Uzman doktor uyardı: Bu hastalık sessiz katil! Hiç belirti göstermeden organ hasarlarına yol açıyor...
Hipertansiyonun Türkiye’de nüfusun yaklaşık yarısında görüldüğünü ifade eden İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatih Sönmez, 'Hastalık bazen hiç semptom vermeden organ hasarlarına yol açması nedeniyle sessiz katil olarak nitelendirilir' dedi.
'Sessiz katil' denilen hipertanyonun bazı belirtileri var. VM Medical Park Kocaeli Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Fatih Sönmez, hipertansiyon hakkında bilinmesi gereknleri anlattı.
Hipertansiyonun tanımını yapan Uzm. Dr. Sönmez, "Hipertansiyon (HT), kan basıncının normal değerlerinden daha yüksek olmasıdır. Kan basıncı, kanın arterlerdeki duvarlara yaptığı basınçtır. Kan basıncı, sistolik basınç (kanın kalp atarken arterlere pompalandığı maksimum basınç) ve diyastolik basınç (kalp dinlenirken arterlerdeki minimum basınç) olmak üzere iki değerden oluşur. Halk arasında büyük ve küçük tansiyon olarak bilinir" dedi.
BAŞ AĞRISINA DİKKAT
Türkiye’de 30 yaş üstü bireylerde yaklaşık yüzde 30 oranında görülen hipertansiyonun, 40 yaş üzerinde nüfusun yaklaşık yarısında görüldüğünü dile getiren Sönmez, "Hastalık bazen hiç semptom vermeden organ hasarlarına yol açması nedeniyle sessiz katil olarak nitelendirilir. En sık baş ağrısı (başın arkasına vurur tarzda), baş dönmesi, gözde kızarıklık, burun kanaması, flashing (yüzde kızarıklık), gece sık idrara çıkma şeklinde belirtilerle karşılaşırız" şeklinde konuştu.
HAFTALIK TAKİP EDİLMESİ GEREKİR
Hipertansiyon tanısında doktor kadar hastanın da yapması ve dikkat etmesi gerekenler olduğunu kaydeden Uzm. Dr. Sönmez, "Birçok hastalıkta laboratuvar ve radyolojik olarak tanı konulabilirken hipertansiyon, ev ve ofis ortamında yapılan haftalık tansiyon takiplerinin ortalamasına bakılarak teşhis edilir. Normal kan basıncı 90/60 ile 120/80 aralığında olmalıdır. Anlık stres ve fiziksel aktivite durumunda kan basıncının sempatik aktivite artışı nedeniyle, aynı nabız gibi yükselmesi normaldir. Ancak bu yükseklik kısa sürelidir ve çoğunlukla tedavi gerektirmez" diye konuştu.
'İLAÇ VE YAŞAM TARZI DEĞİŞİMİ'
Artmış kan basıncının 120-139/80-89 aralığında olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Sönmez, "Bu hasta grubu da tıpkı hipertansiyon hastaları gibi yakın takip edilmeli, yaşam tarzı değişikliğine gidilmelidir. Ek risk faktörlerinin olması (diyabet, kalp-damar hastalıkları, böbrek yetmezliği gibi), ilaç tedavisinin başlanmasını gerektirebilir. Hipertansiyonda ise istirahatte bile hastanın kan basıncı 140/90’ın üzerindedir. İlaç tedavisi ve yaşam tarzı değişikliği birlikte planlanmalıdır. Hipertansiyonda yaşam tarzı değişikliği egzersiz, gerekirse kilo verme, stres yönetimi, tuz kısıtlaması, sigara bırakılması, alkol kısıtlaması ve DASH diyetini içerir. Hipertansif kriz ise kan basıncının 180/120 üzerinde olması durumudur. Acil tedavi gerektirir. Hastanın mümkünse acil servise başvurması gerekir" ifadelerini kullandı.
YÜKSEK TANSİYON HASTALARINA YAZ SICAĞI UYARISI
Sağlıklı bireylerin dahi tüm vücut dengesini alt üst edebilecek seviyelere ulaşan yaz sıcakları özellikle tansiyon hastalarını olumsuz etkiliyor. Havadaki nemle birlikte şiddeti artan ve hastalıklara zemin hazırlayan sıcak havalarda, tansiyon hastalarının bir dizi önlem alması gerekiyor. Memorial Antalya Hastanesi Kardiyoloji Bölümü Uzmanları yaz sıcaklarının tansiyon hastaları üzerindeki olumsuz etkileri hakkında bilgi verdi.
Havanın kuru olması, terin buharlaşmasını sağladığından vücut ısısının düşmesine de yardımcı olacaktır. Ancak, havanın nemli olduğu durumlarda vücut ısısını dengeleyemediğinden kan basıncı da olumsuz etkilenecektir.
Özellikle yaşlı yüksek tansiyon hastalarında, sıcak havalar beyin kanaması riskini de artırabilmektedir. Yüksek tansiyon hastaları güneşin dik olarak geldiği saatlerde güneş altında uzun süre kalmamalı, özellikle baş bölgelerini korumaya özen göstermelidir. Bu sırada artan su ihtiyacının giderilmesine özen gösterilmeli, şiddetli baş ağrısı hissedilmesi durumunda alarma geçilmelidir.
Hastaların ilaçlarını düzenli olarak kullanmaları ve doktor kontrollerini ihmal etmemeleri büyük önem taşır. Sıcakla beraber artan vücut ısısı özellikle nöropatinin (sinir hasarı) eşlik ettiği diyabetik hastalarda, idrar söktürücülü “antihipertansif” (tansiyon düşürücü) ilaç alanlarda ve yeterince sıvı tüketmeyen hastalarda abartılı bir tansiyon düşüşü yaşanmasına neden olur. Tansiyondaki bu iniş çıkışlar da kalp hastalıklarına bağlı ölüm riskini de beraberinde getirmektedir. Beklenmedik şikâyetlerle karşılaşıldığında uzman hekim gözetiminde gerekli ölçümleri yaptırmak konusunda hassasiyet gösterilmelidir.
YÜKSEK TANSİYON (HİPERTANSİYON) HAKKINDA SIK SORULAN SORULAR
Tansiyon belirtileri nelerdir?
Hipertansiyon, kan damarlarındaki basıncın çok yüksek olmasıdır. Tansiyon baş ağrısına, bulanık görmeye ve göğüs ağrısı gibi belirtilere neden olur. Tansiyonu olan kişilerde görülen belirtiler şunlardır:
◼️ Baş dönmesi
◼️ Mide bulantısı
◼️ Baş ağrısı
◼️Göğüs ağrısı
◼️ Bulanık görme
◼️ Kulak çınlaması
◼️ Burun kanaması
◼️ Kalp ritim bozukluğu
Tansiyon nasıl ölçülür?
Tansiyon ölçümü için ilk olarak kişi ölçümden önce 5 dakika dinlenmelidir. İstirahatın ardından kol bir yere dayandırılmalı ve kalp hizasında olmalıdır. Elektronik tansiyon aleti kullanılıyorsa alet manşonu otomatik olarak şişirir ve sonucu verir. Bununla birlikte tansiyon ölçümü sırasında kişi hareket etmemeli ve konuşmamalıdır.
Tansiyon 14 10, 15 10, 16 10 ve 17 10 olursa ne olur?
Tansiyonun 14’e 10 ve daha yüksek olması durumu hipertansiyon olarak kabul edilir. Bu yükseklik evde uygulanacak doğal yöntemlerle tedavi edilebilir ancak tedavi edilmediği takdirde yüksek tansiyon kalp hastalıkları, beyin hasarı ve felç gibi tehlikeli durumlara sebebiyet verebilir.
Hipertansiyon tedavisi ne kadar sürer? İlaçlar bağımlılık yapar mı?
Yüksek tansiyon tedavisi yaşam boyu sürer. Organlarda bir hasar oluşmadıysa ve kan basıncı yüksekliği hafifse, hastalık ilaçsız tedavi yöntemleri kontrol altına alınmaya çalışılır. Aksi durumda ise ilaç tedavisi uygulanır. Hipertansiyon ilaçları bağımlılık yapmaz.
Yüksek tansiyon ilaçları yalnızca tansiyonun kontrol altına alınmasını değil, diğer organların da korunmasını sağlar. Öte yandan hastanın tam kontrolü sağlandıktan ve tansiyonu düzenlendikten sonra ilaçların bırakılabileceği de unutulmamalıdır.
Tansiyon değerleri kaç olmalıdır?
Normal tansiyon aralığı olarak 12-8 ml. kabul edilir. 13-14 ml. ve üzeri değerler ise hipertansiyon sınıfına girer. Hangi yaşta olursa olsun 120/80mm Hg ölçüm değerlerinin üstüne çıkılması durumunda çocuklarda da tansiyon yüksekliğinden bahsedilebilir.
Yüksek tansiyona ne sebep olur?
Aşırı tuz tüketimi: Yüksek tansiyona yol açan nedenlerden biridir. Hareketsiz yaşam biçimi: Hareketsizlik yüksek tansiyon görülme olasılığını artırır. Sigara-alkol tüketimi: Yüksek tansiyon görülme sıklığı artar. Stres: Yüksek tansiyonun ortaya çıkmasını kolaylaştırabilir.
Yüksek tansiyon kalp yetmezliğine yol açabilir mi?
Basit bir sorun gibi görülen yüksek tansiyon, ani ölümleri getiren kalp yetmezliğine yol açabiliyor. Kalp yetmezliğine yakalanmamak içinse yıllık tansiyon kontrollerinin yanında kardiyolojik takip önem taşıyor. Kişilerin 20 yaşından itibaren düzenli olarak yüksek tansiyon kontrolü yaptırması gerekmektedir. Ayrıca yüksek tansiyondan korunmak çok önemlidir. Kilo kontrolü, alkol kullanılmaması, tuz kısıtlaması, potasyum alımının artırılması, doğru beslenme yüksek tansiyonu önleyici olabilmektedir. Bunun yanında damar tıkanmasını önlemek de kalp yetmezliğinden koruyabilmektedir.
Heyecan ve endişe duymak tansiyonu yükseltir mi?
Tansiyon, toplumda en yaygın hafif ve ara ara olan yükselmeler şeklinde görülür. Günümüz hayat şartlarında stres, gerilim, heyecan, endişe ve işin yetişmesi gibi durumlar kronik olarak tansiyona zemin hazırlar. Tansiyon hastası olmayan ama hayat şartları nedeniyle tansiyonu normalin üzerinde giden kişilerde kalp damar sisteminde yıpranma olabilir. Tansiyonu düzenlemenin en etkili yolu egzersizler ve açık havada yapılan yürüyüşlerdir.
Yüksek tansiyon (Hipertansiyon) diyeti nasıldır?
Hipertansiyonu olan kişiler yaşam tarzında bazı değişiklikler yapmalıdır. Hipertansiyon diyeti altında tuz kısıtlaması yapılması önemlidir. Kilo aldıran, yağlı, karbonhidrattan zengin besinlerin tüketilmemesi gerekir. Kafein içeren içecekler ölçülü içilmelidir. Sigara bırakılmalıdır. Kilo vermek, egzersiz ve kardiyoloji doktoru ile diyetisyenin vereceği diyet ile kan basıncında düşüş sağlanabilir.
Stres tansiyonu çıkarır mı?
Yoğun stres altında yaşamak tansiyonun ortaya çıkmasını kolaylaştırabilir.