Schneider Enerji'de grev başladı
Birleşik Metal İş'in örgütlü olduğu iş yerinde grev coşkuyla başladı. Sendika Başkanı Serdaroğlu, 'Bundan sonraki mücadelelere örnek olacak bir sonucu hep birlikte yaratacağız.' dedi
Birleşik Metal İş Sendikası'nın örgütlü olduğu Kocaeli'de bulunan Schneider Enerji'de devam eden toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamadı. İşçiler, sabahın erken saatlerinde "Bu iş yerinde grev var" pankartı astı.
Birleşik Metal İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, "Greviniz hayırlı olsun. Bu mücadele işçilerin kazanımıyla sona erecektir. Bundan sonraki mücadelelere örnek olacak bir sonucu hep birlikte yaratacağız." dedi.
Fabrika önünde işçilere konuşan Serdaroğlu, şöyle konuştu:
"İşçinin kabul etmediği hiçbir sözleşmeyi sendika zorla gidip imzalayamaz. Sizin onay vermeniz gerekiyor. 'Kötü bir rakam olmayabilir, ama benim kayıplarımı karşılamıyor' deniliyorsa olmaz. Biz Bekaert'te grev yasaklanıyor diye korksaydık, bugün o zamları alamazdık. Sizde de bugün yeterli görmediğinizi söylüyorsanız, bütün zorluklara rağmen 'sonuna kadar her türlü zorluğu göğüsleyeceğiz' diyorsanız ben de grevimizi başlatıyorum. Hayırlı uğurlu olsun."
4 İŞLETMEDE ANLAŞMAYA VARILDI
Aydınlık'a konuşan Serdaroğlu, greve yürüyen süreci şöyle anlattı:
"Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS)'nın ara dönemde sözleşmesini yürttüğümüz 5 fabrikada 2 bin arkadaşımız vardı. Bugüne kadar bir anlaşma sağlanamamıştı. Ancak hızlı gelişmeler oldu. Görüşmeler sonucunda yeni düzenlemeleri 4 işletmemiz kabul etti. Manisa'da Schneider Elektrik; Balıkesir'de Arıtaş; Hitachi ve Gebze'de de Grid Solutıons Enerji işletmelerinde ilk 6 ay için yüzde 91, diğer 6 aylarda enflasyon artı refah payı, sosyal haklarda da yüzde 100 iyileştirme aldık. Bugün Schneider Enerji'deki işçi arkadaşlarımız ise teklifi kabul etmedi. İşverenden bir adım daha istediler ve greve başladık."
'ÇATIŞMA DERİNLEŞİYOR'
Serdaroğlu, enflasyon karşısında işçilerin kayıplarını telafi etmek için çalıştıklarını söyledi ve ekledi:
"Gelecekle ilgili kaygılar ve kuşkular sözleşmelerde de daha fazla talebin ortaya çıkmasına neden oluyor. Biz de bu noktada arkadaşlarımızın talebini işverenlere iletip onların karşılanması mücadelesini sürdürüyoruz. Türkiye'de enflasyon rakamları gerçekçi olmadığı için toplu iş sözleşmelerinde zorluk yaşıyoruz. İşverenler Türkiye İstatistik Kurumu'nun rakamlarını bizse yaşadığımız sıkıntıları biliyor, kayıplarımız üzerinden telafi istiyoruz ve çatışma derinleşiyor."
SENDİKAL ÖRGÜTLENME DÜŞÜK TOPLU SÖZLEŞME ORANI DAHA DÜŞÜK
Sendikal örgütlenme istatistiklerini değerlendiren Serdaroğlu, şöyle konuştu:
"Türkiye'de sendikalaşma oranı çok düşük. Toplu sözleşme yapma oranı daha da düşük. Özel sektörede neredeyse 5-6 seviyelerinde. Bu da sendikaların örgütlenerek daha iyi sözleşmeler yapmasının önünü açıyor. Asgari ücret 8 bin 500 lira. Ama açlık sınırı da neredeyse buna yetişmiş durumda. Biz fabrikalarda en düşük olarak bunu 2 katına çıkarmaya çalışıyoruz. Hiç değilse insanlar biraz nefes alabilsin diye. Örgütlülüğün, toplu sözleşme hakkının karşılığında da işçi arkadaşlarımız asgari ücretin üstünde bir rakamla çalışma fırsatına ulaşıyor. Birleşik Metal de yaptığı sözleşmelerle arkadaşlarımızın hakkını almaya çalışıyor."
ERTELEME UYARISI
Sendika önceki gün olası bir grev erteleme kararına karşı uyardı. Açıklamada, "Bizler, yoksullaşmanın bu kadar arttığı ve ücretlerin gelirden aldığı payın hızla azaldığı bu gidişe dur demek için üretimden gelen gücümüzü kullanacağız. Bu durumda anlaşmazlığın çözümü için grev uygulaması kaçınılmaz olmuştur. Üyelerimizin ücretlerinde meydana gelen reel kayıplar, üretim ve verimlilik çıktılarıyla karşılaştırılamayacak ölçüdedir. Üyelerimizin talepleri haklı ve karşılanabilir düzeydedir. Hükümeti grev erteleme kararına başvurmaması konusunda yine uyarıyoruz. Anayasa mahkemesi tarafından geçmişte defalarca mahkum edilmiş erteleme kararları sendikamızın bu hakkı kullanmasına engel olmayacaktır." denildi.
HAK-İŞ KAMU İŞÇİLERİ İÇİN GÖRÜŞMELERE BAŞLADI
Hak-İş Genel Başkanı Mahmut Arslan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin ile Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü görüşmeleri kapsamında Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığında bir araya geldi.
Kamuda çalışan tüm işçiler adına bir kamu çerçeve protokolü yapılması konusunda Bakan Bilgin ile bir mutabakat içinde olduklarını belirten Arslan, "Bu son derece önemli ve yeni bir durum. Dolayısıyla kamu işverenler sendikasına üye olmasalar bile, tüm kamu kurumlarında çalışan işçiler adına, bir kamu çerçeve protokolü hedefimiz var." dedi.
TALEPLER
Arslan, Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolünün taraflarca müzakerelerinin tamamlanıp en kısa zamanda imzalanmasını beklediklerini belirterek, geçen dönem kamu çerçeve protokolünde yer alan ve üç temel konuda hatırlatma yaptıklarını ifade etti. Arslan, ilk olarak, kamuda çalışan geçici mevsimlik işçilerin kadrolarının verilmesine ilişkin talebimizi dile getirdiğini vurgulayarak, "EYT’den sonra ilk iş olarak geçici mevsimlik işçilerin kadro sorununun çözüleceği konusunda bir mutabakatımız var. Bugün onu bir kez daha teyit ettik." dedi.
696'LILAR MASADA
Arslan, ikinci olarak 696 sayılı KHK ile kadro alan kamudaki çalışanların özlük haklarının iyileştirilmesi konusundaki mutabakatı hatırlatarak, bu konuyu da Sayın Bakanla tekrar gözden geçirdiklerini söyledi. Arslan, şöyle konuştu:
"Kadro alan kamu çalışanlarımızla, yerel yönetimlerde çalışan kamu işçilerine 6772 sayılı kanuna göre verilmesi gereken ilave tediyenin verilmesi, zorunlu emekliliğin ortadan kaldırılması, EYT içerisinde zorunlu emekliliğin kaldırılması konusunda mutabakatımız var ve Sayın Bakanımız o konuda da yine bizim talebimizi kabul ederek, o şekilde düzenleme yapıldı. Yine özlük haklarının iyileştirilmesi, tayin ve becayiş haklarının tanınması ve benzeri sorunların giderilmesi konusunda sayın bakanımızla imzaladığımız çerçeve protokolündeki hükümlerin aynen geçerli olduğunu ve bunların bu dönem için hayata geçirilmesi hususunda da bir mutabakatımız var."
Arslan, 696 ile kadro alamayan, taşeron şirketlerde çalışan işçilerin başta KİT’ler olmak üzere, kadrolarının verilmesi konusundaki mutabakatı da anımsatarak, "Bizim rakamlarımıza göre 100 binin üzerindeki taşeron şirketlerde çalışan arkadaşlarımızın kadroya geçirilmesi konusundaki talebimizi sayın Bakanımızla yeniden teyitleştik." dedi.
