Sistemin büyük çöküşü
ZERRİN ÖZTÜRK
İster sağdan ister soldan, gayri milli olunca vatanın yok, milletin yok, devletin yok demektir. Bir ülkenin ekonomisi milli değilse, en üstte mafya ilişkileri yerini alır. Bunun da sosyal hayatta yansıması yozlaşmış, çürümüş, insanlık dışı durumlarla ortaya çıkar, sapkınlıklar alır başını gider.
Sırtını emperyalizme dayayan tarikatlar, neoliberal küreselci merkezler özünde, milli devlet, milli kültür karşıtı düşman roller üstlenirler. Bugüne dek böyle süregeldi. Onların milli değerlerle herhangi bir yakınlıkları yoktur. Kendi şahsi çıkarlarını dış düşmanın çıkarlarıyla birleştirenlerden insani erdemler, milli ahlâk, milli toplum değerlerini beklemek boşunadır.
Gayri milli olanlarda aile, çarpık ilişkilerle insanlığın erdem miraslarından sapmakta ve insanlık yolundan çıkmaktadır. Toplumu yıkıma götürecek olan da bu bozulmadır. Oysa ana, baba, eş, evlat, kısacası aile yaşamsal değerdedir. Emperyalistler bunu çok iyi bildiklerinden aileyi hedefe koydular. Gelsin uyuşturucu, gelsin LGBT, gelsin kişisel isyan, bunalım, gelsin intiharlar.
O nedenle en büyük gericilik olan Emperyalizmin bir dizinde insan vicdanını hiçe sayan, 6 yaşında kız çocuğunu evlendirecek kadar insanlıktan sapmış karanlık Ortaçağ tarikatları, öbür dizinde 3-4 yaşındaki çocukların cinsiyetiyle oynayıp, onları sapkınlar sürüsüyle küresel seks ahırına kapatan neoliberal LGBT unsurları oturuyor ve besleniyor. Dizinin dibinde ise insan-millet düşmanı, ihanet yandaşı HDPKK’lılar, pervasızca sahipleniliyor, kollanıyor.
Bütün saldırılar esasen, insanın bugün biricik dayanağı ‘Aile’ye yapılmaktadır. Emperyalist sistemin çöküşü, tam da bu noktada ortaya çıkıyor. ABD Emperyalizminin sürüklendiği insanlık dışı durum, hiç tereddüt etmeden Türk milletini hedefe koyduğu anda, bir bütün olarak karşısında yine Türk milletini buluyor. Çünkü büyük milletin aile ilişkileri, yurttaş saygısı, toplum sevgisi, devletine güveni onun bağışıklık sistemidir. ABD ve diğer emperyalist devletler bu bağışıklık sistemini parçalamak istemektedir.
Hem baskının en ağır koşulları, hem özgürlük adı altındaki yoz başıboşluk ve savrukluk, en çok da kadınların ve çocukların başına çöreklenmiştir. Her ikisi de gericilik olmasına rağmen emperyalizmin ağındaki ökse kuşları, gericiliği sadece dinsel bağnazlığa sıkıştırırlar. Oysa tam anlamıyla bütün gericilikler, emperyalizmden beslenir.
Günümüzde emperyalizm çökerken saldırganlığını da artırıyor. Ülkemizde ve dünyada her yönden bir anda ülkede kaosu körükleyecek sokağa çıkma çağrılarıyla birlikte devlete yönelik tertipler sıralanıyor. Sosyal medyadan aktarılıyor, görsel ve yazılı medya organlarında kitlelere servis ediliyor. Böylece Amerikancı medyanın kadınlar ve çocuklar üzerinden yürüttüğü toplumu çökertmeye yönelik saldırılarının ardı arkası kesilmiyor.
Bütün yozlaşmışlıkları ve gerilikleri yenecek olan, yükselen, birleşen ortak milli iradedir. Saraçhane’de başlayan Büyük Aile Buluşmaları sonucu illerde oluşturulan Büyük Aile Platformları, emperyalizmin çöküşünü ülkemizde hızlandıracak eşsiz milli duruşların başını çekmeye adaydır ve bu yüzden de hedeftedir.
Platformu oluşturan bileşenler tarikatsız, cemaatsiz, örtülü, örtüsüz, sağcı, solcu olduğuna bakılmaksızın, milli bağımsızlığın simgesi ay yıldızlı bayrak altında toplanmış büyük milletin ta kendisidir çünkü.
Aile Buluşmaları çıkmazdan kurtuluştur. Bu güç dibe vuran emperyalist feodal ve neoliberal gericilikleri ezip geçecektir. Büyük Milletimiz çıkış yolunu bulmuştur, çemberleri kırarak sistemin dışına çıkıyor. Hiç kuşkusuz emperyalist sistemin büyük çöküşü, milli devletlerin büyük yükselişiyle gerçekleşmektedir.