05 Kasım 2024 Salı
İstanbul 11°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Sıcak paranın analisti Brooks: Sadece Türk lirası düşmüyor

Sıcak paranın analisti Brooks: Sadece Türk lirası düşmüyor
A+ A-
EKONOMİ SERVİSİ

Türk lirası Naci Ağbal'ın Merkez Bankası Başkanlığı görevinden alınmasından bu yana geçen süreçte dolar karşısında yüzde 48 oranında değer kaybetti. Dolar/TL kuru dün 13.45'in üzerine kadar çıktı. Ancak gün içerisinde sakinleşen piyasa sayesinde kur 11.80 sınırına kadar çekildi. Buna göre kur cephesindeki panik hali şimdilik geçmiş oldu. Merkez Bankası eski başekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara, Twitter'dan yaptığı yorumda, “Eskiden risk arttığında SWAP faizleri artar ve yerlinin aldığı dövizi yabancı satarak sistemi dengelerdi. Şimdi bu piyasa kuruduğu için bütün yük cari denge düzeltmesi üzerine biniyor. Bu süreci yumuşatacak olan döviz satışları da devrede olmayınca sert bir hareket yaşanıyor. Döviz piyasasında satıcının olmadığı bir ortamda TCMB'nin devreye girerek bir miktar döviz likiditesi sağlaması kurdaki sert hareketi sınırlar. Ancak faizin seviyesi yanlış yerde olduğu sürece bu tür önlemlerin etkisi de geçici kalacaktır.” ifadelerini kullandı.

SALI GÜNÜ NE OLDUĞU ARAŞTIRILMALI

Piyasada işlem gören Hazine tahvillerinin faizinin yükselmesinden anladığımız üzere tahvil cephesinde satışlar görüldü. Kamu bankalarının döviz satışı yaptığı haberi kulislere yansıdı. Yine vatandaşların da “yükselir” beklentisi ile döviz talep etmesi yüzünden TL'de ciddi bir düşüş gözlendi. Hazine ve Maliye Bakanlığı başta olmak üzere SPK, BDDK, Merkez Bankası'nın salı günü Türk piyasalarında yaşanan panik atağın gelişme sürecini araştırması beklenebilir. Çünkü sermaye akımlarını yakından takip eden Uluslararası Finans Enstitüsü'nün (IIF) Başekonomisti Robin Brooks, aynı gün Twitter'dan paylaştığı bir dizi tablo ve mesajda özetle şunları söyledi: “Türk lirası manşetlere çıksa da gerçek şu ki her yerde gelişen ülke para birimlerinde düşüş var. Brezilya reali Türk lirasının çok gerisinde değil. Mısır para birimi ise kuru sabitlediği için yükseliyor. Dolar kuru salı gün içerisinde yüzde 18.17 ile 10 Ağustos 2018'deki kur şokunda görülen yüzde 24'e yakın artıştan sonraki en sert günlük hareketini kaydetti. CDS'ler Kasım 2020'deki seviyelere kadar çıktı.”

Sıcak paranın analisti Brooks: Sadece Türk lirası düşmüyor - Resim: 1

Birleşik Arap Emirlikleri Abu Dabi Veliaht Prensi Şeyh Muhammed bin Zayed El Nahyan'ın, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından dün kabul edilmesinin ardından iki ülke arasında SWAP anlaşması yapılabileceği öne sürüldü. Prensi karşılamaya Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu'nun da katılması bu spekülasyonları artırdı. Öte yandan görüşmelerin ardından bir dizi ekonomik anlaşma yapılacağı kaynaklarca ajanslara aktarıldı.

TEHLİKELİ BİR OYUN HALİNE GELDİ

“Ağbal'ın mart ayında ayrılmasının ardından Türkiye'den sermaye çıkışı mütevazı seviyede kaldı ancak piyasalar bu olayın önemini ancak şimdi anlayabiliyor. Türkiye'deki bu ölçekteki devalüasyon kendine özgü kalamaz. Geri kalan gelişen piyasa ekonomilerine de taşınır, 2018'de yol açtığı gibi. Şu an da görülen sonsız bir devalüasyon değil, bir toparlanma. TL'nin faiz savunması olmadığı doğrudur. TL şu anda gerçeğe uygun değerimize göre yüzde 30 aşağıda. Bu aşınma Ağustos 2018'deki ani duruş ile paralellik gösteriyor. O zamanki gerçeğe uygun değerle kur arasındaki fark yüzde 31'di. Lira, 2018'den sonra önemli ölçüde toparlandı ve bu şablon şimdi de geçerli. Neticede Türkiye cari açık veren bir ülke ve piyasalara teslim olmak zorunda... Türk lirasındaki durum tehlikeli bir oyun haline geldi. Hükümet ne zaman lirayı umursamadığı sinyalini verse piyasalar daha da zayıflatıyor. Bur durmalı sinyal Türkiye'den gelmeli.

KAPASİTE KULLANIMI ARTTI

Türkiye ile ilgili iyimser yaklaşımıyla bilinen duayen yatırımcı Mark Mobius ise, Türk lirasında yaşanan son değer kaybıyla ilgili olarak, "Kur kriziyle karşı karşıya kalan tek ülke Türkiye olmayabilir" yorumunu yaptı. CNBC yayınına katılan Mobius, daha yüksek ABD getirilerinin dolar borcu olan diğer ülkelere de darbe vuracağını söyledi. Öte yandan yılbaşından bu yana avronun da dolara karşı değer kaybettiği gözlerden kaçmıyor. Sene başında 1.23 düzeyinde olan parite şu günlerde 1.12'lere kadar çekildi. Öte yandan mevsim etkilerinden arındırılmış güven endeksi, kasım ayında hizmet sektöründe yüzde 0.7 azalırken, perakende ticaret sektöründe yüzde 0.6 ve inşaat sektöründe yüzde 1 yükseldi. Kasım ayına ilişkin reel sektör güven endeksi ise aylık bazda 1.2 puan azalarak 108.4'e geriledi. Düşüşe karşın endeks 100'ün üzerinde kalarak üretimde işlerin hareketli olduğunu gösterdi. İmalat sanayi genelinde kapasite kullanım oranı (KKO), bir önceki aya göre 0.1 puan artarak yüzde 78.1 oldu. Ancak salı günü yaşanan kur şokuyla birlikte piyasada fiyatlamala yapılamadığından imalatın ve ticaretin durma noktasına geldiği de haberlere yansıyor.

TL Dolar naci ağbal Prof. Dr. Hakan Kara Robin Brooks IIF