada, “Hacettepe Üniversitesi Kuir Araştırmaları Topluluğu (QueerDeer), 2023’te hukuksuzca kapatılmasının ardından başlattığı mücadelede zafer kazandı! QueerDeer kapatmakla bitmedi! Dava Lubunya lehine sonuçlandı.” ifadeleri kullanıldı.
TGB TAKİPÇİSİ OLACAK
Karara ilk tepki TGB’den geldi. TGB Hacettepe Üniversitesi Birim Başkanı İlhami Çevik, LGBT dayatmasına üniversitelerde alan açıldığını belirterek şunları kaydetti:
“Hacettepe Üniversitesi, topluluk yönetim tüzüğüne uymadığı gerekçesiyle kapatılan KUİR araştırmalı topluluğuna mahkeme kararıyla yeniden izin verildi. Verilen karar, üniversitemizin yönetmeliğine aykırı olmakla birlikte, üniversitemizdeki arkadaşların yabancılaşmasına, cinsiyetsizleşmesine ve kimliksizleşmesine hizmet etmektedir.
“Batı emperyalizminin uzantısı olan LGBT'ye kampüslerde alan açmaktadır. Verilen karar ne Türk hukukuna ne de üniversitemizin yönetmeliğine uymadığı gibi yalnızca Türk gençliğini bölmeye, yabancılaştırmaya ve onları cinsiyetsizleştirmeye itmektedir.
“Türkiye Gençlik Birliği Hacettepe olarak mahkemenin verdiği kararı hukuka uygun bulmamakla birlikte sürecin yakından takipçisi olacağımızı bildiriyoruz.”
‘LGBT ÖRGÜTLENMESİ YASAKLANMALI’
Eski AK Parti Milletvekili Metin Külünk de “LGBT propagandası ve LGBT örgütlenmesi yasaklanmalıdır.” dedi ve şunları ekledi:
“Mahkemeden çok tartışılacak "LGBT topluluğunu açma" kararı! Övünerek duyurdular. Helal ve haram sınırlarını ve ölçülerini bilen insan, dünyaya huzur veren insandır. Bu nedenle:
“Gözümüze ve kulağımıza hitap eden bütün iletişim araçları üzerinden aile yapımıza, gençlerimize ve çocuklarımıza yönelik ifsad edici sapkınlıklar karşısında son derece dikkatli olunmalı ve önlem alınmalıdır.
“Aile yapısının, çocuklarımızın ve gelecek nesillerimizin korunması amacıyla gerekli anayasal düzenleme acilen yapılmalıdır.
“Kamuya açık ve özendirici nitelikteki LGBT propagandası ve LGBT örgütlenmesi yasaklanmalıdır.
‘İSTİRMARA İZİN VERİLMEMELİ’
“Sosyal medya mecralarında LGBT’lilerin insan hakları, kadın hakları, çocuk hakları gibi toplumun neredeyse tamamının ortak hassasiyeti olan konuları istismar ederek kendi reklam ve propagandalarını yapmalarına izin verilmemelidir.
“TV’lerde yer alan dizi ve filmler yanında Netflix, Tiktok, X Space, Instagram ve Facebook benzeri sosyal medya platformlarındaki gösterim ve paylaşımlar yasaklanmalı ve durdurulmalıdır.
“Üniversitelerimizde LGBT’yi sızıntı bir şekilde ‘toplumsal cinsiyet ve cinsiyet eşitliği’ adı altında destekleyen proje, konferans, etkinlik ve tezlere izin verilmemelidir. LGBT’lere destek vermeyen akademisyen, sanatçı, sporcu, basın mensubu, iş adamı vb. yaşadığı dışlanmaya karşı önlem alınmalı ve gereken adımlar atılmalıdır.
“Fonlanan sivil oluşumlar üzerinden yürütülen projeler, kamp ve kulüp etkinleri izlenmeli ve gerekli önlemler alınmalıdır. ‘Güçlü Aile ve Güçlü Türkiye’ yolunda asla: Yılgınlık yok, geri çekilmek yok, korkaklık yok! Tedbir var, önlem var, temkinli olmak var!
‘KANUNLARLA NESİL EMNİYETİ SAĞLANMALI’
“Yargının asli vazifesi elbette ki kanunlar esas alarak karar vermektir. Ancak milletimizin ‘nesil emniyeti’ eğer kanunları zorlama yorumlarla ve kanunların boşlukları üzerinden yok edilme tehlikesi yaşıyor ise bu yorumlamalara fırsat vermeyecek ve boşluk kalmayacak şekilde kanunların nesil emniyetini sağlayacak TBMM tarafından normlar haline getirilmesi elzemdir.
"Ve yüce Türk adaletinin her bir mensubunun, bu topraklarda kıyamete dek var olma noktasında insan, aile, millet ve devlet hukukunu koruma esaslı düşündüğünden ve düşüneceğinden eminiz. O halde gündeme düşen kararı bir kez daha gözden geçireceğine inanıyoruz ki yargının en üst merci olan Yargıtay’dan önlerine şayet bu karar gelirse bu süreç geri dönecektir inancındayız Yargıtay’daki yargıçlarımızın konuyla ilgili hassasiyetlerinin yüksek olduğu noktasında hiç endişemiz yoktur.”
2023’TE KAPATILMIŞTI
Hacettepe Üniversitesinde 2013 yılında kurulan Kuir Araştırmaları Topluluğu, 2023 yılında rektörlük tarafından ‘faaliyet yürütmediği’ gerekçesiyle kapatılmıştı.
Rektörlük, Ağustos 2023'te yapılan yönetmelik değişikliği ile 2 yıl üst üste etkinlik yapmayan toplulukların kapatılması uygulamasını 1 yıla indirmişti. Ardından LGBTİ+ topluluğu kapatılmıştı.
Kapatma kararının ardından topluluktan yapılan açıklamada üniversitedeki LGBT faaliyetlerinin “resmi ya da resmiyet olmadan” süreceği ifade edilmişti.
TBMM’YE KANUN ÖNERİSİ
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, 4 Ekim 2023’te LGBT propaganda ve örgütlenmesini ceza yaptırımına bağlayan kanun önerisini açıklamıştı.
Öneriyi TBMM’ye sunduklarını belirten Perinçek, kanunun ayrıntılarını şöyle aktarmıştı:
LGBT diye kısaltılan “Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Transseksüel, Cinsiyetsizlik, Akışkan Cinsiyet” gibi doğal olmayan, kadın ile erkek kimliği ve ilişkisi dışındaki cinsel kimlik ve ilişkilerin propagandası ve örgütlenmesi, milletimiz, devletimiz ve insanımız için ciddî tehdit oluşturmakta ve yıkıcı sonuçlar doğurmaktadır.
Öncelikle insan, aile kurumu ve kadınıyla erkeğiyle bütün toplum hedeftedir. İnsanın cinsiyetine yabancılaştırılması, kendi bedeniyle kavgalı hale getirilmesi, bunalımları, intiharları, madde ve alkol bağımlılığını tetiklemekte, şiddet eğilimini kışkırtmaktadır. Dış dayatmalarla cinsiyet değiştirdiği için pişman olanların sayısı artmaktadır.
LGBT propagandasının masum ve bilinçsiz olan çocukları bile hedef alması, onları istismara açık hale getirmektedir. Dahası çocukların cinsiyetine müdahale etmek ve onları LGBT hareketini meşrulaştırmak amacıyla kullanmak, toplumumuzun geleceğini karartmaktadır.
İnsanı, toplumu, sağlığı, genel ahlâkı ve kamu güvenliğini korumak, Devletimizin anayasal görevidir. “Doğal Olmayan Cinsel Kimlik ve İlişkilerin Propaganda ve Örgütlenmenin Suç Oluşturduğuna İlişkin Kanun”un amacı, LGBT propaganda ve örgütlenmesini ceza yaptırımına bağlayarak, devletimizi, toplumumuzu, aileyi ve insanımızı korumaktır.
Kanun Önerisinde tanımlanan amaçla
- Propaganda,
- Toplantı ve gösteri yasağına aykırı eylemler,
- Örgütlenme ve
- Yabancı devlet ve kurumlardan yardım alma suçları
Tek tek tanımlanmış ve caza yaptırımına bağlanmıştır.
PROPAGANDA SUÇU
Doğal olmayan cinsel kimlik ve ilişkilerin propagandasından kasıt; özendirme ve telkin içeren kamuya açık eylemlerdir. Gazete, dergi, kitap, televizyon, sinema, radyo, internet gibi kitle iletişim araçlarıyla yapılan özendirici nitelikteki yayınlar ve aynı nitelikteki toplantı ve gösteriler propaganda kapsamındadır.
Kanunda cezalandırılan, kamuya açık propagandadır. Kişilerin özel hayatları ve kendi aralarında yaptıkları görüş alışverişleri propaganda kapsamında değildir.
Cinsiyet, cinsellik ve doğal olmaya cinsel kimlikler konularında yapılan bilgilendirme, araştırma ve tartışmalar, elbette suç kapsamı içinde değildir.
Suçun oluşumunda kasıt unsurunun saptanması, belirleyici önemdedir.
ÖRGÜTLENME SUÇU
Örgüt suçuna gelince, Kanunda, doğal olmayan cinsel kimlik ve ilişkilerin propagandası amacıyla örgüt kurma veya örgüt yönetme eylemleri de cezalandırılmıştır.
Ayrıca tanımlanan amaçla kurulan örgütlerin kapatılması öngörülmüştür. Kapatma hükmünün verilmesi için iki şart aranmalıdır. Suç, ya o örgütü temsil eden organlar aracılığıyla işlenecektir ya da o örgütün faaliyetinin tanımlanan suça odak oluşturduğu saptanacaktır.
Suç oluşturan amaçla yabancı devletlerden, örgütlerden ve kurumlardan maddî yardım almak, cezayı ağırlaştırma nedeni olarak öngörülmektedir.
