23 Kasım 2024 Cumartesi
İstanbul
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Sanayideki düşüş yüksek işsizliğe yol açabilir

TÜİK’in açıkladığı ekim ayı sanayi üretim endeksi aylık bazda yüzde 0,4 azaldı. Yıllık bazda ise eylül ayında 4,1 olan endeks 1,1’e düştü. Temmuzdan itibaren düşüş eğiliminde olan endeksi değerlendiren iktisatçılar, ‘Hem iç talep hem dış talebin daralması yüksek işsizliğe yol açabilir.’ dedi

Sanayideki düşüş yüksek işsizliğe yol açabilir! ‘Tehlike çanları çalıyor’ Sanayi dört aydır düşüş eğiliminde

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ekim ayına ilişkin sanayi üretim endeksi sonuçlarını açıkladı. Sonuçlara göre Türkiye’de sanayi üretimi Ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 1,1 arttı. Eylül ayı için yüzde 4,1 olarak güncellenen endeksin hız kestiği ve Temmuz ayından itibaren düşüş eğiliminde olduğu göze çarptı. Sanayi üretimi aylık bazda ise yüzde 0,4 azalarak art arda dördüncü kez düşüş göstermiş oldu. Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde 2023 yılı Ekim ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 3,7, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 1,3 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 3,5 arttı. Bir önceki aya göre kıyaslandığında ise madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi yüzde 3,2 artarken, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 0,3 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 2,3 azaldı. Ara malı üretim endeksi yıllık bazda 1,3, aylık bazda 0,3 arttı. Dayanıksız tüketim malları grubunda yıllık 4,6, aylık 2,5 azalışın meydana gelmesi sanayi üretiminin hız kesmesine neden oldu. Düşük teknolojili ürünler grubunda yıllık bazda 4,1, aylık bazda 0,6’lık azalma yaşanırken yüksek teknolojili ürünlerde de bir önceki yılın aynı ayına 9,5 yükselip, bir önceki aya göre yüzde 14,3 azaldı.

DEVAM EDERSE İŞTEN ÇIKARMALAR GELİR

TÜİK’in açıkladığı verilere göre sanayi üretiminin dört aydır düşüş eğiliminde olmasını Aydınlık’a değerlendiren iktisatçılar, küresel durgunluk devam ederken iç talebi baskılama politikalarının sanayi üretiminde düşüş, dolayısıyla da orta vadede yüksek işsizlik doğurabileceğini söyledi. TÜİK verilerine göre işsizlik oranının yüzde 8,5’e düştüğünü ancak tek başına işsizlik oranının bir şey ifade etmediğini dile getiren iktisatçı Prof. Dr. Ercan Enç, şöyle konuştu:

“İş gücüne katılım düştüğü zaman, işsizlik oranı da düşüyor. Anketlerde ‘Şu kadar zaman içerisinde iş aradınız mı?’ sorusu soruluyor. Aramadım dediğiniz takdirde, işsiz sayılmıyorsunuz. İstihdamda artışla birlikte iş gücünde bir azalma olursa o kuşkusuz anlamlıdır. Türkiye’nin de maalesef iş gücüne katılım düşük seviyelerde. Sanayi üretimi ekonomik durumu gösteren esas unsur. Sanayi üretimdeki küçük küçülmeler istihdamda azalmaya yol açmaz. Örneğin bir işletme 100 birim üretim yaparken 98 birime düşerse işten çıkarmaya başlamaz. Ancak anlamlı bir düşüş olursa ekonominin toptan küçülmesi demektir. O zaman çalışanlar işten çıkarılmaya başlar ve asıl tehlike odur. Sanayideki küçülme ciddi rakamlara ulaşacak olursa işten çıkarmalar ve ücretsiz izinler ortaya çıkmaya başlar.

“Hem Maliye Bakanı hem de Merkez Bankası Başkanının ifade ettiklerine göre zaten ekonomik politika talebi kısmak. Enflasyonu önleme politikaları büyümeyi küçültme. Bu yolla enflasyonla mücadelede Batıya bakarsak da işsizliğe neden oldu. Bir yıllık ihracattaki artış da çok küçük. 2024’te küresel durgunluğun süreceği öngörülüyor. Hem iç talep kısılıp hem de dış talepte daralma meydana gelirse ciddi işsizlikle karşı karşıya gelebiliriz. Tehlike çanları çalıyor.”

YÜKSEK FAİZ SÜRDÜRÜLEMEZ

Yüksek faiz politikasının dışa bağımlılığa ve yüksek işsizliğe yol açabileceğinin altını çizen iktisatçı Doç. Dr. Baki Demirel de şu vurguları yaptı:

“Faiz artışıyla iç talebi baskılama politikası sanılanın aksine dış ticaret açığının sürdürebilirliği açısından olumsuzdur. Faiz artışı ile iç talebin daralması ve küresel durgunluk nedeniyle dış talebin de istenen seviye ulaşmaması tarım ve sanayide durgunluk yaratabilir. Dolayısıyla orta dönemde yüksek işsizlik ile karşılaşabiliriz. Bu koşullarda faizler, çok uzun süre yüksek tutulamaz.”

‘ZAYIF DIŞ TALEP EN BÜYÜK DEZAVANTAJ’

Sanayideki düşüş yüksek işsizliğe yol açabilir - Resim : 1

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, ekim ayına ilişkin ödemeler dengesi ve iş gücü verilerini değerlendirdi. Büyümede dengelenmeye yönelik politikalar ile cari dengenin ekim ayında da fazla verdiğini belirten Şimşek, "Yıllık açık mayısa göre 9,6 milyar dolar azaldı. Cari dengedeki düşüş ve ülkemize yönelik artan uluslararası yatırımcı ilgisi sayesinde rezervlerimiz 140 milyar dolar ile tarihi yüksek seviyesine ulaştı." değerlendirmesini yaptı.

Şimşek, bu dönemde en büyük dezavantajın, ihracat artışını sınırlayan ticaret ortaklarındaki zayıf talep olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Uyguladığımız politikalarla bir yandan kırılganlıkları azaltırken diğer yandan yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı sürdürülebilir büyümeyi tesis ediyoruz. Sanayi üretimindeki seyir büyük oranda bunu yansıtıyor. Ekim ayında işsizlik oranı son 11 yılın en düşük seviyesi olan yüzde 8,5’e geriledi. Uygulamaya koyduğumuz politikalarımızın sonuçlarını her gün alıyoruz, program hedeflerimiz bir bir gerçekleşmeye devam edecek."

TÜİK Mehmet Şimşek