Sayıştay Mersin Üniversitesi raporu: Giderlerin kaydı yok
Sayıştay'ın Mersin Üniversitesi 2019 raporunda usulsüzlükler dikkat çekti. Rapora göre TÜBİTAK fonlarının nereye harcandığı bilinmiyor, harcırahlar eksik beyanlı ve üniversite taşınmazlarının ihalesi açık ve şeffaf bir biçimde yapılmadı
Mersin Üniversitesi 2019 Sayıştay Raporu'nda dikkat çeken bulgular ortaya çıktı. Rapora göre TÜBİTAK'ın üniversiteye proje karşılığı fonladığı paraların hangi harcamalar için kullanıldığı belli değil. Ayrıca üniversite tarafından 2019 yılı içinde mal ve hizmet alımlarında Kamu İhale Kurulu'nun uygun görüşü alınmadan, yüzde 10 sınırının aşıldığı da saptandı. Şehir dışı toplu görevlendirmelerde de kişi başı hesaplanan harcırah tutarlarının avans olarak bir mutemede ödendiği ve buna ilişkin belgelerin eksik teslim edildiği raporda yer aldı. Ayrıca üniversiteye ait 27 taşınmazın, Devlet İhale Kanunu'na aykırı olarak ihalesiz ve bedelsiz bir şekilde verildiği belirtildi. Rapordaki bulgular şöyle:
TÜBİTAK FONLARI NEREYE HARCANDI!
Mersin Üniversitesi'nin 2019 yılına ait muhasebe kayıtlarının incelenmesi sonucunda TÜBİTAK tarafından proje karşılığı üniversiteye aktarılan fonlarda ayrıca yer alan kurum hissesi payının kaydının yapılmadığı, alt kodlarda yer almadığından takibinin yapılamadığı, mevzuat gereği sadece proje ile ilgili kira, elektrik veya araştırma geliştirme ile ilgili harcamalarda kullanılması gereken fonun tam olarak hangi harcamalar için kullanıldığının bilinmediği tespit edildi.
HARCIRAHLAR EKSİK BEYAN EDİLMİŞ!
Raporda üniversitenin şehir dışı toplu görevlendirmelerde kişi başına hesaplanan harcırah tutarlarının avans olarak bir mutemede ödendiği ve görev sonunda kapatılırken harcamalara ilişkin belgelerin eksik beyan edildiği tespit edildi. Buna ilişkin raporda şu ifadeler yer aldı: "Mersin Üniversitesi'nde yerinde yapılan denetim ve incelemelerde, özellikle şehir dışındaki toplu görevlendirmelerde kişi başına hesaplanan harcırah tutarlarının avans olarak bir mutemede ödendiği ve görev sonunda kapatılırken harcamalara ilişkin belgelerin eksik beyan edildiği tespit edilmiştir.” Ayrıca hastane döner sermayesinin 2019 yılı raporuna göre yüzde 42 zarar ettiği de belirtiliyor.
İHALE YOK!
Raporda üniversiteye ait havuz, konukevi ve kantinlerden oluşan 27 taşınmazın kullanımında da usulsüzlükler tespit edildi. “Mersin Üniversitesi'ne ait konukevi, kantin ve kafeteryaların kanunlara uygun bir biçimde ihalesinin açık, şeffaf bir biçimde yapılmadığı ve kira bedeli tespit edilmeden üniversitenin iktisadi işletmesine verildiği, bu yerlerin ise iktisadi işletme tarafından işletildiği” anlaşıldı. Ayrıca iktisadi işletmenin işlettiği yerlerden kira bedeli veya elde edilen gelirlerden pay alınması gerektiği de raporda yer aldı. Ayrıca raporda, üniversite tarafından 2019 yılı içinde gerçekleştirilen mal ve hizmet alımlarında Kamu İhale Kurulu'nun uygun görüşü alınmadan, kanunun 21/f- 22/d maddelerine göre yapılabilecek alımlar için öngörülen yüzde 10 sınırının aşıldığı, Kamu İhale Kurulu’nun uygun görüşünün ise sınır aşımı gerçekleştikten sonra alındığı tespit edildi.
FETÖ İDDİALARI
Öte yandan üniversitede FETÖ iddiaları daha önce Sözcü gazetesi tarafından gündeme getirilmişti. Mersin Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Genel Sosyoloji ve Metodoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Durmuş Ali Arslan'ın 2012 yılında kaleme aldığı "Yöntem ve Sosyoloji Yazıları" isimli kitabının 56, 91, 92, 99 ve 116. sayfalarında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in sözlerine yer verdiği anlaşılmış ve Arslan hakkında, kitapta geçen yazılar nedeniyle 2019 yılında soruşturma başlatılmıştı. Soruşturma sonrası Mersin Üniversitesi Rektörü Ahmet Çamsarı, Prof. Dr. Durmuş Ali Arslan'ı tüm görevlerden azletti. Ancak Arslan'ın, Mersin Üniversitesi'nin akademik personel sisteminde Rektör Danışmanı olarak görevine devam ettiği görünüyor. Soruşturmanın sonucu ise hâlâ bilinmiyor.
MANTIK DIŞI AKADEMİK ATAMALAR
Liyakatın en üst seviyede işletilmesi gereken üniversitelerde bazı atamaların mantığa aykırı olduğu akademik çevrelerce tartışılıyor. Mersin Üniversitesi hakkında geçmişte kamuoyuna yansıyan ve güncelliğini hâlâ koruyan bazı olaylar da şöyle sıralanıyor:
- 2015 yılında Kadın Doğum Uzmanı Prof. Dr. Faik Gürkan Yazıcı, Denizcilik Fakültesi dekanlığına atandı, daha sonra da Denizcilik Fakültesi’ne Harita
Mühendisi Prof. Dr. Murat Yakar atandı.
- 2016 yılında Doktor Öğretim Üyesi Yücel Uysal, Aile Hekimliği Anabilim Dalı’ndan, Yabancı Diller Yüksekokulu’na müdür olarak atandı. Şu anda aynı görevi
yürüten öğretim görevlisi Abdullah Akmaz da İşletme mezunu.
- 2018 yılında Prof. Dr. Taşkıner Ketenci, Fen-Edebiyat Fakültesi Sistematik Felsefe ve Mantık Anabilim Dalı’ndan, Devlet Konservatuarı Müdürü olarak
atandı.
- 2015 yılında Maliye Mezunu öğretim görevlisi Saruhan Özerk İlbey, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu Dış Ticaret’ten Denizcilik Meslek Yüksek Okulu’na
müdür olarak atandı.
- Ziraat Fakültesi mezunu Doç. Dr. Bahadır Sayıncı, 2018-2020 yıllarında Makine Mühendisliği Bölümü’nde bölüm başkanı olarak görev yaptı.
- 2019 yılında Metalurji ve Malzeme Mühendisliği Bölümü’ne, Kimya mezunu Doç. Dr. Mehmet Çabuk atandı. Çabuk'un, Rektörlük’çe 2019 yılında kişiye özel
ilanla üniversite bünyesine girdiği iddia edilmiş, MMO tarafından da bu durum protesto edilmişti.
- Ziraat Fakültesi mezunu Bünyamin Demir, daha önce ataması mahkeme kararıyla iptal edildiği halde (üniversitenin atanma kriterleri değiştirilerek), Makine
Mühendisliği’ne doçent olarak atanmış. İddiaya göre, Demir’in atanması için çıkan her iki ilana Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği mezunu bir kişi başvurmasına rağmen, her defasında Ziraat Fakültesi mezunu Demir atanmış. Bünyamin Demir, Makine Mühendisliği Mekanik Anabilim Dalı Başkanlığı ve Bölüm Başkan Yardımcılığı görevini sürdürüyor.