Samandağ Ziraat Odası Başkanı: Yayladağı sınır kapısı açılmalı
Emperyalist saldırıya direnen Suriye'de durum, depremle daha da ağırlaştı. Suriye’ye el uzatmamız gerektiğini söyleyen Başkan Selim Kamacı, “Kapıları açın. Birlikte ayağa kalkalım.” dedi.
Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin yaraları sarılmaya çalışıyor. Tarımsal üretimin merkezlerinden Hatay'da üreticiler hayvanlarını koyacak ahır bulamıyor. Sağılan sütler satılamayınca, dökülüyor. Kayıtdışı hayvan fazlalığı nedeniyle yapılan yem yardımları yetmiyor... Üreticiler topraktan kopmak istemiyor, acil önlem alınması gerektiği belirtiliyor. Samandağ Ziraat Odası Başkanı Selim Kamacı'ya göre atılacak ilk adımlardan biri; Yayladağı Sınır Kapısının açılması. Suriye'de de deprem nedeniyle zorluklar olduğuna dikkat çeken Kamacı, dayanışmanın şart olduğunu da belirtti. Yayladağı Sınır Kapılarının açılmasını istedi.
Samandağ Ziraat Odası Başkanı Selim Kamacı şöyle konuştu:
FIRSATÇILAR ORTAYA ÇIKTI
“Depremden sonra köylerde dolaşırken farkettik. Fırsatçı tüccarlar, hayvanları yarı fiyatından da düşük satın almaya başlamış. Bunu genel merkezimize bildirdim. Genel merkezimiz bakanlığa bildirdi. Satışların sebebi yem bulma sorunu. Birliğimiz, bakanlık hemen yem konusunda harekete geçti, yavaş yavaş hem göndermeye başladılar.
KAYITDIŞI HAYVANLAR VAR
“Ahırlarımız da yıkıldı. Bakanlığımızdan ricamız ahır çadırlar göndermeleri. Gönderildi ancak yetersiz. Bizim kayıtlı olmayan da çok hayvanımız var. Yani mesela bizim kayıtlı on sekiz binin üstünde hayvan var, bir o kadar da kayıtlı olmayan hayvan var. Bizim şu anda en azından otuz beş bin hayvanımız var. Yem desteği sağlamalarını istiyoruz.
SÜTÜ BEDAVAYA VERELİM
“Bir de üretilen sütler var. Şu ana kadar hep döküldü. Şirketlerle irtibata geçilmeli. Ürettiğimiz sütleri gelip bedavaya da alsalar olur. Bir şekilde değerlendirilsin. İnsanımız burada sütünü sağmak zorunda kalıyor. Dağıtabildiği kadarını dağıtıyor. Gerisini döküyor.
ÜRETİME DEVLET GARANTİSİ
“Seralarda şu anda domates, biber ürünlerimiz var. Dökülmek üzere. Valilik kararı var. Bu karara sevindik. Kararla bu ürünler valilikçe alınacak ve depremzedelere dağıtılacak. Teşekkür ederiz. Bölgede üretim noktasında devlet bir garanti veriyor üreticiye. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın deprem bölgelerimizde dört kattan fazlasına imara izin verilmeyeceği noktasındaki açıklamaları beni çok sevindirdi. Tarım ve hayvancılığa da bir şekilde destek verileceği; evlerin temin edileceği gibi açıklamaları çok olumlu. Teşekkür ediyoruz.
SINIR KAPISINI AÇIN
“Komşumuz Suriye'de de deprem oldu. Bunu kimse dile getirmiyor, sanki orası ayrı bir dünya! Arap kanalları bir şekilde Türkiye'yi gündeme getiriyor. Önümüzdeki süreç içerisinde iki ülkenin bu depremden zarar gördüğünü dikkate almak gerek. Hatay Türkiye'de üretilen tarımsal ürünlerin ihraç edildiği bir bölge. Buradan Sayın Cumhurbaşkanımızla, bakanlarımıza sesleniyorum; Yayladağı Sınır Kapısının ticarete, transit geçişlere açılmasını istiyoruz.
HATAY AYAĞA KALKAR
“Suriye'nin de ihtiyacı var. Suriye'ye biz buradan geçiş verirsek, orada üretilen ürünleri de Avrupa'ya veya ittifaklı olduğu ülkelere gönderebiliriz. Biz de Arabistan'a, Katar'a, Ürdün'e ürünlerimizi rahatça götürebiliriz. Üreteceğiz; çiftçi, işçi, ihracatçı, şoför kazanacak kazanacak. Bu kapıları açın. Hatay ayağa kalkacak. Sadece bölge değil ülke ayağa kalkacak.
SORUN PLANLAMA
“Dünyayı doyurabilecek nitelikte bir yapımız var. Toprak ve insan yapımız buna uygun. Sadece planlama gerekiyor. Görüştüğümüz üreticiler; biz üretmek istiyoruz diyorlar. Ama elde mazot yok.
Gübre zamanı geliyor, gübre yok. Otlar çıkıyor, ilaç zamanı geldi, yok.
AMİK OVASI BOŞ KALMASIN
“Çiftçi topraktan kopmasın, acil bir kararnameyle bu bölgedeki çiftçimize destek olarak gübre, elektrik fiyatları düşürülerek verilsin. Buğday ekimi olacak, gübrenin atılması gerekiyor. Buğdaya çok fazla ihtiyacımız var. Kendi unumuzu temin etmek zorundayız. Halkımızın doyması, halkımızın ayakta kalması ülkemizin ayakta kalması demektir. Dolayısıyla bunun bir şekilde stratejik olarak ele alınması gerektiğini düşünüyorum.”
DAHA FAZLA KENETLENELİM
“Bizi depremde yalnız bırakmayan herkese nasıl bayrağım ve İstiklal Marşım önünde saygıyla duruyorsam öyle saygılarımı iletiyorum. Türkiye gerçekten büyük bir ülke, dayanışmacı bir ülke. Lütfen bunu bozmayalım. Bizi yöneten siyasiler bizi daha fazla kenetlendirsin.”