Sosyal mesafeli 1 Mayıs

Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, “İşten çıkarmalarla ilgili olumlu gelişmeler oldu ama yeterli değil. İşverenlerimiz ücretsiz izin hakkını kullanmaya devam ediyorlar. Bir an evvel bundan vazgeçmeleri lazım. Kısa çalışma ödeneğine başvurmalarını talep ediyoruz” dedi.

İstanbul'da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla bazı sendikalar, Kovid-19 tedbirleri kapsamında, farklı saatlerde küçük gruplar halinde, Kazancı Yokuşu'na karanfil bıraktıktan sonra Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sundu.

Birleşik Kamu İşgörenleri Sendikaları Konfederasyonu (Birleşik Kamu-İş), Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Hak-İş), Kamu Çalışanları Hak Sendikaları Konfederasyonu (Hak-Sen), Sivil Memurlar Sendikası (Sime-Sen), DİSK Nakliyat İş Sendikası ve Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş) üyeleri, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla farklı saatlerde küçük gruplar halinde Kazancı Yokuşu'na geldi.

Sendika üyeleri, 1 Mayıs 1977'de Taksim Meydanı'nda yaşanan olaylar sırasında hayatını kaybedenlerin anısına Kazancı Yokuşu'na karanfil bıraktıktan sonra Taksim Cumhuriyet Anıtı'na çelenk sundu. Burada bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.

Onar kişiden oluşan gruplar, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını tedbirleri kapsamında sosyal mesafe kuralına dikkat ederek maske ve eldiven taktı.

77 ŞEHİTLERİ ANILDI

Cumhuriyet Anıtı önünde konuşan Türk-İş Başkanı Ergün Atalay, 43 yıl önce burada 34 insanın öldürüldüğünü, 136 kişinin de yaralandığını hatırlatarak, "Aradan 43 yıl geçti hâlâ failleri bulunmadı. 1977'yi kim yaptıysa 12 Eylül'ü de onlar yaptı. 12 Eylül'ü kim yaptıysa 15 Temmuz'u da onlar yaptı" dedi.

Atalay, dünyanın ve Türkiye'nin Kovid-19 salgını ile karşı karşıya kaldığını, bundan dolayı sınırlı sayıda insanla bu kutlamayı yaptıklarını belirterek, bu yılki 1 Mayıs'ı sağlık çalışanlarına ithaf ettiklerini söyledi. Çalışma hayatındaki sorunları anlatan Atalay, şöyle konuştu:

"Bu salgının sona ermesinden sonra içinde bulunduğumuz bu sorunların çözümü için ülkeyi yönetenlerden bir an evvel çalışma bekliyoruz. Bu işten çıkarmalarla ilgili olumlu gelişmeler oldu ama yeterli değil. İşverenlerimiz ücretsiz izin hakkını kullanmaya devam ediyorlar. Bir an evvel bundan vazgeçmeleri lazım. Kısa çalışma ödeneğine başvurmalarını talep ediyoruz."

Görevini layıkıyla yapan işverenlerin yanında kâr hırsında olanlarında bulunduğunu belirten Atalay, bugün birlik beraberlik günü olduğunu vurguladı. İşyerlerindeki sorunlara da değinen Atalay, şunları söyledi: “Örgütlü olduğumuz yerlerde sıkıntılarımız yok denecek kadar az. Ama örgütsüz olan 13 milyon insan var. Onun dışında, esnaf, sanayide çalışan var, hizmet sektöründe çalışan var… Onlar hem hastalanmamalı hem de tencereleri kaynamaya devam etmeli. Biz kendi üyelerimiz dışında da toplumun tüm kesimlerine ulaşmaya gayret ediyoruz.”

‘ÖZELLEŞTİRMELERDEN VAZGEÇİLMELİ’

Atalay, özelleştirmelerden vazgeçmek gerektiğini söyleyerek şunları kaydetti: “Ben şeker fabrikalarına ne kadar ihtiyacımız olduğunu anlıyorum. Etil alkol, ispirto, kolonyanın hammaddesi pancar… Şeker fabrikalarımız harıl harıl çalışıyor. Bundan sonra dünya eskisi gibi olmayacak. Herkes başını iki elinin arasına alıp düşünmek zorunda. Görmediğimiz bir virüs herkesi dize getiriyor. Bundan ibret almak, dayanışma ruhunu zedelemeden hareket etmek lazım. Sıkıntımız var mı, var. Her şey düzeldiği zaman bunları ülkeyi idare edenler gündemine alır çözüm taleplerimizi yerine getirirler… Kadroya geçenlerin sözleşmesi var, vergi sıkıntımız var, iş kazaları, çocuk işçiler, tarım işçilerinin sorunları, KİT’lerde kadroya geçemeyenler var, EYT’liler var; bunlar hepimizin, toplumun sorunları. Ben bunların bir an evvel çözüm bulunmasını istiyorum.”

Atalay, salgınla birlikte derinleşen ekonomik krizden de en çok emekçi kesimin etkilendiğini belirtti: “Bu kriz toplumun her kesimini vuruyor. Ama esas bedeli işsiz, emekli, emekçi ödüyor. Sendikalı olmayan kesimin tenceresinin kaynaması için de biz elimizden geleni yapıyoruz. Bundan 50 gün evvel Türk-İş’e bağlı tüm otelleri Sağlık Bakanlığına teslim ettik, sağlık çalışanlarımız istifade etsinler. Ama yeni bir yasa çıkıyor sağlık çalışanlarımızla ilgili orada işçi arkadaşlarımız kapsam dışında, onların da kapsama alınması gerekiyor. Çünkü sağlıkta doktoru, hemşiresi beraber aynı hizmeti yapıyor.”