23 Kasım 2024 Cumartesi
İstanbul 19°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Rize Ticaret Borsası YK Başkanı Erdoğan: Sanayici de yönlendirilmeli

Çay üretiminde ve ticaretinde yaşanan sıkıntılarla ilgili Aydınlık’a konuşan Rize Ticaret Borsası Başkanı Erdoğan, temmuz ayında çay kanununun çıkabileceğini belirtti. Erdoğan ayrıca, devlet desteği ile üretimin yüzde 40 artırılabileceğini vurguladı

Rize Ticaret Borsası YK Başkanı Erdoğan: Sanayici de yönlendirilmeli
A+ A-
İLYAS GÜMRÜKÇÜ / RİZE

Çay üreticisi bahçeye indi, çay fabrikaları çayı işlemeye başladı. Rize Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Erdoğan, bu yıl üretimde bir azalma olduğunu ama üretme kabiliyetimizin çok yüksek olduğunu belirtti. Özel sektörün üreticiden neden düşük fiyatla çay aldığını açıklayan Erdoğan, yasanın temmuz ayında çıkmasını beklediklerini söyledi. Erdoğan ayrıca özel sektörün de denetlenmesi gerektiğini ifade etti.  

  • Üreticilerin sorunları var. Üretici, ‘Özel sektör fiyat düşürüyor, bu yüzden de zarar ediyoruz’ diyor. Özel sektör neden ucuz çay alıyor?

Bu yıl, ürünün tarlada biraz eksikliği, ürünün değerinin artmasını sağladı. Bu sene çok iyi bir fiyat açıklandı ama ana sıkıntılarımız duruyor. Mesela ihracatın önünü nasıl açacağız?  Hükümetin verdiği yüzde 75’lik fiyat artışından üretici memnun ama geçmiş yıllara baktığımız zaman üreticinin memnun olmadığı önemli bir nokta var o da özel sektör. Örneğin geçen yıl 4 lira olan fiyat, özel sektörde 2,5 liraya kadar düşmüştü.

1984 Turgut Özal döneminde çay özel sektöre açıldı. O döneme kadar çay TEKEL’in bünyesindeydi. Bir süre bakanlık bünyesinde devam etti sonra ÇAYKUR oluşturuldu. Derelerin, denizlerin kenarına dökerdik işleyemediğimiz çayları. Sonra özel sektör devreye girdi. Yaklaşık 100 bin ton üretimimiz olurdu 1984-85 yıllarına kadar; bunun 40-50 bin ton civarı içeride tüketilirdi kalanı bedel ya da mübadele karşılığı yani ülkemizin ihtiyaç duyduğu diğer ürünlere karşılık satılırdı. Özel sektör devreye girdikten sonra 50 milyonluk Türkiye’den bugün 85 milyonluk bir Türkiye’ye gelmişiz. 50 bin tonluk tüketimi bugün yaklaşık 300 bin tona getirmişiz.

KURU ÇAYA ZAM YAPILDI ÖZEL SEKTÖR FİYAT DÜŞÜREMEDİ

ÇAYKUR devletin kuruluşu. Kârına da zararına da ortak. İstediği zaman kâr etmesini sağlayabilir, istediği zaman da ‘bu yıl zarar edeceksin’ diyebilir. Özel sektörün zarar etme şansı yok. 2 yıl üst üste zarar edersen bitersin. Özel sektörün satış yapabilmesi için rafta ya ÇAYKUR ile aynı seviyede ya da ÇAYKUR’un altında olması lazım. Bu yıl ne oldu? 2022 sezonunda sayın Cumhurbaşkanımız dedi ki, çiftçimiz ezilmeyecek, destekleme ile 7 liradan ürün alacağız, dedi. Ben kuru çaya zam yapılmasına müsaade etmiyorum, deseydi özel sektörde fiyat 3,5-4 lira olurdu.

Raftaki fiyatların belli bir noktaya gelmesi nedeniyle ÇAYKUR’un üzerinde alımlar yapılıyor. Bu birlik beraberliğin bozulmaması için yapacak olduğumuz şey de vatandaşla beraber, müstahsille beraber, sanayide çalışanla beraber 3 ayak olarak, çiftçi, özel sektör, devlet, sağlam bir şekilde yere basarak güzel bir dönem geçirmemiz lazım. Birbirimizin dertlerini iyi anlamamız lazım.

HEDEF KALİTELİ ÇAY OLMALI

  • Çay Kanunu sorunları çözer mi?

Çay Kanunu 1984 yılında çıkmış, 3 paragraf 2 maddeden oluşuyor. Bu kadar büyüyen bir sektörün sıkıntılarını çözmekte de önünü açmakta da yeterli değil. Çayın tarladan nasıl toplanacağı, nasıl nakledileceği, nasıl işleneceği, hangi şartlarda tüketiciye sunulacağı, çayı kontrol altına alacak bir yasal çalışma olmalı.

2010’lu yıllarda ilk taslak çalışmaları yaptığımızda hep bir çatlak ses çıktı. ‘Bu özel sektöre hizmet eder, bu falancaya hizmet eder’ dediler. Buna şöyle bakmamız lazım; Giresun, Trabzon, Rize, Artvin bölgesinde üretilen bir ürün var ve bütün Türkiye bunu tüketiyor. Buna sahip çıkmamız gerekirken maalesef geri itildi. Ama bu dönemde herkes Çay Kanunu’nun çıkması gerektiğini söylüyor. Tarlada kalite, taşımada kalite, üretim ağında kalite ve nihayetinde vatandaşa kaliteli çay ulaştırmak hedef olmalı.

  • Vatandaşa kaliteli çay nasıl ulaşacak?

ÇAYKUR’daki tarifi farklı, özeldeki 160 firmanın her birinden tarif ayrı. Dünyanın bütün çay üreten, ihraç eden ülkelerini dolaştım. Onların hepsinde sabit; 2,5 yaprak, kaliteyi tarif ediyor. 1990-94’lü yıllara kadar bizde de tarifi vardı, fotoğrafı vardı ama bu bozuldu. Çiftçiye ‘ben seni mağdur etmeyeceğim, sen de bana şu kalitede çay vereceksin’ dediğimiz zaman o onu yapar. Ama bunu bir yasa ile garanti altına almamız lazım. Bunun yanında sanayici bir emek koyuyor bu işin içerisine, parasını koyuyor, çalışıyor onun da ne yapıp ne yapmayacağı belli olmalı. Örnek olarak düşük fiyat veremezsin, şu fiyatın üzerinde verip de piyasayı da allak bullak edemezsin. Bu sanayiciye söylenmeli. İkinci olarak sen ürettiğin ürünü bu ülke şartlarında bu sistemin içerisinde hem ihraca yönelik hem de Türkiye satışına yönelik şu argümanlar içerisinde satmalısın, denmeli. İhraç mı edeceksin? Gel kardeşim ben sana şöyle bir destek veriyorum. Şu ülkelerde araştırmanı yap; gel üret, sat, sana destek vereyim. Ben de döneyim buna göre bir çalışma yapayım. Bunlar da bir yasal çerçeve içerisinde olmalı.

TEMMUZ AYINDA KANUNU BEKLİYORUZ

  • Kaos bu yasanın çıkmamasından mı kaynaklanıyor?

Yüzde 99 evet. Bir ürün üretiyor ve piyasaya sürüyoruz. 1 kilo çaydan 400 bardak çay içmemiz lazım. İçiyor muyuz? Bazen içiyoruz, bazen içemiyoruz. Belli kontroller var ama ürün piyasaya çıktıktan sonra siz bu ürünü ne kadar kontrol ederseniz edin bunun içerisine hilesi de karışır, düşük kalitesi de karışır.

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi bir taslak hazırladı. Hem çiftçi tarafını topladı hem özel sektör tarafını topladı hem bölgedeki STK’ları hem de devletin görüşlerini aldılar. Nihayetinde bu kanun hazırlandı ve bakanlığa gönderildi. Yanılmıyorsam çok yakın dönemlerde de sayın cumhurbaşkanımıza da sunulacak. Biz temmuz ayı içerisinde bir kanunun çıkmasını bekliyoruz. Şunu söyleyeyim; çıkacak olan en kötü kanun bugünkü kanunsuz durumdan iyidir.

ÇAY ÜRETİMİ DÜŞÜYOR

  • İhracatta ne durumda Türkiye? 

Bugün bizim çay ihracatımız yok denilecek seviyede. Yüzde 1-2 seviyelerindeyiz. Son 2 yıldır çay üretimi düşüyor. Küresel ısınmadan dolayı Afrika bölgesinde üretilen çaylar düşüşe geçti. Bu yıl biraz eksik olma durumu var ama bizim çok daha fazla ürün üretme kabiliyetimiz de var. Ekilmiş tarlalarımız var. Bunlarla beraber biz ülkemizin ihtiyacını da görürüz yurtdışı hedeflerine doğru da çalışırız.

  • ‘Biz özel sektörüz ama devlet gel beni denetle’ mi diyorsunuz?

Kesinlikle. Bakın özel sektör denetimden uzak durmak ister. Kendi kafasına göre hareket etmek ister ama o kadar sıkıntılar çektik ki artık bizi yönlendirecek bir sistemi gelin önümüze koyun biz buna razıyız, diyoruz. Devlet gelsin, devletleştirsin demiyorum. Büyüme özel sektörle olur ama denetle. 

Dünya tarımsal üretimde geriye giderken bizim hedefimiz çayda ileriye doğru gitmek ve hedef yurtdışı. Ukrayna-Rusya arasında bir savaş sürüyor. Buraların ürün ihtiyaçları dünyanın diğer global ülkelerinden karşılanırken bugün bizlere talep gelmeye başladı. Ben bu insanlara ürün satarken bürokraside boğulacak mıyım? Sattığımda paramı almakta zorluk çekecek miyim? Bu insanlara ürünümü gönderirken bana bir destek sağlanacak mı? Çünkü biliyorsunuz dünyada çay üreten ülkelerde tarımsal üretimi ihraç ediyorsan senden hiçbir vergi almıyor. Yeter ki ihraç et ve ülkeme döviz getir, deniyor. Bizi de bu şekildeki bir destekle devletin hem özendirmesi hem de yürü kardeşim demesi lazım. Bu şu anda konuşulan yasanın içerisinde var.

ÜRETİMİ YÜZDE 40 ARTIRABİLİRİZ

Bakın 2021 yılında gerçekleşen ihracatımız 4 bin ton. Üretimimiz 300 bin tona yakın. Bu yüzde 1,3 gibi bir rakam eder. Bunu neden yüzde 10’lara çıkartmayalım. Elimizde bu üretimi yüzde 30-40 artıracak gücümüz var.  Ben buradan devletimin kurumlarına da sizin aracılığınızla çağrı yapıyorum. Bizim altyapımız var, ürünümüz var, çiftçimiz de buna hazır. Bizi destekleyin, biz gereğini yaparız.

Son Dakika Haberleri rize ticaret borsası