Sur Kültür Yolu Festivali başlıyor! Diyarbakır’a gitmenin tam zamanı

Mezopotamya bölgesinin kadim şehri Diyarbakır’da düzenlenecek Sur Kültür Yolu Festivali yarın başlayacak. 9 gün boyunca 40’tan fazla noktada 500’den fazla etkinlik sanatseverle buluşacağı festivalde; dengbejlerden konserlere, tiyatro temsillerinden çocuk etkinliklerine, Eyvan gecelerinden sergilere kadar pek çok farklı etkinlik bir arada yer alacak.

Sur Kültür Yolu Festivali süresince; Dağ Kapı Meydanı, Keldani Klisesi, Ulu Camii, Paşa Hamamı, Hasan Paşa Hanı, Hz. Süleyman Camii, Keçi Burcu, Kurşunlu Camii, Surp Giragos Kilisesi, Şeyh Muhtar Camii, Mesudiye Medresesi, Meryam Ana Kilisesi, Kervansaray, Cemil Paşa Konağı, Diyarbakır Arkeoloji Müzesi, Dicle Köprüsü, Ben Ü Sen Burcu gibi kadim kentin simge mekanları kültür sanat ve müzik rotası haline gelecek.

Sur Kültür Yolu Festivali bu organizasyonla ikinci kez Diyarbakır’da yapılıyor. Bütün bölgenin sosyal hayatına renk ve heyecan katan festivali, TÜRSAB Mezopotamya Bölge Başkanı Serdar Baturay’la konuştuk.

ÖNEMİ GİDEREK ARTIYOR

Mezopotamya turizmi açısından daha hareketli bir döneme girildiğini, bölgeyi tanıyanların bu aylarda geldiğini ifade eden Baturay, “İkincisi düzenlenen Sur Kültür Yolu Festivalinin önemi artarak devam ediyor. Otelciler, esnafımız, turizm paydaşlarımız olsun herkes bu festivalden çok memnun. Önümüzdeki yıllarda uluslararası düzeye taşınabilirse şehrin tanıtımına ve ekonomisine daha büyük katkısı olur. Bir iki tane uluslararası düzeyde tanınmış sanatçı eklenebilir. Basın ağırlamasıyla dünyada lansmanı yapılabilir. Önümüzdeki yıllarda yapılır diye düşünüyorum. Çünkü Mezopotamya altın üçgeni dediğimiz Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin artık dünya kentleri. Baktığınız zaman UNESCO Dünya Kültür Mirası listesindeki Hevsel Bahçeleri, Surlar, Zerzevan Kalesi, Göbeklitepe, Karahantepe gibi değerler bölgeyi çok cazip hale getiriyor. Bunun gibi benzer etkinliklerle bölgemizi dünya markası haline getirebiliriz.“ dedi.

Hazırlıkların devam ettiğini ve şu anki ilginin de çok iyi olduğunu anlatan Serdar Baturay şöyle konuştu: “Halk da geçen yıldan biliyor, çok da ilgi gösterdi. Çevre illerden, Türkiye’nin her tarafından turlar da gelmişti. Bu sene ilginin çok daha artacağını umuyoruz. Etkinlikler şehrin sokaklarına, tarihi mekanlarına, her tarafa yayıldı. Festivale gelenler daha önce görmediği yerleri görecek, tatmadığı lezzetleri tadacak, gelenler daha mutlu ayrılacak.“

‘PLANLAMAYLA İLERLEMELİYİZ‘

Bölge turizminin gelişmesi için yapılması gerekenlere dikkat çeken Baturay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Otelcilerimizin 1 milyon 2 yüz bin konaklama hedefleri var, şu an 700 bin rakamına ulaştılar. Sezon sonuna doğru bu hedeflerin yakalanacağını düşünüyorum. Otellerin dolulukları dönem dönem değişiyor, bunu sürekli kılmak gerekiyor, daha fazla etkinlik yaparak, daha fazla cazibe merkezi haline gelmemiz lazım. Otellerin sürekli dolu olması lazım, çünkü maliyetler çok yüksek. O yüzden mevcudu koruyup yatak kapasitesini 10-12 bin civarına getirip kapasiteyi arttırmak lazım. Bunun paralelinde uluslararası düzeyde bölge reklamlarımızı daha iyi yapıp doluluklarımızı sürekli hale getirmemiz şart. Sadece reklamla bu iş olmaz, ulaşım bunu desteklemeli, rehberlik bunu desteklemeli. Planlamayla ilerlersek bölgemiz turizm markası haline gelebilir.

Tarihi miras olarak fazlalığımız var, hiçbir eksiğimiz yok. Şu an tek sıkıntımız ulaşım ağının kısıtlı olması, Avrupa’dan gelen biri aktarmalı geldiğinde gidiş geliş iki günü yolda gidiyor. O yüzden direk uçakların uçtuğu yeni noktalar açmamız şart. En önemli önceliğimiz bu olmalı.“

Baturay, Türkiye’ye seslenerek festivale katılmak üzere herkesi Diyarbakır’a davet etti: “Mezopotamya altın üçgeninde şu anda hava çok güzel, gastronomisi, tarihi yerleri, doğal güzellikleri, çok güzel festival alanları, sanat söyleşileri, konserler, müthiş bir planlama yapıldı. Diyarbakır’a gelmek için şu an tam zamanı, imkanı olan herkes hemen gelebilir. Her şey hazır, sadece sizi bekliyoruz.“