Sağlık çalışanlarından güç birliği ve yeni merkez
Sağlık-Sen, Hekim Hakları Derneği ve Cumhuriyetçi Hekimler bir araya geldi. Ortak basın açıklaması yapan üç kurum bundan sonra mesleki sorunlarına karşı birlikte hareket edecek. Sağlık çalışanlarının sorunlarından uzaklaşan TTB’ye karşı alternatif gelişiyor.
Sağlık çalışanlarının üç önemli kuruluşu Sağlık-Sen, Hekim Hakları Derneği ve Cumhuriyetçi Hekimler bir araya gelerek güç birliği yaptı. İlk etkinlik olarak Prof. Dr Cemil Taşçıoğlu Hastanesi'nde açıklama yapan kuruluşların başkanları Aydınlık'a konuştu. Türk Tabipler Birliği (TTB), Tabip Odası, Kamu Emekçileri Sendikası (KESK) gibi kuruluşların meslek sorunları yerine ideolojik konularla ilgilendiğine dikkat çeken sağlıkçılar, vatansever kuruluşlar olarak birlikte olduklarını, ortak amaçlarının milli birlik ve milli kalkınma olduğunu belirttiler. Üç meslek kuruluşuna sorunların çözümü için belirledikleri yol haritalarını, başlattıkları güç birliğinin önemini sorduk.
'VATANSEVER KURULUŞLAR OLARAK BİRLİKTEYİZ'
Sağlık-Sen İstanbul 1 Nolu Şube Başkanı Zafer Caner, üç kuruluşun beraber hareket edebileceğini gösterdiğini belirtti. TTB ve KESK'in gündemlerinin sağlık çalışanları olmadığını vurgulayan Caner şunları söyledi: “Vatansever, ülkesini milletini seven STK'lar olarak bir aradayız. Maalesef bize alternatif bazı STK'lar kendi sorumluluklarından uzak bir takım ideolojik faaliyetler içerisindeler. Ortak amacımız belli: Milli birlik ve milli kalkınma. Özelde ise sendika olarak asıl sorumluluğumuz sağlık çalışanlarının mali ve özlük haklarının korunması ve geliştirilmesi.
BİRLİKTE HAREKET KARARI
“Yapılan her türlü basın açıklaması eylem ve tüm sağlık çalışanlarının sorunlarının çözümündeki muhataplarıyla yapılan görüşmelerde birlikte hareket etme kararı aldık. Bölünmüşlükten çok birlik olma, gücümüze güç katma anlamında bu birliktelik iyi oldu. Bundan sonra Sağlık Bakanı'yla, Valilikle, müdürlüklerle vs. görüşmeler olduğunda beraber hareket edebileceğimizi ortaya koyduk. Ortak noktalarımız ortak sorunlarımız neler biz bunları oluşturmaya çalışıyoruz. Tamamen ideolojiden ve siyasetten uzak ne yapabilirizi ortaya koyarak böyle bir ittifak oluşturduk. Bunu da sürdüreceğiz inşallah.
'MESLEKİ DEĞİL, İDEOLOJİK DAVRANIYORLAR'
“TTB ve KESK genel olarak ortak hareket eder, ortak dili kullanırlar. Sağlık çalışanlarının sorunlarının gündem olduğu günlerde değil, daha siyasi, ideolojik, kaotik durumlarda çıkıyorlar. Etnik problemlerle ilgili bir konu gündem olduğu zaman ortaya çıkıyorlar. Bu kurumlar pandemi sürecini de sekteye uğratmaya çalıştı. Sağlık çalışanlarının sürekli sorun yaşadığını, malzeme sorunu yaşadıklarını, Bilim Kurulu üyelerinin açıklamalarının doğru olmadığını anlatıyorlar. Halbuki durum bu değil. Biz de sağlık personeliyiz. Türkiye pandemi sürecini mevcut şartlarına göre çok iyi atlattı. Bilim Kurulumuz çok iyi çalışıyor, aşılama programımız çok iyi gidiyor. Sağlık çalışanları çok özverili çalışıyor. Tabi ki eksikler olacak, bu normal. Bütün dünya etkilendi.”
'SAĞLIK ALANINDA MERKEZ OLDU'
Cumhuriyetçi Hekimler Başkanı Prof. Dr. İrfan Gökçay da birlikteliğin geniş bir ufuk açtığını belirtti. Güç birliğinin artık sağlık kolunda bir merkez olduğunu belirten Gökçay şunları söyledi: “Basın toplantısı başlı başına bir eylem. Geniş bir ufuk açılmış oldu. Bundan sonrasında Bakanlıkla görüşme var. Bu bir heyet olmaktan çıktı, sağlık iş kolunda bir merkez haline gelmeye başladı. Bu programımızda olan bir şeydi zaten. Sorunlar hükümetin önüne basın yoluyla konulmuş oldu. Şimdi sırada görüşmelerle koyma işi var. Sağlığın tek tek bütün meselelerini ele alacak ve çalışmalar yapacak, bu açıklamalar çerçevesinde kendi üyelerini bu programlarla eğitecekler. O fikirleri benimseyen sağlık emekçisi ordusu bir kuvvet olur, hem hükümete sağlık çalışanlarının sorunlarına yönelik çözümleri anlatabilmek için hem de Türkiye karşıtı kuvvetlere karşı.
'SAĞLIK ÇALIŞANLARI COŞKU DUYDU'
“Bu birliktelik, birlikte adım ata ata ilerleyecek. Birlikte adım atmanın birçok alt yapısı var. Türkiye'nin geldiği durum emekçiler açısından birlikte adım atmanın ufkunu açmış durumda. Bu sadece sağlık emekçileri açısından değil diğer iş kolları için de böyle. Üç sağlık örgütünün üyeleri, bu birliktelikten olağanüstü coşku duydu. Meselelerin böyle bir birleşmeyle daha doğru bir şekilde çözüleceği duygusu onlara bu birlikteliğin coşkusunu yaşattı.”
'TABİP ODASINI MARJİNAL KİŞİLERDEN KURTARACAĞIZ'
Hekim Hakları Derneği Genel Başkanı Dr. Mustafa Şener de pandemiyle mücadelede 'Bittik, tükendik, başarısız olduk' iddialarına tepki gösterdi. “Memleketini, devletini, milletini seven herkesle bir araya gelmeye hazırız” diyen Şener şöyle konuştu:
“Tabip Odası pandeminin bir yıllık değerlendirmesini yapmış; 'başaramadınız olmadı, tükendik, bittik, ölüyoruz, yönetemiyorsunuz.' Oysa Türkiye bu konuda ileri gelen ülkelerin önünde ve üst düzeyde bu işi becerdi. Bu süreçte meslektaşlarımız hırpalandı ama çok özveride bulundular. ‘Ben daha önce aldığım maaşın yarısını alamadım, bu kadar nöbet tuttum karşılığını alamadım, canım çıktı' deyip kimse işi bırakmadı.
“Anayasal olarak kurulmuş bir meslek örgütü Tabipler Odası. Bizim sorunlarımız hariç her şeyle ilgileniyorlar. Bize sahadan bir sürü şikayet geliyor. Biz alternatif Tabip Odası gibi çalışıyoruz. Geçen dönem seçimlere Cumhuriyetçi Hekimlerle birlikte girdik. Önümüzdeki dönem yine seçimler var. Meslek dışı konularla uğraşan, marjinal kişilerden meslek odasını kurtarmak istiyoruz. Herkes şikayetçi. İşiniz düşmediği sürece kimse gidip oraya üye olmuyor. Devlette çalışan arkadaşların hiçbiri Tabipler Odası'na üye değil. Yüksek aidatlar alıyorlar, birikmiş aidatlara faiz işletiyorlar. Meslek örgütümüz arkamızda durmadığı için buna bir çözüm bulmalıyız. Onun için bizim gibi düşünen memleketini, devletini, milletini seven herkesle bir araya gelmeye hazırız. Bunun için de her türlü özveride bulunuyoruz. Bu birliktelik bu şekilde başladı. Aile hekimlerini, sorunlarını dinleyeceğiz, sonra gerekirse hükümet temsilcileriyle temasa geçeceğiz. Biz takım tutar gibi davranmıyoruz. Gerçekçi çözümler bulmak için sahanın içindeyiz. Bütün tarafları dinliyor, buna nasıl çözüm buluruz diye kafa yoruyoruz.
BAŞKA TÜRKİYE YOK
"Ortak bir akıl; asıl çıkış noktamız burası. Sorumluluk altındayız ve bu sorumluluğumuzun da bilincindeyiz. İsmimiz duyulsun diye bir takım çıkışlar yapmıyoruz. Dünya görüşlerimiz farklı olabilir. Diyalogla ilerleyecek bu birliktelik. Ortak noktamız şu: bizim için başka Türkiye yok. Bu memleket bu bayrak altında toplanmayı kabul eden herkesle görüşmeye işbirliği yapmaya hazırız. Çalışma sonunda güzel şeylerin ortaya çıkacağına inanıyoruz. Realitelerle hareket etmek istiyoruz, ön yargılarla değil.”
‘HÜKÜMETİN AŞILAMA KARARLILIĞINI DESTEKLİYORUZ’
Öte yandan Cumhuriyetçi Hekimler yaptığı açıklamayla, hükümetin aşı kararlılığına destek verdi: “Okulların açılması ve yayılmayı hızlandıran soğuk mevsime doğru gitmenin baskısı altında kritik bir kararın eşiğindeyiz. Ya aşılama hızımızı artıracağız ya da salgına teslim olacağız. Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca'nın son Bilim Kurulu toplantısı sonrası yaptığı açıklamada ifade ettiği gibi artık aşı olma kişisel tercihlere bırakılmayacak bir karar olup, okullarımızı açabilmek ve işyerlerini açık tutabilmek için toplumsal bir ödevdir. Kamu otoritesi okullardan başlayarak aşı olmayı zorunlu test yolu ile teşvik etme kararı almıştır. En son Futbol Federasyonumuz maçları izlemek için stadyumlara sadece aşılı vatandaşlarımızın girmesine izin verme kararını ilan etmiştir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı kararlar yerinde olup kayıplarımızı önlemenin, okullarımızı ve işyerlerimizi açık tutabilmenin yegane yolu olarak gözükmektedir. Cumhuriyetçi Hekimler olarak hükümetin aşı yapma kararlığını ve bu yönde atacağı adımları yerinde buluyor, destekliyor ve bir an önce hayata geçirilmesini istiyoruz.”