Moskova yaptırımlara böyle hazırlandı
Rusya, ayaklarını Asya’nın sağlam zemininden bir an olsun çekmedi. Asya’nın iki büyük ülkesi Çin ve Rusya, birbirini destekleyen bölgesel ekonomik işbirliği ile güvenlik işbirliği için zamanında, güçlü mekanizmalar kurdular.
Batı’nın yaptırımlarının ne ölçüde etkili olacağı tartışılırken Rusya'nın her yaptırım karşısında ortaya koyduğu seçenek göz dolduruyor. Rusya’nın, Putin’in iktidara geldiği 2008 yılından beri attığı adımlarla adeta bugünlere hazırlandığını görüyoruz.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya'yı uçurumun kenarından hayata döndüren isim. Hem 1980'lerde dibe çöken ekonomisini toparladı, hem de dağılan Birlik ülkeleriyle ilişkilerini yeniden rayına oturttu.
2013’ten beri Çin Devlet Başkanı Xi Jinping liderliğindeki Çin Yönetimiyle güçlü bağlar kuruldu. Bugün Rusya'nın en büyük ihracat pazarı Çin. İki ülke arasındaki ticaret son bir yılda yüzde 40’a yakın artış gösterdi.
İki ülke arasında bugünkü güçlü ilişkilerin temelleri, Beijing'de 6-7 Haziran 2012 tarihinde yapılan 12. Shanghai İşbirliği Örgütü (SİÖ) Zirvesi'nde atıldı denebilir. O zirve öncesinde üçüncü kez yeniden seçilip devlet başkanlığına gelen Putin, ilk yurt dışı ziyaretini, ŞİÖ Zirvesi için gittiği Çin’e yaptı. Xi Jinping’in de 2013’te seçildikten sonra Rusya’ya yaptığı ziyaret, ilk yurt dışı gezisiydi. İki ülkenin yakınlaşmasıyla uluslararası politikada etkinliklerinin artması, karşılıklı ilişkilerinin güçlenmesiyle paralel gelişti.
İki ülke, dolarizasyonun ABD saldırganlığının temelindeki en sağlam dayanağı oluşturduğunu saptadı ve doların rezerv para konumundan çıkartılması için birlikte önemli adımlar attılar.
4 Şubat 2022 tarihinde Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, Beijing 2022 Kış Olimpiyatları öncesinde bir araya gelerek yayınladıkları ortak bildiri, bu on yıllık dayanışmanın sonuçlarını içeriyor. Artık alınan yol Büyük Avrasya Ortaklığına doğrudur.
Rusya’nın Ukrayna krizi patlak verdiğinden beri uyguladığı savaş ekonomisi, on yıldır hazırlığı yapılmış, örnek adımlar içeriyor. İşte bir özet:
PANİK ÖNLENDİ
Kriz patlak verdiğinde Rus iş çevrelerinin paniğe kapılması engellendi. Kremlin’de iki toplantı yapıldı. Söz sahibi, yetkin iş insanları uzun süren toplantılar zincirine davet edildiler, iki gün sürdü. 25’e yakın Oligark toplantıya girdi, kararlar alındı.
Putin iş insanlarına, bankalardan alınacak kredilerin, yatırımların, program dahilinde olan işlerin hiçbirinin ertelenmeyeceği talimatı verdi. “Arkanızdayım, panik yapmayın, ben her türlü desteği vereceğim” dedi.
DOST DEVLETLERE HOŞGÖRÜLÜ, GÜVEN VEREN YAKLAŞIM
Rus Yönetimi, bazı üçüncü ülkelerin sıcak gelişmeler karşısında sergiledikleri olumsuz tepkiler karşısında sessiz kalarak onları tarafsızlaştırma çizgisi izledi.
Asya-Türkiye-Avrupa (ATA) Platformu Direktörü Doç. Dr. Volkan Özdemir, 7 Mart günü sosyal medya hesabı üzerinden şu bilgiyi verdi: “Tek kutupluluk sonrası düzenin, ekonomiden sonra teknoloji boyutu da geliyor. Küresel internet ağına karşılık ya da bunun yanında ulusal internet ağları da yaygınlaşacak. Rusya'da 11 Mart tarihine kadar sunucu ve alan adları Rus alanına geçirilecek.” Bu şu anlama geliyor: Rusya, tüm Rus sitelerini Rusya’ya geri çağırıyor. “Mümkünse xxx.ru domain’e geçin. Serverları Rusya’ya taşıyın, DNS olarak Rus DNS kullanın. İnternet bağlantısını keseceğim. Bundan sonra sadece Rusya’dan erişilebileceksiniz.”
TİCARETTE DOLAR KULLANIMI AZALDI
Rusya ve Çin arasında dolar cinsinden anlaşmalar 2015 yılında yüzde 90 iken 2019’da yüzde 51’e, 2021’de yüzde 46’ya geriletildi. Yine 2020 verilerine göre iki ülke arasındaki anlaşmaların yüzde 17’si yuanla, yüzde 7’si rubleyle ve yüzde 30’u avroyla yapılmış.
AB’nin Rusya’ya ihracatında avro kullanımı yüzde 53.7’ye, Rusya’dan AB’ye petrol ve doğal gaz hariç ihracatta avronun payı yüzde 44.3’e ulaşmış durumda.
RUS ÖDEME SİSTEMİ MİR İLE ÇİN ÖDEME SİSTEMİ UNİON PAY’İN ORTAKLIĞI
Rusya’nın en büyük bankası Sberbank başta olmak üzere ülkenin büyük bankaları, Rus ödeme sistemi Mir ile Union Pay’in birlikte çalışacağı kartlar çıkartmak için çalışmalara başlandıklarını, iki gün önce bildirdiler. ABD merkezli finansal hizmet şirketleri Visa ve Mastercard’ın önceki gün, Rusya'daki operasyonlarını askıya almalarının ardından atılan bu adımın temelleri de yıllar önce atılmıştı. Rusya Merkez Bankası tarafından Mayıs 2017’de kurulan Mir ödeme sistemi, bankaya ait Ulusal Kartlı Ödeme Sistemi adlı sistem üzerinden elektronik para transferleri için kullanılıyor. Halihazırda Mir sistemi ile Vietnam, Belarus, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Tacikistan, Ermenistan, Abhazya ve Güney Osetya ve Türkiye'de ödeme yapılabiliyor.
Çin merkezli banka kart hizmetleri ağı olan UnionPay, dünya çapında 2 bin 500’den fazla kurumla ortak çalışıyor. UnionPay kapsamında bugüne kadar 7 milyardan fazla kartın çıkarıldığı hesaplanıyor.
ALACAKLI ÜLKELERE UYARI
Rusya’nın İtalya, Fransa, Avusturya, Japonya, Amerika, Almanya, Hollanda, İsviçre, Britanya ve Kore’ye toplam 120 milyar dolar borcu var. Rusya uluslararası ödeme sisteminden çıkarılınca, dolarla borç ödeme şansını yitirdi. Bu durum, alacaklı ülkelerin Rusya’ya karşı tutumlarını zorlayan bir etkendi. İtalya bazı Rus zenginlerinin ülkedeki mallarına el koymaya kalkıştı.
En son Rusya'da "dostane olmayan" ülkeler listesi onaylandı. Rus hükümetinden yapılan açıklamada, Rusya'ya, şirketlerine ve vatandaşlarına yönelik dostane olmayan adımlar atan ülkelerin yer aldığı listenin onaylandığı belirtildi.
Listede ABD, Avrupa Birliği ülkeleri, Birleşik Krallık, Güney Kore, Japonya, Ukrayna, İsviçre ve Singapur gibi ülkelerin yanı sıra Rusya'ya yaptırım uygulayan 15 ülke daha yer alıyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından 5 Mart'ta imzalanan kararnameyle Rus şirketlerine, dostane olmayan ülkelerdeki şirketlere borçlarını ruble cinsinden ödemelerine izin verilmişti.
SWIFT’E KARŞI SPSF+CIPS
2014 Kırım krizinden sonra Rusya Merkez Bankası Rus bankacılık sistemi için SWIFT’e alternatif olarak SPFS (Sistema Peredachi Finansovykh Soobscheniy)’yi geliştirdi. SPFS halen 400 Rus ve yabancı finansal kurum tarafından, Almanya ve İsviçre dahil olmak üzere çok sayıda ülkede aktif olarak kullanılıyor.
Çin, 2015 yılında SWIFT’e alternatif olarak CIPS (Cross-Border Interbank Payment System) isimli sistemi geliştirdi. Takas ve uzlaşma özelliği de bulunuyor. Teknolojik olarak daha üstün ve ucuz CIPS, halen 6 kıta 47 ülkede bin 92 adet kurum tarafından aktif olarak kullanılıyor.
Son yıllarda Çin-Rusya arasında milli paralarla yapılan ticaret yagınlaştırılırken 2019’dan beri SPFS ve CIPS’in uyumlu hale getirilmesi ve birleştirilmesi konusunda çalışılıyor. Yakın zamanda birleşik bir sistemin devreye girmesi mümkün.
TCMB de 2019 yılında yapılan anlaşmayla Rus SPFS sistemini kullanmaya hazır.
GÜÇLÜ DIŞ TİCARET DENGESİ
Rusya, toplam ihracatını 2021'de 489.8 milyar dolara çıkardı. 293 milyar dolarlık ithalat yapan ülkenin dış ticaret fazlası 197 milyar dolar oldu. Öte yandan Rusya, Batı'nın yaptırımlarına karşı hafta içinde aldığı kararla otomotivden tarıma, tıp ürünlerinden metal sektörüne kadar geniş bir alanda 200'den fazla ürünün ihracatına yasak getirirdi.
GÜÇLÜ REZERV
Rusya Merkez Bankası, altın ve döviz rezervlerini 2018’den bu yana yüzde 40’tan fazla artırdı. Rusya 2022 yılına 640 milyar dolar rezervle girdi. Toplam dış borcu 150 milyar dolar.
Rusya Merkez Bankası döviz rezervleri içinde ABD dolarının payı yüzde 16.4’e geriledi, avronun payı yüzde 32.3, yuanın yüzde 13.1, altının payı yüzde 21.7.
EN BÜYÜK İHRACAT PAZARI ÇİN
Rusya'nın dış ticaret hacminde en büyük pay 282 milyar dolarla Avrupa’nın. Onu 228 milyar dolar ile Asya-Pasifik ve 14.5 milyar dolar ile de Afrika takip ediyor.
Rusya, Çin ile ekonomik ilişkilerini hızla geliştirdi. Ülkenin Çin'e yaptığı ihracat 57 milyar dolar seviyesinde. Çin'in Baş Gümrük İdaresi verilerine göre, 2021 yılında Çin ile Rusya arasındaki ticaret önceki döneme göre yüzde 35.8 artış kaydetti ve 146 milyar 880 milyon dolara ulaşarak rekor kırdı.
SON İKİ AYDAKİ ARTIŞ ÇARPICI
Çin ile Rusya'nın ticaret hacmi, bu yılın ilk iki ayında 2021'in aynı döneme göre yüzde 38.5 artarak, son 12 yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Rusya ile Çin arasındaki dış ticaret hacmi, ocak ve şubatta geçen yılın aynı dönemine kıyasla yaklaşık 26.4 milyar dolar artış gösterdi.
Çin'in bu dönemde Avrupa Birliği'nden (AB) yaptığı alımlarda yüzde 0.2, Avustralya'dan yaptığı sevkiyatlarda yüzde 2.3 düşüş yaşanırken, Rusya'dan yapılan ithalat yüzde 35.8 artarak 13.8 milyar dolara yükseldi. Bu dönemde Çin'in Rusya'ya ihracatı yüzde 41.5 artışla 12.6 milyar dolar seviyesine çıktı.
RUS DOĞAL GAZI İÇİN ÇİN PAZARI
Avrasya ülkeleri enerji güvenliğini garanti altına alacak adımlar attılar. Rusya, ‘Sibirya'nın Gücü’ adlı 3000 kilometre uzunluğundaki boru hattından Çin'e, 2019 yılı sonunda doğal gaz pompalamaya başladı. Hat, Rusya ve Çin arasındaki stratejik işbirliği açısından bir dönüm noktası olarak değerlendirildi. Hattın 2025'te tam kapasite çalışmaya başlamasıyla Çin'e yılda 38 milyar metreküp gaz sevkiyatı yapılması planlanıyor. Sibirya'yı Çin'in kuzeydoğusuna bağlayan Sibirya'nın Gücü, iki ülke arasındaki ilk doğal gaz boru hattı.
AVRUPA EKSENİNDE ENERJİ SAVAŞINI KAZANDI
ABD’nin tüm engelleme girişimlerine rağmen Rusya, Avrupa ülkeleriyle ilişkilerini geliştirdi. Bu durum aynı zamanda ABD'nin Avrupa üzerindeki kontrolünün, dolayısıyla NATO'nun esaslarının zayıflaması anlamına geliyordu.
ABD ile Rusya arasında Avrupa üzerinde enerji sorunu ekseninde bir savaş uzun süredir yaşanıyordu. O savaştan galip çıkan Rusya oldu. Almanya ile uzun yıllara dayalı işbirliği, Rusya'nın bu galibiyetinde önemli rol oynadı. Rusya'yla büyük çaplı ticari ilişkileri sürdüren Almanya nükleer enerjiden de vazgeçerek Rusya'dan enerji ithalatını artırma kararı almıştı. Bugünlerde Ukrayna ile sıcak çatışma içinde sonuçları henüz görülmese de Rus-Alman ilişkileri, başlı başına büyük çaplı tarihi sonuçlar yaratacak düzeyde.
Rusya'nın ihracat yaptığı ilk 5 ülkenin 2'si de Avrupa'dan. Ülke en çok ihracatını Çin'in ardından Hollanda ve Almanya'ya yapıyor. Türkiye ve Belarus da Rusya'nın en çok ihracat yaptığı ilk 5 ülke arasında yer alıyor. Rusya'nın ithalatında ise ilk 5'i, sırasıyla Çin, Almanya, ABD, Belarus ve İtalya oluşturuyor. Türkiye ise 11'inci sırada yer alıyor.
AVRUPA ENERJİDE RUS EKONOMİSİNE BAĞIMLI
Avrupa Birliği'nin petrol ihtiyacını yüzde 25'ini, doğal gaz ihtiyacının yüzde 39'unu ve kömür ihtiyacının da yüzde 42'sini ise Rusya tek başına sağlıyor. Öte yandan, Rusya'nın ABD’den ithalatı yılda 13 milyar dolar olarak açıklanırken, ülkenin ABD'ye ihracatı ise bu tutarın 2 katını aşarak yılda 30 milyar doları buldu.
AVRUPA İÇİN ÖNEMLİ PAZAR
Avrupa'nın toplam ticaretinde ABD, yüzde 15.2 pay sahibiyken, Çin Avrupa'daki toplam ticarette yüzde 13.8 pay ile ikinci büyük ülke konumunda. Rusya ise, ABD ve Çin'in ardından kıtanın ticaretinde yüzde 5.7 oran ile en büyük üçüncü ülke konumunda.
DÜNYANIN ÖNEMLİ HAM MADDE YATAĞI
Rusya dünyanın önemli bir ham madde yatağı. Dünyada birçok sektörün ihtiyaç duyduğu değerli madenler çoğunlukla Rusya tarafından sağlanıyor.
TEMEL GIDA BUĞDAYDA RUSYA’YA BAĞIMLILIK
Ukrayna ve Rusya dünya buğday ihracatının yüzde 29’unu, mısırın yüzde 19’unu ve ayçiçeğin yüzde 80’ni karşılıyor.