Savunmaya rekor bütçe
Türkiye, 2025 yılında savunma ve güvenlik sektörüne ayırdığı bütçeyi yüzde 80 oranında artırarak 1 trilyon 608 milyar liraya çıkardı
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Bağlama Töreni”nde yaptığı konuşmada, savunma ve güvenlik sektörüne rekor bir pay ayrılacağını duyurdu.
Savunma sanayisinde dışa bağımlılığı asgari seviyeye düşüreceklerine işaret eden Yılmaz, son 20 yılda yüzde 80'lerden yüzde 20'lere düşürülen bir bağımlılık söz konusu olduğunu, bunu çok daha ilerilere taşımaya, çok daha güçlü bir savunma sanayi inşa etmeye kararlı olduklarını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, “Savunma harcamaları için 913,9 milyar lira, iç güvenlik için 694,5 milyar lira ödenek öngördük. Savunma Sanayii Destekleme Fonu için ayrılan kaynak da dahil edildiğinde toplamda savunma ve güvenlik sektörü için 2025 yılında 1 trilyon 608 milyar lira ödenek tahsis ediyoruz.
Güvenlik her şeyin başı. Ülkemizin hem iç huzuru hem de caydırıcı bir güç olması bakımından her türlü çalışmayı sürdürdüğümüzü ifade etmek istiyorum.” dedi.
Böylelikle Türkiye’nin 2025 yılında savunma ve güvenlik alanına ayıracağı bütçenin, SSDF kaynağıyla birlikte yaklaşık 47 milyar dolara tekabül etmesi bekleniyor. Bütçedeki artışın 2024 yılına göre yüzde 80 oranında olacağı değerlendiriliyor.
FONUN KAYNAKLARI ARTIRILACAK
Halihazırda Savunma Sanayii Başkanlığı uhdesindeki Savunma Sanayii Destekleme Fonu ile Türk Silahlı Kuvvetleri, İçişleri Bakanlığı ve Milli İstihbarat Teşkilatının ihtiyaç duyduğu savunma sanayii ürünlerinin tedarikleri gerçekleştiriliyor. Çeşitli kaynaklar ile beslenen SSDF’nin, yükselen tehditler doğrultusunda artan savunma sanayii ürünü ihtiyaçlarından ötürü gelir kaynaklarının artırılması hedefleniyor.
Bu kapsamda Savunma Sanayii Destekleme Fonu (SSDF) kaynaklarının artırılması amacıyla “Savunma Sanayii ile İlgili Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun” teklifi hazırlandı. Ancak bazı maddelere yönelik yoğun tepki nedeniyle görüşmeler 2025 yılına ertelendi.
Teklifte, 100 bin TL ve üzeri limitli kredi kartlarından yıllık 750 TL savunma sanayii katılım payı alınması öngörülüyordu. Tepkiler üzerine bu uygulama kanun teklifinden tamamen çıkarılırken, kaynaklarının artırılması için farklı alternatifler üzerinde çalışmaların devam ettiği öğrenildi.
Savunma sanayiine katkı için hazırlanan yasa teklifinin etki analizine göre, SSDF’ye noterlerden 18,4 milyar TL, kredi kartlarından 13,1 milyar TL, kol saatinden 1,7 milyar TL kaynak gelmesi öngörülüyordu.
GELİRLER BÜTÇEYE GİRMEYECEK
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda teklife ilişkin bilgi veren AK Parti Milletvekili Hüseyin Altınsoy, “Kanun teklifimiz, genel bütçe ihtiyaçları için hazırlanmış bir teklif değil, tamamen SSDF'ye kaynak oluşturulması amacıyla hazırlanmıştır. Buradan sağlanan kaynak tamamen SSDF'ye aktarılacaktır.” demişti.
Konuya ilişkin konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de şunları söylemişti:
“En son toplantıda Savunma Sanayii Başkanlığına yeni birtakım görevler verildi, denildi ki ‘Çelik Kubbe inşa edilecek.’, Türkiye’yi dışarıdan gelecek füzelere ve saldırılara karşı koruyacak hava savunma sistemi. Bunlar gelişmiş teknoloji açısından pahalı sistemler.
"Biz 5. nesil uçağa uzun süredir para yatırıyoruz. Ürettik, uçuşlarına da başladı. Şimdi motor geliştirilmesi lazım. Şu anda savunma sanayisinde 1000’in üzerinde proje var. Hepsi yüksek teknoloji. Hepsi ileride ihracat kabiliyetimizi, kapasitemizi ciddi şekilde artıracak.
"Son toplantıda ilave kaynak talebi oluştu. Dedik ki, ‘Bütçede şu anda biz deprem yaralarını sarmakla meşgulüz.’ 2023’te Savunma Sanayii Destekleme Fonu’na 90 milyar lira vermişiz. Bu sene bunu 165 milyar lira çıkartmışız. Bunu belki daha da katlamamız gerekecek. Uzun menzilli enstrümanlardan tutun, 5. nesil savaş uçağından tutun, hava savunma sistemleri… Bunlar hepsi pahalı. Tasarımı bir yana geliştirilmesi, üretilmesi, bunlar ciddi kaynak gerektiriyor.”