‘BM ve NATO’nun gözü önünde Böldüler parçaladılar bitirdiler’

Yarın, Yugoslavya’nın 7 parçaya bölündüğü 1992-1995 yılları arasında dökülen kanlardan bir bölümünün unutulmaz yıldönümü. 11 Temmuz 1995 günü, Sriprenitsa (Serebence) kasabasında BM ve NATO askerleri 8 bin 372 cenazeyi topladılar ve dünyaya gösterdiler. “İşte Sırp katliamı” dediler.  Ağzınıza Türk-Müslüman lafı aldığınızda faşistlikle, dindarlıkla, ırkçılıkla suçlayan bilumum AB’ci belediyeler, NATO’cu mahfiller, BM barışçıları hep bir ağızdan yarın Sırplara veryansın edecek.

BİZDEKİ BALKANLILAR

Ülkemizde 31 milyon 700 bin kadar Balkan kökenli yurttaşımız ve bunların kurdukları, üye oldukları 681 dernek var. Öte yandan Avrupa’da “Boşnak” demek Türk-Müslüman demekle eş anlamlı. Ta 1400’lerden, kimilerine göre Haçlı Seferlerinden bu yana yerleşmiş bir denklik bu. İşte yarınki yıldönümü bu akrabalık ilişkisinden dolayı çok anlamlı.

Örneğin İzmir’de İBB ve pek çok CHP’li belediye, Yunan mezalimini ağzına almaz, 9 Eylül’ü Yunanistan’ın diliyle “büyük yangın” diye anar ama Sırplara karşı aslan kesilir. Konak Belediyesi, Konak Kent Konseyi,  İzmir Gültepe Makedonya Göçmenleri Derneği işbirliğinde düzenlenen anma etkinliği yarın saat 19.00 da Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi girişinde bulunan Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde gerçekleştirilecek. “Soykırım bir insanlık suçudur. Srebrenica' da olanları unutmamak ve unutturmamak adına bu etkinlikleri yapmaya devam edeceğiz. Tüm İzmirli hemşerilerimizi anma etkinliğimize davet ediyoruz." Diye ortak açıklama yapıyorlar.

BİRİ BİZİ GÖZETLİYOR GİBİ

Ülkemizdeki 681 Balkan derneğinden biri de Bosna Sancak Derneği. Başkanları Erdoğan Erden, yarınki yıldönümü için bir açıklama videosu hazırladı. TBMM’yi Srebrinica soykırımını tanımaya davet eden Erden, 28 yıl öncesini Aydınlık’a değerlendirdi. Erden, katliam sırasında BM Barış Gücü ve NATO askerlerinin bölgede olduğunu hatırlattı ve “Biri bizi gözetliyor gibi, her şeye yol verdiler. Böldüler parçaladılar, bitirdiler işi” ifadesini kullandı. Erdoğan Erden şunları söyledi:

“Tabi ki de bu soykırım ve bütün organizasyonu yapanlar oradaki Sırp askerlerden oluşan faşistlerdir. Bunların ismi Çetniktir. Sırpların faşist ayağıdır, elleri kanlı bir terör örgütüdür bunlar. Bu bir iç savaş değil, Sırbistan ile beraber Bosna’ya açılan bir savaştır. Boşnakların silahı olmadığı halde profesyonel orduyla girişilen bir soykırımdır.”

Erdoğan Başkan’a, o esnada bölgede bulunan BM ve NATO güçlerini sorduğumuzda, şu yanıtı verdi: “BM, NATO, ABD, Fransa, İngiltere... Hepsine gelebilirsiniz. 92-95 yılları arasında kameraların karşısında ABD İngiltere, Fransa ve Almanya’nın gözleri önünde yapılan bir soykırımdır.

KENDİ ÜSLERİ VARDI BOŞALTTILAR

Erden, Avrupa’nın yaklaşımını ve göz yummasını şöyle açıkladı:

“NATO, BM askerleri, orayı kurtarılmış bölge ilan etmişlerdi. Savaş esnasında NATO müdahale ediyor. BM askerleri oraya giriyor. Üsler yapılıyor, bir üs de Sriprenitsa’da, NATO’nun kuırtarılmış bölgesi olarak kuruldu. Hollanda askeri ordaydı. Yüzde 80’i kadın ve çocukları koruma altına almışlardı. Bir süre sonra Sırplar geliyor ve Hollanda askeri müdahale etmiyor. Bununla da kalmıyor. Sırplar pazarlık ediyor burayı bize bırakın, diyorlar. Viskiler içerek pazarlıklar yapılıyor, anlaşma sağlanıyor. Hepsi kamera kaydı altında. Birebir anlaşma sonucu NATO ve BM bünyesindeki Hollanda askerleri bölgeyi bırakıyor. Yüzde 80’i de kadın ve çocuk. NATO’nun kurtarılmış kampı! Ve 3 gün içinde NATO ve BM askerleri ayrılıyor, gider gitmez de Sırplar geliyor ve “Bugün Türklerden öcümüzü alıp bugünü Sırp bayramı ilan edeceğiz” diyorlar. Normalde Balkanlarda Boşnak demek Türk demektir. Onlar da kameralar karşısında Sırp bayramı ilan ediyorlar. 8 bin 372 kişiyi öldürüyorlar.

ABD SAVAŞI NE ZAMAN DURDURDU

Erdoğan Erden’in dikkat çektiği bir nokta da ABD’nin savaşı sürdürdüğü tarih:

“Hollanda askerleri, katliamdan sonra geri gelip cenazeleri topluyorlar. Boşnaklara silahlar gelmeye başladı, savaş üstünlüğünü ele geçiriyorlardı... Bosna’dan Faşist Sırp çeteleri kovmaya başlayınca, faşist orduyu püskürtünce ABD diyor ki, siz çok oldunuz, diyor ve savaşı durduruyor. Ali İzzet Begoviç’e dünyanın en kötü anlaşması olan Dayton Anlaşmasını yaptırıyor. Emperyalistlerin amacı, her zaman yaptıkları gibi Türk-Müslüman olan toplumları her yerde bölmek ve çökertmek…”

Bugünkü çözüme ilişkin de söyleyecek iki çift lafı var Erdoğan Erden’in:

“Anlaşmaya göre üç etnik grubun üç ayrı Cumhurbaşkanı var. Ama üçünün başına da 1 NATO memuru koyuyorlar. Hırvat, Boşnak ve Sırp olarak dönerli Cumhurbaşkanları var, unvanı BM adına orada ve illa onun dediği oluyor. Ülkede bir karmaşa olursa, geçelim üçünün ortak karar almalarını, alsalar bile yetki bu tek adamda. Olmaz derse olmaz! Emperyalist bir müdahale ve soykırım yaşanmıştır.