Samsun’u turizm şehri yapalım
Binlerce yıllık tarihi ve eşsiz doğasıyla Samsun, tarım, hayvancılık ve sanayinin yanı sıra turizm açısından da önemli bir potansiyel barındırıyor. Cazibe merkezi olması için yatırım olanakları artırılmalı, tanıtıma önem verilmeli. Kent, turizm alanında, ekonomiye daha fazla katkı sunmaya aday.
Anadolu’nun kadim medeniyeti Hititler’e uzanan tarihiyle Samsun, binlerce yıldır yaşayan bir şehir. Hitit medeniyetinin, buraya çok yakın mesafede olan Çorum’da (Hattuşa) kurulduğu bilinse de Hititlere dair ilk izler Samsun’da da görülüyor. Vezirköprü ilçesindeki Oymaağaç Höyüğü’nde keşfedilen Nerik şehrinin, Hititlerin de öncesinde, Hatti medeniyeti döneminde kurulduğu düşünülüyor. Nerik’in aynı zamanda Hititler'in dini başkenti olduğu, kralların tahta çıkış törenlerinin burada yapıldığı söyleniyor. 3500 yıllık antik kentte kazılar hâlâ sürüyor.
Samsun bu tarihten itibaren hep canlı, yaşayan ve medeniyetlerin merkezinde olan bir şehir. Karadeniz kıyısında bir şehir olmasının yanı sıra Vezirköprü, Havza, Ladik gibi ilçeleriyle İç Anadolu kültürünü de çok iyi yansıtıyor. Tarihi İpek Yolu’nun üzerindeki Ladik’te bulunan Ambarköy Açıkhava Müzesi’nde yüzlerce yıllık köy ambarları sergileniyor. Tarihi Ayvalıköyü Ambarı’nın üzerinde bulunan ve adeta bir sanat eseri olan kapı tam 800 yıllık. Ladik’te Hitit izleri görülebilirken bu alandaki çalışmalar da sürüyor. Ladik Belediye Başkanı Nurhan Yapıcı Özel, 19 Mayıs Üniversitesinin burada çalışmalar yaptığını ancak yeterli olmadığını, diğer üniversitelerin de buraya gelmesi gerektiğini söylüyor.
Samsun, yakın tarihimiz açısından da önemli bir şehir. Mustafa Kemal Atatürk’ün Milli Mücadele meşalesini yaktığı, Havza Genelgesi’ni ilan ettiği ve mücadelesinin ilk 24 gününü geçirdiği, ayrıntılı planlar yaptığı, Kurtuluş Savaşı önderleriyle görüştüğü karargah.
DOĞA HARİKASI
Samsun tarihiyle olduğu kadar doğasıyla da etkileyici bir şehir. Ladik, 900 rakımda bulunan bir ilçe. Belediye Başkanı Özel, 900-1000 metre yüksekliğin insan yaşamı için en ideal rakım olduğunu belirtiyor. Öyle ki, Ladik’in havası ve suyu çok temiz. Ladik’te havayı içinize çektiğinizde bunu çok rahat fark edebiliyorsunuz. Suyun temiz olması özelliğini de değerlendiren Ladikliler, iki büyük su tesisi kurmuş ve bunu çevre illere de satıyor.
Ladik aynı zamanda kaplıcalarıyla da ünlü. Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesinde antik çağlardan kaldığı belirtilen kaplıcalar tedavi ve mineral bakımından 1. sınıf bir suya sahip. Buraya sadece Samsun’dan değil şehir dışından da pek çok vatandaş tedavi amaçlı gelmeye devam ediyor. Öte yandan Ladik Gölü de bir doğa harikası. Turna balığının doğal olarak yetiştirildiği üç yerden biri olan gölde yüzen adalar ve çok sayıda kuş türü de bulunuyor.
Ladik’in ilginç yönlerinden biri de kayak merkezine sahip olması. Ladik Kayak Merkeziyle kış turizmi hareketleniyor. Belediye Başkanı Özel, 10 kilometrekarelik alanda bu kadar fazla merkezin olmasının bir fırsat olduğunu kaydediyor.
YETKİLİLERİN ÖNÜNDEKİ GÖREV
Bu kadar tarihi ve doğal güzelliğinin yanında Samsun, büyük bir ticaret şehri. Liman şehri olması dolayısıyla deniz ticaretinin geliştiği bir Samsun’da tarım, hayvancılık, mobilyacılık, bakır üretimi öne çıkıyor. Valilik yetkilileri, yeni organize sanayi bölgeleriyle buraya yatırımcı çekmek ve bu alanda Samsun’da istihdam yaratma hedeflerinin olduğunu belirtiyor.
Samsun, Karadeniz bölgesinin en gelişmiş şehirlerinden biri olduğu için sağlık alanında da buradaki en önemli şehir. Gelişmiş hastaneleri ve imkanları dolayısıyla çevre illerden vatandaşlar tedavi amaçlı günübirlik Samsun’a geliyorlar.
Dikkatlerin yönelmesi gerektiği bir alan ise turizm. Samsun, tarihi ve doğasıyla sahip olduğu potansiyeli çok yukarı çıkarıp bir turizm şehri olabilir. Her ilçesinde ayrı bir güzellik, tarih ve tanıtılması gereken öğe mevcut. Bunun değerlendirilmesi için geç bile kalınmış. Yetkililerin buraları tanıtmak ve bu alanda yatırım yapmak gibi görevler önünde duruyor. Turizmin gelişmesiyle Samsun daha ilgi çekici ve bu alanda da kalkınan bir şehir haline gelebilir.
362 KUŞ TÜRÜ
Samsun’daki en özel doğaya sahip yerlerden biri de Kızılırmak Deltası. Türkiye’nin en uzun ırmağının döküldüğü deltada, 362 farklı kuş türü tespit edilmiş. Burada yer alan Kuş Cenneti, Milli Parklar tarafından koruma altında ve ziyaretlere de açık. Buraya gelen vatandaşlar, kuş gözlemevlerinde yakalanan kuşların halkalama işlemlerini takip edebilir; yılkı atları, develer, mandalar, kartallar, şahinlere rastlayabilir; göç dönemindeki kuşların birlikte uyumlu hareket edişini izleyebilir.
ŞAHİNKAYA KANYONU
Vezirköprü’de yer alan Şahinkaya Kanyonu, pek çok insanımız tarafından bilinmiyor. Yurt dışında özellikle de ABD veya Avrupa’da olsa pek çok film ve belgeselde mutlaka kullanılacak olan kanyonu, tekneyle gezip görebiliyorsunuz. Dağların arasından girdiğiniz anda kanyon sizi adeta içine çekiyor. Daha önce burada bazı yarışmalar düzenlense de tanıtımı yeterince yapılmadığı için, ilgi beklentinin altında.