Savaşlar ve krizler öğrencileri kaygılandırıyor
Almanya’da yapılan araştırma öğrencilerin kaygılarını ortaya çıkardı. Savaşlar, iklim krizi ve başarılı olma baskısı duyulan endişelerin başını çekiyor. Uzmanlar öğrencilerin büyük stres yaşadığını belirterek ‘bu sonuçlar karşısında paniğe kapılmalıyız' uyarısında bulundu
Savaşlar, iklim krizi ve okuldaki performans baskısı Almanya'daki birçok öğrenciyi endişelendiriyor. Robert Bosch Vakfı tarafından gerçekleştirilen araştırma yaşanan kaygı ve endişeleri gün yüzüne çıkardı. Öğrencilerin yüzde 39'u, Ukrayna, Suriye, İsrail ve Gazze gibi yerlerdeki savaşlar nedeniyle endişe duyduklarını belirtti. Dörtte birlik bölüm ise okul performansından endişe duyuyor. Ankete katılan dört kişiden biri kendi yaşam kalitesini düşük ve korona salgını öncesindeki seviyenin çok altında olarak değerlendirdi. Her 5 öğrenciden biri psikolojik sorunlar yaşıyor ya da yaşama eğiliminde.
ÖĞRENCİLERİN ENDİŞE DUYDUĞU KONULAR
Araştırma enstitüsü Forsa, yaşları 8 ile 17 arasında değişen 1.530 öğrenciyle görüştü. Ankete katılan öğrenciler için ikinci en yüksek stres, okuldaki performans baskısıydı. Okul performansından endişe duyanların oranı ise kız öğrenciler arasında erkek öğrencilere göre daha yüksek. Ankete katılanların dörtte biri, iklimin ve çevrenin insanlar tarafından tahrip edilmesinden sıklıkla veya çok sık endişe duyduklarını da söyledi.
Araştırmaya göre, öğrencilerin yüzde 27'si yaşam kalitelerini düşük olarak görüyor. Ayrıca yüzde 21'i psikolojik olarak kendisini yük altında hissediyor. Bu oran, düşük gelirli ailelerden gelen öğrenciler arasında yüzde 33.
ÖĞRETMENLERİN DESTEĞİ EKSİK
Ankete göre her beş kişiden biri okuldaki sağlık durumunun kötü olduğundan da şikayetçi (yüzde 20). Düşük gelirli ailelerin çocukları ve gençleri arasında neredeyse üçte biri bunu düşünüyor. (yüzde 30).
Araştırmaya göre öğretmenlerin yapıcı desteği ve iyi sınıf yönetimi okulun refahının merkezinde yer alıyor. Ankette katılanların yüzde 41'i öğretmenlerin çoğunluğunun öğrencilerin neyi anladığını ve neyi anlamadığını sormadığını söyledi. Yüzde 28'i neyi daha iyi yapabileceklerine dair geri bildirim almıyor. Yüzde 35'i ayrıca sınıfta öğretmenle sorunları nadiren tartışma fırsatı bulduğunu belirtti.
OKULDAKİ SOSYAL İLİŞKİLER
Anket ayrıca okuldaki sosyal ilişkilerin öğrenciler için en önemli şey olduğunu gösteriyor. Öğrencilere okulla ilgili özellikle neyi sevdiklerini sorduğunuz zaman, en çok bahsedilen şey (yüzde 25) arkadaşlarla ve sınıf arkadaşlarıyla tanışmak, bunu öğretmenlerle ilişkiler (yüzde 17) izliyor. Bunun tersine, okullarının nelerinden hoşlanmadıkları sorulduğunda, öğrenciler en çok öğretmenlerinden (yüzde 17) bahsediyor, bunu sınıf arkadaşlarıyla olan sorunları da (yüzde 13) takip ediyor.
‘PANİĞE KAPILMAMIZ GEREKİR’
Robert Bosch Vakfı'ndan Dagmar Wolf, "Öğrencilerin dörtte biri okulu stresli olarak deneyimlediğinde, kendi yaşam kalitesini düşük olarak değerlendirdiğinde ve çeşitli varoluşsal korkulara maruz kaldıklarını söylediğinde paniğe kapılmamız gerekiyor." dedi. Wolf'a göre okullardaki baskı ve korkuların çocukları ve gençleri nasıl etkilediği konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyaç var.
Leipzig Üniversitesi'nden araştırmanın proje lideri Julian Schmitz de pandemi sonrasında çocuklar ve gençler arasında psikolojik streste küresel bir artış gözlemledi.
Federal Öğrenci Konferansı'nın öğrenci temsilcisi ve genel sekreteri Fabian Schön, sonuçları şok edici olarak nitelendirdi. Schön, “Pek çok öğrenci performans gösterme baskısından şikayetçi olduğu için okullarda performansa farklı bir yaklaşım getirilmeli” çağrısında bulundu. Schön, “Notlar tek başına yeterli değildir, daha fazla bireysel geri bildirime ihtiyaç var.” dedi.
OKUL ANKETİ 2019'DAN BERİ YAPILIYOR
Robert Bosch Vakfı, 2019 yılından bu yana düzenli olarak Almanya'daki okullardaki mevcut duruma ilişkin temsili anketler gerçekleştiriyor. 2024 yılından bu yana sadece öğretmenlere değil, öğrencilere ve velilere de anket yapılıyor. Çalışmanın basımının odak noktalarından biri öğretim ve ruh sağlığı arasındaki bağlantıydı.