Risk haritasında rengi yeniden değişen Bursa için tedbir çağrısı

Bursa İl Sağlık Müdürü Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, İl Sağlık Müdürlüğünde gazetecilere yaptığı açıklamada, bu dönemde tekrar tüm Türkiye'de koronavirüs vakalarında belli bir yükselişin söz konusu olduğunu söyledi.

Bölgelerde artışlar farklılıklar gösterse de ülkenin hemen hemen her yerinde bir artışın olduğunu belirten Yavuzyılmaz, "Bursa'da geçtiğimiz dönemde ciddi bir yoğunluk yaşamıştık, yaklaşık 3 ay önce. Türkiye'deki hemen hemen en yüksek vaka sayılarına ulaşan bir sürecimiz olmuştu ama daha sonra iyileşmeyi gördük. Sayılarımız ciddi anlamda düştü. Hastanelerdeki yoğun bakımdaki hasta sayılarımız da ciddi anlamda düştü ama son kontrollü serbestleşme ile beraber yine vakalarda Türkiye genelinde olduğu gibi ilimizde de bir söz konusu." diye konuştu.

Bursa'nın, ay başında açıklanan Kovid-19 risk değerlendirme haritasında Marmara Bölgesi'nde orta risk grubunda yer alan tek il olduğunu anımsatan Yavuzyılmaz, şunları kaydetti:

"Ama biz de Türkiye’deki vaka artışına paralel olarak bir artış trendine maalesef girdik. Bunun çeşitli sebepleri var. Kontrollü serbest dolaşımdan kaynaklanan maalesef kontrolsüz hareketlerimiz oluyor. Haraketlilik çok fazla. Bursa kalabalık, sanayisi güçlü bir şehir. İş dünyasının yoğun yaşandığı bir şehir, bunun da getirdiği etmenler var. Etrafımızdaki illerimize bakacak olursak yine iyi durumdayız ama bu iyilik 1 ay önceki iyiliğimizle kıyaslandığında neredeyse yüzde 100 oranında bir artışa karşılık geliyor. Bu da bizim istemediğimiz bir durum. Herhangi bir renk değişimi ilk açıklandıktan sonra açıklanmamakla beraber şu anda bugün itibari ile baktığımızda turuncu hatta kırmızı kategoride sayabileceğimiz illerden biri haline geldi Bursa'mız. O yüzden bir az daha özenli ve gayretli olmaya ihtiyacımız var."

'KESİN POZİTİF OLARAK TAKİP ETTİĞİMİZ 600 CİVARINDA HASTAMIZ VAR'

Yavuzyılmaz, Bursa'daki sağlık alt yapılarının güçlü olduğunu, kentteki hastanelerde yoğun bakım ve yatak sıkıntısı yaşamadıklarını ifade etti.

Bu süreci kontrollü götürmek zorunda gerektiğine dikkati çeken Yavuzyılmaz, şunları belirtti:

"Bizim şu anda yaklaşık kesin pozitif olarak takip ettiğimiz 600 civarında hastamız var, hastanelerimizde yatan. Bunlar özel hastaneler, üniversite ve yüzde 90 seviyesindeki hastayı da kamudaki hastanelerimizde takip ediyoruz. Ama pandeminin yoğun yaşandığı Bursa'nın hemen hemen en yüksek vaka sayısına sahip olduğu dönemlerde 3 bin-3 bin 500'e kadar hasta takip ettiğimiz dönemler oldu. Bu manada bakarsak, doluluk ve yer anlamında herhangi bir sıkıntımız yok ama gönül arzu eder ki hiç böyle bir ihtiyaç doğmasın ya da hiçbir hastanın ne yatarak ne de yoğun bakım ihtiyacı duyarak bir tedavi süreci olmasın ama bu süreçte bunun mümkünatı yok. İsteyen her hastaya yatak ve yoğun bakım ya da muayene için acil servislerde takibi, tedavisi rahatlıkla yapılabiliyor."

Yaklaşmakta olan ramazan ve bayram sürecine de değinen Yavuzyılmaz, toplu iftar programlarından olabildiğince kaçınmak gerektiğini vurguladı.

'HEDEF NÜFUSUMUZUN YÜZDE 71'İNİ AŞILAMIŞ BULUNUYORUZ'

Kentte aşılama çalışmalarının da devam ettiğini dile getiren Yavuzyılmaz, "Bize verilen hedef nüfus 406 bindi. Bu yaş ve risk grubundaki kişilerin sayısı bu kadardı. Şu anda biz bu risk grubundaki kişilerin yüzde 71'ini aşıladık. Bugün itibariyle ilimizde 506 bin aşı yapılmış. 506 bin doz, bunun içinde birinci ve ikinci dozlar var. Oranlamaya bakarsak hedef nüfusumuzun yüzde 71'ini aşılamış bulunuyoruz. Geride kalan yüzde 29'luk bir kesim var. Ben vatandaşımıza bu konuda çağrı yapmak istiyorum, aşı ile önlenebilen bir hastalıkta aşı yaptırmamak büyük bir risk almaktır. Bu sadece kendi riski değil, toplumun riski anlamını taşır çünkü bu hastalık bulaşıcı bir hastalık. Sadece bizi değil etrafımızı da ilgilendiren bir hastalık o yüzden biz aşı hakkı olan, aşı sırası gelmiş olan tüm vatandaşlarımızın mutlaka aşı yaptırmalarını arzu ediyoruz." dedi.

Yavuzyılmaz, Türkiye'nin hemen hemen tamamında görülen İngiliz mutasyonu virüsünün kenttte de olduğunu anlatarak, "Daha az görülen Güney Afrika ve Brezilya mutantı. Şunu gördük; İngiltere mutantında yayılım hızının daha fazla olduğu bizim gözlemimiz. Bu bir gözlem ama hastalık yapıcı etkisi ya da hastanın seyrindeki süreç açısından sanki daha hafif geçirilen bir mutasyon gibi duruyor. Bu sadece bizim şu ana kadarki bir gözlemimiz. Güney Afrika ve Brezilya mutantında biraz daha farklı bir tür var. Onların bulaşıcılığı o kadar hızlı olmamakla beraber, seyri açısından daha sık, daha yakın takip edilmeli." sözlerine yer verdi.

Tespit ettikleri mutasyonlu hastaları, onların aileleri, çevreleri ve temaslılarını da daha yakın takip ettiklerini anlatan Yavuzyılmaz, halktan gereken hassasiyeti göstermelerini ve tedbirlere uymalarını beklediklerini söyledi.

Hastanelerin yatak kapasitesinin ve sağlık sisteminin kontrolsüz ile hesapsız artan virüs açısından sınırsız olmadığını hatırlatan Yavuzyılmaz, "Evet, çok şükür ülkemizde bu anlamda çok iyiyiz ama sınırsız değiliz. Virüsün pik yaptığı dönemde yaşadıklarımızı biliyoruz. Biraz daha ileriye gitseydi çaresiz kalabilme riskiyle karşı karşıya kalabilirdik veya ilde çözemeyip başka illere, başka yerlere hasta göndermek zorunda kalabilirdik. Bu da çok sıkıntılı ve üzücü sonuçlar doğurabilir." ifadelerini kullandı.