Şam'dan Washington'a: Çaldığınız petrol için tazminat ödeyin
ABD, Suriye'nin kuzeydoğusunda PKK/PYD terör örgütü tarafından işgal edilen bölgede petrol kaçakçılığı yapmayı sürdürüyor. Suriye Dışişleri Bakanlığı, ABD'yi, topraklarını derhal terk etmeye ve tazminat ödemeye çağırdı.
ABD, Suriye'nin kuzeydoğusunda PKK/PYD terör örgütü tarafından işgal edilen bölgede petrol kaçakçılığı yapmayı sürdürüyor. Suriye Dışişleri Bakanlığı, 2022 sonunda ülkenin petrol ve doğal gaz endüstrisinin uğradığı zararın 111,9 milyar dolar olduğunu açıklamıştı. O günden bugüne Fırat'ın doğusundaki petrol hırsızlığı hız kesmeden devam etti.
Önceki gün sosyal medya hesabından bir açıklama yayınlayan Suriye Dışişleri ve Gurberçiler Bakanlığı, ABD'den terörü ve ayrılıkçı grupları desteklemeyi bırakmasını ve Suriye topraklarını derhal terk etmesini istedi.
Suriye'de konuşlu ABD güçlerinin son haftalarda ülke dışına petrol kaçırmaya devam ettiği vurgulan açıklamada, bu bağlamda ABD yönetimine Suriye halkına tazminat ödeme çağrısı yapıldı.
Açıklamada, ABD'nin yaptığının “eşkiyalık” olduğu, bu tarz eylemlerin insan hukukuyla bağdaşmadığı ve Suriye halkının yoksullaşmasına ve acılarının uzamasına yol açtığı belirtildi.
ŞAM BM'Yİ GÖREVE ÇAĞIRMIŞTI
Suriye Dışişleri Bakanlığı, geçen yıl Birleşmiş Milletler (BM) ve BM Güvenlik Konseyi'ne gönderdiği mektuplarda, ABD güçlerini ve PKK/PYD'li teröristleri Suriye'nin petrolünü ve doğal gazını "talan" etmekle itham etmişti.
“ABD, petrol üretiminin yüzde 80'inden fazlasını çalıyor.” diyen Şam, petrol, doğal gaz ile maden alanındaki talan ve saldırılar yüzünden “doğrudan” kayıplarının 25,9 milyar dolara, söz konusu alandaki üretimin aksaması nedeniyle de “dolaylı” kayıplarının 86 milyar dolara ulaştığını bildirmişti. Bu alandaki toplam kaybın 111,9 milyar dolara ulaştığını kaydeden Şam yönetimi, BM'yi göreve çağırarak zararının telafisini talep etmişti.
Rusya Dış İstihbarat Servisi (SVR) de 2022 yılı içinde yaptığı açıklamada, “Haseke, Rakka ve Deyrezor'dan çalınan petrolün yaklaşık üçte biri, Amerikalıların aracılığı ile Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi'ne varil başına 35-40 dolara satılıyor. Kuzey Irak'a satılan bu petrol, ABD askeri personeli tarafından korunan kamyonlarla gönderiliyor.” bilgisini paylaşmıştı.
KAYNAKLARIN YÜZDE 80'İ İŞGAL ALTINDA
Suriye Petrol ve Maden Kaynakları Bakanlığı ise petrol kaçakçılığına ilişkin bazı veriler paylaşmıştı. Bu verilere göre; ülkedeki petrol üretiminin yüzde 80’i, ABD ordusu ve onun desteklediği PKK/YPG tarafından ele geçirilmiş durumda. Bakanlığın verileri şöyle:
“2022 yılının ilk yarısında Suriye’de üretilen petrol 14 milyon 500 bin varili, günlük ortalama üretim miktarı ise 80 bin 300 varili buldu. Günlük 66 bin varil petrol ABD ordusu ve desteklediği güçler tarafından yağmalanırken, yalnızca 14 bin 200 varil petrol Suriye’deki ulusal rafinerilere gönderilebildi.”
Suriye Petrol Bakanlığı ayrıca, terör örgütlerinin petrol sahalarına yönelik saldırılarında madencilik ve petrol sektöründe çalışan 235 Suriyelinin hayatını kaybettiğini, 112 kişinin de kaçırıldığını açıklamıştı.
Fırat'ın doğusunda terör örgütü PKK/PYD işgalindeki bölgeler, petrol ve doğal gaz açısından Suriye'nin en zengin enerji kaynaklarına sahip. Irak sınırına hakim Deyrezor, ülkenin en büyük enerji kaynaklarına ev sahipliği yapıyor. Kenti ikiye bölen Fırat Nehri'nin doğusu Suriye'nin en büyük petrol sahalarını oluşturan 11 yatağı barındırıyor.
PKK/YPG, ABD desteğiyle Suriye'deki petrol kaynaklarının yüzde 80'inden fazlasındaki işgalini sürdürüyor.
Terör örgütü, Deyrezor'un kuzeydoğu kırsalındaki en büyük gaz tesisi Koniko'yu 23 Eylül 2017'de ele geçirirken, 22 Ekim 2017'de de Suriye'nin en büyük petrol sahası el-Ömer'i işgal etmişti.
TİCARETİ PKK'LILAR YÖNETİYOR
Suriye'deki petrol ticareti, daha önce Irak'ta faaliyette bulunmuş PKK'lılar tarafından yürütülüyor.
PYD'nin sözde eski eş başkanı Şahoz Hasan'ın, Cezire Petrol Şirketi'nin yöneticisi olduğu, çeşitli ülkelerdeki firmalarla Suriye'deki petrolün pazarlanması için görüşmeler yaptığı belirlendi. Hasan'ın, Suriye'deki birçok PYD/YPG sorumlusu gibi geçmişte Irak'ta faaliyet gösterdiği ortaya çıktı.
PKK'ya 1994'te katılan Hasan, 2011'de Suriye savaşıyla PKK'ın Suriye kolu PYD/YPG'de faaliyet göstermeye başladı. PYD sorumluluğuna 2017'de getirilen ve bu sözde görevini 2020'ye kadar sürdüren Hasan, daha sonra Suriye'deki petrol ve doğal gazı pazarlayarak terör örgütü PKK/PYD'ye para kazandırmak için çalışmalar yürüttü.
Uzmanlar, ABD'nin de desteğiyle Suriye'de faaliyet yürüten PKK/PYD'nin, kurduğu şirketler aracılığıyla petrol ticareti yaparak uzun vadede bölgede kalıcı hale gelebilmek için terör örgütünü finanse etmeyi amaçladığını belirtiyor.