13 Kasım 2024 Çarşamba
İstanbul 12°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

‘Akademiyi sırça köşklerinden çıkarmamız lazım’

İSO Meclisi Üyeleri, 7-9 Kasım tarihleri arasında Hatay ve Adana'yı ziyaret etti. İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, en önemli sorunlarının iş gücü olduğunu söyledi. 'Akademiyi sırça köşklerinden çıkarmalıyız.' diyen Bahçıvan, üniversitelerin üreticiler ile bir araya gelmeleri gerektiğini ifade etti

Sanayicinin başlıca derdi eğitim ve iş gücü: 25-30 yıllık güçlü planlamaya ihtiyaç var...

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi Üyeleri, 7-9 Kasım tarihleri arasında Hatay ve Adana'yı ziyaret etti. Hatay’ın Antakya ilçesinde bir yıl önce kurulan İSO Yaşam Kenti'nin gezildiği ve Adana Sanayi Odası (ADASO) ile ortak Meclis toplantısı yapıldığı seyahati, davet üzerine Aydınlık gazetesi olarak takip ettik.

Seyahatin son gününde basın mensuplarının ekonomi gündemine ilişkin sorularını da yanıtlayan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, en önemli sorunlarının iş gücü ve insan kaynağı olduğunu söyledi.

Gençlerin artık geleceği yurt dışında aramasının önemli bir sorun olduğuna işaret eden Bahçıvan; para, arazi vb. ihtiyaçların her zaman bulunabileceğine ancak insan kaybının telafi edilemeyeceğine dikkat çekti.

Eğitim politikasının tüm sektörlerde kendisini hissettiren bir sorun olduğunu kaydeden Bahçıvan, şöyle devam etti:

“Ara elemanda olan sıkıntı, giderek, yüksek katma değer üretecek yönetici, beyaz yaka sınıfında da kendini çok daha farklı boyutta gösteriyor. Günlük politikalarla çözülmeyeceği net ve açık. Türkiye’nin, Cumhuriyet tarihinin en önemli planlaması olarak adlandırılacak, geniş katılımla hazırlanacak, önümüzdeki 25-30 yılına dair anaokuldan yüksek eğitime kadar ele alınması gereken güçlü bir planlamaya ihtiyaç var. Mevcut eğitim sistemiyle bu işin tutmayacağı çok net.”

İŞ GÜCÜ İTHALATI TALEBİNE KATILMADI

İş gücü ithalatı taleplerine katılmadığının mesajını veren Bahçıvan, şu ifadeleri kullandı:

“Bazı yerlerde eğitim kurumlarını çok fazla artırmaya çalışıyoruz ama miktarı artırdığımız yerlerde nitelikli evlatlarımızı okutamıyoruz. Okuyan bir avuç nitelikli evladımız da geleceği bu ülkede aramıyor. Herkesin bunu görmesi lazım. Eğer belli iş alanlarında, kendi kaynaklarımızla orta vadede veya kısa vadede bir çözüm getirmeyeceksek, o zaman yurt dışından bir alternatif oluşturmaya bakılır. Ama bu ülkenin demografik yapısını günlük telaşlarla heba etmemeli.

“Ülkemizde uzun vadeli insan kaynakları planı yapması gerekiyor. Cumhuriyetin ilk yıllarında olduğu gibi, gençlerin mevcut kurumlarında yurt dışında eğitime gönderip buraya geri getirmek lazım. Türkiye’nin gelişmesinde Cumhuriyet dönemindeki o kuşak katkı sağlamış. Eğitimde donanımlı güçleriyle geri dönmeleri gerekiyor.”

SANAYİ ÜZERİNDEKİ YÜK ARTIYOR

Türkiye’nin içinde bulunduğu yüksek enflasyon sürecinin geçmişten çok farklı olduğunu söyleyen Bahçıvan, tahribatı çok yüksek bir dönemin yaralarının sarılmaya çalışıldığını öne sürerek sözlerini şöyle tamamladı:

“Merkez Bankası politikası savunduğumuz bir politika ama mücadelenin giderek uzun olması, tam anlamıyla istenilen cevabın verilmemesi, sanayi üzerindeki yükü artırıyor. Reel sektöre dönük olarak, artık sektör sektör analizlerin, tespitlerin çok daha güçlü yapılması gereken bir dönemdeyiz.

"Bu boyutta, reel sektörün içinde bulunduğu durumda, 2025 yılında temel tespitler ve çözüm politikalarının geliştirilmesi lazım. 2025’in ilk altı ay çok daha zorlu olacak. Vücudun mücadele gücünün ne kadar yeterli olacağını iyi hesaplamak lazım.”

‘AKADEMİYİ SIRÇA KÖŞKLERİNDEN ÇIKARMALIYIZ’

‘Akademiyi sırça köşklerinden çıkarmamız lazım’ - Resim : 1

Ziyaretin ikinci gününde İSO heyeti, Adana Sanayi Odası (ADASO) ile ortak bir meclis toplantısı yaptı. Toplantıda, Türkiye’nin iki önemli sanayi odasının buluşmasında üniversiteden de temsilcilerin yer alması gerektiğine işaret eden Erdal Bahçıvan, “Akademiyi sırça köşklerinden çıkarmalıyız.” dedi. Üniversitelerin, Türkiye’yi geliştirme hevesi varsa üreticiler ile bir araya gelmeleri gerektiğini vurgulayan Bahçıvan, her şehre üniversite yapmanın değil, nitelikli üniversitelerin övünç kaynağı olması gerektiği mesajını verdi.

BATI, GENÇLERİ BEDEL ÖDEMEDEN ÇALIYOR

“En iyi liselerde okuyan gençlerimiz yurt dışına gidiyor. Ne yapıp edip Türk üniversitelerinde öğrenim görmelerini veya dışarıda okuduktan sonra geri gelmelerini sağlamalıyız. Batı resmen hiçbir bedel ödemeden nitelikli gençlerimizi alıyor.” sözlerini kaydeden Bahçıvan, şöyle devam etti:

“Sanayiciler olarak bizler, bu ülkenin muasır geleceği için en çok fikir koyan, hayaller koyan grubuz. Bugün dünyanın en iyi ilk 500 üniversitesi arasında Türkiye’den sadece bir üniversitenin olması, bu hayalleri hayata geçirmemizi zorlaştırıyor. Övünmek, güçlü üniversitelerimizin varlığı ile mümkün. Eğitim eleştirileri daha güçlü olmalı çünkü bedelini sanayici ödüyor, ülke ödüyor.”

İL DEĞİL İLÇE BAZINDA TEŞVİKLER

ADASO Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Kıvanç da 2024 yılı Ocak-Ekim döneminde Adana’nın ihracatının geçen seneye göre yüzde 5’lik artışla 2 milyar 472 milyon dolar olduğunun bilgisini verdi. Kıvanç, ”Ancak hak ettiğimiz konumda değiliz. Kalkınma için il bazında değil de ilçe bazında teşvik lazım. Teşvik mevzuatı yeniden ele alınmalı, ilçeleri ayağa kaldıracak teşvik lazım. Tufanbeyli’ye 10. Bölge, Adana’ya da 1. ya da 3. Bölge teşvikleri verilmeli. İnsanları doğduğu yerde barındırmak, kazandırmak önemli.” sözlerini kullandı.

‘ASGARİ ÜCRET İKİ KESİMİ DE MUTLU ETMEYECEK’

Asgari ücret artış oranına ilişkin soru üzerine ilkesel olarak tahmin veya değerlendirmede bulunmadıklarını söyleyen Bahçıvan, şunları söyledi:

“Ancak iki tarafın da empatisinin yüksek olması gerekiyor. Çalışanlarımız en önemli ortağımız. Onların bir hayatı ve yaşamı var. Diğer taraftan iş gücünün rekabette oluşturacağı değerler var. Asgari ücretin iş gücünün kalıcı ve istikrarlı olması ama aynı zamanda maliyetlerde de rekabet edilebilmesi açısından mutabık olmak lazım. Durum iki kesimin de mutlu olmayacağı bir noktayı gösteriyor. Asgari ücrette mutsuzluğun azaltılması gerekiyor.

ÇALIŞANIN ENFLASYON MUHASEBESİ

“Ücretlerde de özellikle son iki, üç yıldır düzeltilemeyen, çalışanın enflasyon muhasebesi olarak da adlandırdığımız bu vergi bandının mutlaka yeni bir endeksle yukarıya çekilmesi lazım. Eski dönemlerde çalışan maaşlarından 8., 9., 10. aydan sonra başlayan kesintiler, şimdi artık neredeyse yılın 2., 3.ayında kesilmeye başlıyor. Gecikmeden o konuda Hazine ve Maliye Bakanlığının düzeltme yapmasını ısrarla söylüyoruz. En azından o bandın biraz yukarı çekilmesi, çalışanlarımızın yılın daha geç dönemlerinde bir kesintiyle karşılaşmasına vesile olacak.”

‘ÇİN İLE İŞBİRLİĞİ ÖNEMLİ’

‘Akademiyi sırça köşklerinden çıkarmamız lazım’ - Resim : 2

Avrupa ekonomisindeki zayıflama eğilimine değinen Erdal Bahçıvan, bu durumun kendini AB’ye entegre eden Türkiye için son derece önemli olduğunu vurguladı. Asya ve ABD’deki fırsatların takip edilmesi gerektiğini söyleyen Bahçıvan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Çin ile yaptığımız işbirlikleri önemli, artırılması gerektiğini düşünüyorum. Aynı şekilde Hindistan… Çünkü işbirlikleri olmadan stratejik boyutta pazarlar olarak bakmak kolay değil. Artık yüksek teknoloji ve katma değerli konulara çok daha fazla odaklanmamız gerekiyor.

"Ve ileriki günlerde ihracatın çok daha zorlanacağını düşünerek ithalatını yapmış olduğumuz ürünleri de içeride üretmemizin yolunu açmamız lazım. İthalat için harcanacak dövizi burada tutacak, gideni azaltacak çözüm için stratejiler geliştirmeli. Çünkü her kuruş döviz çok önemli olacak.”

ÇİN, YATIRIMLARI 40 YIL VADE İLE FONLUYOR

İSO Meclis Başkan Ender Yılmaz, dünya nüfusunun üçte ikisinin Asya Pasifik’te yer aldığını hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:

“Yılbaşında uzun süre Çin’de bulundum. Ücret ve ham madde fiyatları üzerinden araştırmalar yaptım. Birçok fiyatın Türkiye ile eş değer noktaya geldiğini görüyoruz. Bu tablo, 2000’li yılların başında böyle değildi. Bu sefer beni umutlandırdı. Çünkü işçilik, enerji, ham maddede eş değer fiyatlara gelindi. Orada devlet, yatırımları 30 yıl, 40 yıl vadelerle fonlayabiliyor.

"Bu avantajı bizim iş insanlarımıza sağlarsak, 2025 yılında enflasyon sorunundan kurtulabiliriz. Doğru politikalarla, dünya nüfusunun üçte ikisinin bulunduğu pazarlara mal satma durumumuz söz konusu.”

YAŞAM KENTİ ZİYARET EDİLDİ

‘Akademiyi sırça köşklerinden çıkarmamız lazım’ - Resim : 3

Hatay’ın Antakya ilçesindeki İSO Yaşam Kenti’ne yapılan ziyarette konuşan İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, “Dileğimiz, ilçe nüfusuna denk gelen vatandaşımızın yaşadığı İSO Yaşam Kenti’nde, geçici dönemin bir an önce son bularak burada yaşayanların kalıcı konutlarına yerleştirilmesi” dedi.

Bahçıvan, “İSO olarak elimizi bu projenin üzerinde tutmaya gayret ettik. Halen buradaki sorunları ve ihtiyaçları takip etmek üzere bir görevlimiz burada bulunuyor ve gerekli durumlarda hızlı çözümler üretmek için yerel yöneticilerimizle işbirliği yapıyoruz. Dileğimiz, vatandaşlarımızın kalıcı konutlarına yerleştirilmesi. Ümidimiz, bu sürecin en kısa zamanda tamamlanmasıdır. Bu projeye katkı sağlayan herkese yürekten teşekkür ederim.” ifadelerini kullandı.

İSO İstanbul Adana Sanayi İş gücü