22 Kasım 2024 Cuma
İstanbul 18°
  • İçel
  • Şırnak
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Şanlıurfa
  • Çorum
  • İstanbul
  • İzmir
  • Ağrı
  • Adıyaman
  • Adana
  • Afyon
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Düzce
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gümüşhane
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • Kırşehir
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kütahya
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kilis
  • Kmaraş
  • Kocaeli
  • Konya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Muş
  • Muğla
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak

Sokak sokak gezdiler ev bulamadılar: Enkazdan çıkan aileye fahiş kira

Büyüdükleri mahalle, yaşadıkları sokakları bırakıp güvenli bir konut arayan depremzede vatandaşlarımız çeşitli illere göç etmeye başladı. Ancak enkazdan çıkan vatandaş bir de fahiş kira şoku yaşadı. Filiz anne ve ailesi bunu yaşayanlardan biri; sadece başını sokacak bir ev, evlatlarına da iş arıyor

Sokak sokak gezdiler ev bulamadılar: Enkazdan çıkan depremzede aileye fahiş kira şoku
A+ A-
MELİKE GÜLER KADAN

Bilim insanlarının bin yılın depremi olarak nitelediği, Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremin ardından bölgedeki vatandaşlar çevre illere barınacak bir ev bulmak için gitmeye başladı. Bunun etkisiyle ilanlardaki evlerin kiralarında artış olduğu dikkat çekti. Aydınlık'a konuşan emlak temsilcileri, uzun zamandır artış eğiliminde olan kiraların bir nebze daha arttığını söylese de talebe cevap verecek konut sayısının olmadığına işaret etti; çözüm "kamu müdahalesi" dedi.

Biz, bu haberi hazırlarken Turmaz ailesiyle tanıştık. Filiz Turmaz ve 5 çocuğu, ilk depremde Adıyaman'daki evlerinden çıkmayı başardı. Binalarında ağır hasar var. İlk gece evlerinden çıkarabildikleri küçük bir battaniyeyle keskin soğuk ve yağmurun altında kaldılar. Sonra oğlunun bir arkadaşıyla bulup getirdiği külüstür bir araba buldular, ona sığındılar. 3'üncü gün, akrabaları bir şekilde onlara ulaştı ve Mersin'in Tarsus ilçesindeki evlerini açtı. Filiz anne, 2 yıl önce eşini kaybetti. En büyük oğlu 28 yaşında, en küçük evladı 13.

Filiz anne, Mersin'de günlerdir ev arıyor, çocukları da iş. Konuşurken acısını tarif edemedi, bir de "Eşimin organ yetmezliği vardı, en büyük oğlum ona ciğerini verdi. Şu anda çalışamıyor. Ama kızım inşaat mühendisi, en azından onun işi olsa." dedi. Diğer oğlu Sedat, hala Adıyaman'da. Kaybettiklerinin cenazesini almak, ihtiyaç sahiplerine yardım etmek için çalışmaya devam ediyor. Sedat ile konuştuk, "Biz daha acımızı yaşayamadan duygularımızı kaybetmeye başladık." dedi.

'SOKAK SOKAK GEZDİM FİYATLAR FAHİŞ'

Muhammed Suseven, halası ve ailesini Tarsus'a getirdi, ev aramaya koyuldu. Gözlemlerini şöyle anlattı:

"Ben yaklaşık 4 gündür ev arıyorum. Emlakçıların hepsi ev kalmadı diyor. Sokak sokak, mahalle mahalle gezdim. Bulduğum evlerde de, normalde o muhitte ev kiraları ortalama 3 bin lirayken güncel ilanlar 6 bin 500 liraya kadar çıkmış. Arkadaşım o gün ilana konulan bir ev attı, adam bana ertesi gün dönebildi yoğunluktan. Ev de tutulmuş zaten. Konulan ev anında kiralanıyor, ev de yok. Bir eve gittim, oturulacak gibi değil, içler acısı. Fahiş fiyatlar çekildi. Ev bulamadık, bu işler ne olacak, nasıl bitecek onu da bilmiyoruz."

Kiralık ev bulmak için büyük bir siteye bakarken site güvenliğiyle diyaloğunu aktaran Suseven, şöyle konuştu:

"Güvenlik görevlisinin bana aktardığı şu: Daha depremin ikinci günü emlakçılar geliyor, boş evlerini ev sahiplerinden kiralıyor ve üzerine belli bir miktar artış yaparak başkalarına kiralamaya çalışıyor. Yani, boş evleri bulup, ev sahibiyle 3 bin liraya anlaşıyor, üzerine bin lira koyup başkasına kiralamaya çalışıyorlar."

DEPREMZEDEYE EV VERMEYE ÇEKİNEN VAR!

İstanbul da depremin etkisiyle göç almaya başlayan şehirlerden oldu. Halihazırda yüksek kiraların gündem olduğu İstanbul'da depremin etkilerinin nasıl olduğunu emlakçılarla konuştuk. Emlakçı Ali Duman, deprem sonrasında kiralarda bir artış yaşandığını gözlemlediklerini ifade etti. Duman, talep karşısında kiralık ev sayısının yetersiz olduğunu vurguladı:

"Bu arz talep meselesi maalesef. Son üç dört yıldır gayrimenkule olan yoğun talebin yanı sıra yapılaşmanın da pandemide durması zaten hem kiralarda hem satılık evlerde aşırı bir fiyat artışı yarattı. Şimdi deprem nedeniyle talep arttı. Burada iki nokta var. Birincisi talep artınca fiyat artıyor. Burada emlakçıların da belli bir payı olsa da biz de ev sahibinin talebine uymak zorundayız. Deprem öncesinde ederi 7 olan yer için 10 bin lira istiyor. Diğer bir nokta da deprem bölgesinden gelen vatandaşa ev sahibi çekinceli davranıyor. Kendince her şeyini kaybetmiş biri kirayı nasıl ödeyecek diye düşünüyor. Garanti arıyor.

'KONUTU CAZİBEDEN KURTARALIM İHTİYACA BAKALIM'

"Benim temelden önerim şu: Devlet bir karar alacak, altı ay müsaade diyecek. Ayrıca, 3'üncü evden sonrası için vergilerin caydırıcı şekilde artırılması gerekiyor. Hadi diyelim, bir ev ihtiyaç; ikincisini kiraya verdin; üçüncü de yazlık. Ama 4, 5, 6 diye gidiyorsa, orada devlet buna ağır vergi koyacak. Başka türlü olmaz. Parası olan gidiyor, ev alıyor. 1 milyona aldığı ev 6 ay sonra 1,5-2 milyon. Bunu önlemenin yolu konutu yatırım aracı olmaktan çıkarmak. Bunun için doğal talebin durdurulması lazım. Ev almak, cazibe olmayacak. Adam parasını bankada tutmuyor, getiriyor gayrimenkule. Geçen sene yüz liraya alınan konut ya da arsa bugün iki yüz lira. Ya bu olacak iş mi? Durduğu yerde ne oldu? Altın mı kaplandı? Altın mı çıktı içinden? Hayır. Bunun bir tek çözümü var. İkinci çözüm yok. Yüz eve mi ihtiyaç var, 90 yapacağız ki talep dursun. Ama şu anda tam tersi var. Talep yüksek, ihtiyaca cevap veremiyoruz. Bunu ancak devlet kontrolüyle durdurulur. Eminim herkes televizyonları izlerken ağladı, ama bu iş vatandaşın vicdanına bırakılamaz. Böyle bir zamanda devlet masaya yumruğunu koyacak, gerekirse ben senin malına da el koyarım diyecek, çünkü devlet el koyar. Olağanüstü bir durum var. Bana diyecek ki üç evin var. Ver bakalım birini kardeşim. Bu olağanüstü durum. Savaş durumu."

'BİRBİRİMİZE DESTEK OLSAK...

Filiz anne de yaşadıklarını şöyle aktardı:

"İyi kötü geçiniyorduk. Ama aniden gelen depremden dolayı çok sarsıldık. Düzenimiz altüst oldu. Onu yaşamak gerekiyor, anlatacak gibi değil. O korku, çocuklarımı kurtarabilecek miyim duygusu, evin yıkılıp yıkılmayacağı... İnsan orada öyle bir baskı altındaki. Bir taraftar yağmur kar, yıkılan evler, bağrışlar. Şu anda bile o anı yaşıyorum. Rabbim kimseye göstermesin. Hamdolsun evlatlarımla oradan sağ çıktık. Üçüncü gün abimler aldı getirdi. Şu an oradayız. Çocuklarımla başımı sokacağım bir ev arıyorum. Mersin'in her yerinde ev bulma sorunu var. Olanlar da kira artışını mı bekliyor nedir, kiraya vermiyorlar. Barınmanın yanında iş de arıyor çocuklarım. Bir iş olsa, birbirimize destek olsak."

ANKARALI EMLAKÇILAR KOMİSYONDAN VAZGEÇTİ

Depremden etkilenen illerden Ankara'ya da yoğun göç başladı. Ankara'da Gayrimenkul danışmanlığı yapan Birkan Yüce, uzun süredir zaten kiraların yükseldiğinin altını çizdi. Yüce, depremin ardından talebin daha da arttığını söyledi ve ekledi:

"Telefonum geçen hafta belki de 400 kere çaldı. Biz taleplere yetişemedik, diğer emlakçıların da yetişebildiğini sanmıyorum. Burada da depremzede vatandaşlarımıza ev vermekten çekinen ev sahipler maalesef var. Kısa süreli kiralamalar olacağı düşüncesi de bunu etkiliyor. Ama iyi örnekler de var. Örneğin bir danışanımız, 28 bin liraya ilana koyduğumuz evini depremzede vatandaşlar talep ederse ücretsiz konaklayabileceklerini söyledi. Fırsatçılar olduğu kadar, iyiliği paylaşan vatandaşlarımız da var. Biz de Ankara'daki bazı emlak ofisleri olarak depremzede vatandaşlarımıza ev kiralarken komisyon almama kararı aldık.

Deprem Kira