Saldırılar İsrail’de intifada korkusu yarattı

İsrail’de son 1 hafta içinde 11 İsraillinin ölümüyle sonuçlanan 3 saldırı yaşandı. Batı Şeria’ya da sıçrayan olaylar İsrail basınında bir “yeni bir intifada” korkusu yarattı.

İsrailli yetkililer, 29 Mart akşamı Tel Aviv'in doğusundaki Beni Barak kentinde düzenlenen silahlı saldırıda biri polis 5 kişinin hayatını kaybettiğini, saldırganın ise işgal altındaki Batı Şerialı olduğunu duyurdu.

Daha önce ülkenin güneyindeki Birusseba kentinde 22 Mart'ta düzenlenen bıçaklı saldırıda 4 İsrailli hayatını kaybetmiş, Hadera şehrinde ise 27 Mart akşamı 2 polis ölmüş, 3 polis yaralanmıştı. Bu saldırılar, DEAŞ tarafından üstlenildi.

Haaretz gazetesinin haberine göre, Batı Şeria'daki yasa dışı Yahudi yerleşim birimi Efrat yakınlarında bu sabah bir otobüste yaşanan olayda, bir Filistinli, 30 yaşındaki İsrailliyi tornavida ile yaraladı. Ağır yaralanan İsrailli, olay yerinde yapılan ilk müdahalesinin ardından Kudüs'teki bir hastaneye kaldırıldı. Filistinli ise otobüste bulunan İsrailli bir yerleşimci tarafından vurularak öldürüldü.

Batı Şeria’nın kuzeyindeki Cenin kampında dün sabah Filistin direnişçileri ile İsrail işgal ordusu arasında çıkan silahlı çatışmalarda iki Filistinli şehit oldu, 15 kişi de yaralandı. Filistin Sağlık Bakanlığı, bugün şafak vakti işgalci İsrail’in açtığı ateş sonucu yaralananlardan ikisi Sanad Abu Attia (17) ve Yezid Al Saadi’nin (23) yaralarına yenik düştüğünü söyledi.

‘ARAPLARA ÖLÜM’ SLOGANIYLA BAKANI İSTİFAYA ÇAĞIRDILAR

İsrail'in başkenti Tel Aviv'in doğusundaki Beni Barak kentinde onlarca İsrailli "Araplara ölüm" sloganları atarak ana caddelerden birini kapattı. İsrail Kamu Yayın Kuruluşunun (KAN) haberine göre, çok sayıda İsrailli dünkü saldırının yaşandığı noktanın yakınlarındaki Jabotinsky Caddesini kapattı. İsrailli öfkeli grup, bu zafiyetten sorumlu tuttukları İsrail Kamu Güvenliği Bakanı Omer Barlev'i "İstifa etmelisin" sloganlarıyla bölgeden uzaklaşmaya zorladı. Barlev, onlarca polisin koruması altında alanı terk etti.

İSRAİL BASINI İNTİFADAYI HATIRLATTI

Anadolu Ajansı Kudüs muhabiri Abdurrauf Arnavut’un haberine göre, Haaretz gazetesi güvenlik analisti Amos Harel, 30 Mart'ta yayınlanan yazısında, İsrail'in bir güvenlik kriziyle karşı karşıya olduğunu belirtirken, yaşanan saldırıları "son 6 yılın en kötüsü" olarak nitelendirdi. Harel, saldırganların İsrail'deki şehirlerin kalbine ulaşmayı ve hiçbir engelle karşılaşmadan kan dökmeyi başardığını ifade etti.

Yediot Ahronot gazetesi analistlerinden Yossi Yehoshua ise "Kent merkezlerinde bu türden bir korkuyu uzun zamandır yaşamamıştık. Bu türden olaylara bıçak intifadasında (2015-2016) tanık olmadık. Son 3 saldırı bize ikinci intifadanın (2000-2005) zor günlerini hatırlatıyor." ifadelerini kullandı.

Hamas'ın, yeni denklemdeki yerine de değinen Harel, "Mısır istihbaratı ve Katar Gazze'yi Yeniden İmar Komitesi Başkanı Muhammed el-İmadi aracılığıyla aldığımız mesajlar, Hamas'ın bu sefer Gazze'de sükuneti korumaktan yana olduğunu gösteriyor." değerlendirmesini yaptı. Yehoshua, asıl büyük zorluğun, Gazze'yi denklem dışında tutmak olduğunu vurguladı.

TEL AVİV ALARMA GEÇTİ

Saldırıların ardından İsrail ordu ve emniyet yetkilileri, Yeşil Hat yakınındaki bölgeye, Kudüs ve mahallelerine, büyük Yahudi yerleşim bölgelerine ve Batı Şeria'ya takviye güçler gönderilmesi ve ülkedeki alarm seviyesinin en üst düzeye çıkarılması gibi bir dizi kararlar aldı.

İsrail Savunma Bakanı Benny Gantz, art arda yaşanan saldırılar üzerine, "terör dalgasını bitirmek için her yolun meşru olduğunu" savundu.
Gantz, konuyla ilgili konuşmasında, "İsrail Devleti'nin şu anda kanlı bir terör dalgasıyla karşı karşıya" olduğunu kaydederek, "Bu dalgayı bitirmek için her yol meşrudur ve kullanmayı uygun gördüğümüz her yolu kullanacağız." dedi.
İsrail şehirlerindeki polis gücüne askeri birim desteği sağlaması için orduya talimat verdiğini belirten Gantz, ayrıca “terör faaliyetlerine karışmış İsrail sakinleri için idari tutuklama emri imzaladığını ve bunun son olmayacağını” kaydetti.

İsrail Başbakanı Naftali Bennett, yeni bir 'Sınır Polis Tugayı' kurmaya karar verildiğini duyurdu. Bennett ayrıca "Acil müdahale motosiklet birimi kurduk; dün gece Beni Barak'taki teröristi ortadan kaldıran güç buydu.” diyerek güvenlik güçlerinin şu ana kadar 200'ün üzerinde soruşturma ve tutuklama operasyonu gerçekleştirdiğini söyledi.

SİVİLLERİ SİLAH TAŞIMAYA ÇAĞIRDI

Bennett sözlerine şöyle devam etti: "Ayrıca, Arap toplumundaki yıllardır inanılmaz miktarda birikmiş olan yasadışı silahların toplanmasını da hızlandırıyoruz. Şimdi bunu temizlemenin zamanı geldi. İsrail ordusu, Yahuda ve Samara'daki (işgal altındaki Batı Şeria'nın Talmud'daki adı) ve oranın bağlantı hattı boyunca birimlerini 15 taburla takviye etti ve bu çok önemli bir kuvvet.
Şu andan itibaren, tüfek seviyesi 3 ve üstü olan, zorunlu, profesyonel ve yedek hizmetteki askerler silahlarını üslerinden evlerine giderken silahlarını yanlarında taşıyacaklar. Ayrıca şu anda yardım etmek ve destek olmak isteyen sivil gönüllüleri de (bu çabalara) dahil edebileceğimiz daha geniş bir çerçeve için değerlendirme yapıyoruz."
Naftali Bennett, İsrail vatandaşlarına şöyle seslendi: "Sizden ne bekleniyor İsrail vatandaşları olarak? Tetikte ve sorumlu olmanız. Gözlerinizi açın. Kimin silah taşıma ruhsatı varsa, şimdi onu taşımasının zamanıdır. İsrailli vatandaşlarım bu bizim ne birinci ne de ikinci terör dalgamızdır. Mücadele konusunda tecrübeliyiz. İsrail toplumu sınandığı zaman soğukkanlı olmayı, dirençli kalmayı ve duruma ayak uydurmayı bilir. Bizi yıldıramazlar."

BİDEN, BAŞSAĞLIĞI DİLEDİ

ABD Başkanı Joe Biden, İsrail Başbakanı Naftali Bennett ile yaptığı telefon görüşmesinde, İsrail'de son 1 haftada ardı ardına yaşanan ve 11 kişinin yaşamını yitirdiği saldırılarla ilgili başsağlığı diledi. Beyaz Saray'dan yapılan yazılı açıklamada, Biden ve Bennett'in bugün bir telefon görüşmesi yaptığı belirtilerek, "Biden, Bennett'e İsrail'in çeşitli kentlerinde düzenlenen ve 11 kişinin yaşamını yitirdiği korkunç terör saldırılarından dolayı taziyelerini sundu." ifadesine yer verildi. Biden'ın terör tehdidi konusunda İsrail'e desteğinin tam olduğunu söylediği aktarılan açıklamada, iki liderin İsrail'in bazı Arap ülkeleri ile normalleşme sürecini ele aldığı da belirtildi. Açıklamada, "Başkan Biden, vatandaşlarına karşı tehditlerle mücadelede İsrailli müttefiklerine her türlü desteği vermeye hazır olduklarını bildirdi." ifadesi yer aldı.

FETİH HAREKETİ: GERİLİM İSRAİL’İN SUÇU

Fetih Hareketi Başkan Yardımcısı Mahmud el-Alul, Filistin topraklarındaki gerilimin İsrail hükümetinin uyguladığı politikanın bir sonucu olduğunu söyledi.
Alul, İsrail'in Filistin topraklarında bir gerilim hali yarattığını ve bu durumun İsrail hükümetinin uyguladığı politikanın bir sonucu olduğunu belirtti. İsrail politikalarının "Filistinlilerin soğukkanlılıkla öldürülmesi, Kudüs'ün Yahudileştirilmesi ve Yahudi yerleşimcilerin saldırıları" ile sonuçlandığını aktaran Alul, şunları kaydetti: "2022'nin başından bu yana aralarında çocukların ve yaşlıların da bulunduğu 20'den fazla Filistinli şehit oldu." Alul ayrıca, uluslararası topluma İsrail'in iki devletli çözümü baltalayan tek taraflı politikalarını durdurması için baskı yapması çağrısında bulundu.

HAMAS: SALDIRILAR MEŞRU

Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, "İşgal güçlerinin işlediği suçlara ve teröre karşılık vermek, işgal bitene kadar tüm halkımızın meşru hakkıdır." ifadelerine yer verildi.

İsrail'e son bir haftada düzenlenen saldırıların Filistin halkı tarafından "kahramanca" düzenlendiği belirtilen açıklamada, saldırılarla İsrail'in işlediği suçların ve terörün giderek artmasına yönelik "doğal ve meşru bir karşılık" verildiğinin altı çizildi. Açıklamada, İsrail işgaline karşı Filistin halkının "Kudüs'ü, Mescid-i Aksa'yı ve topraklarını tüm gücüyle savunacağı" vurgulandı.