‘Suriye ile deniz yetki alanı anlaşması imzalanabilir’
Araştırmacı yazar Abdülsamet Şentürk, Ulusal Kanal’da “Ezber Bozan” programına konuk oldu. Kısa süre önce Suriye’yi ziyaret eden Şentürk, HTŞ’nin liderliğindeki Suriye Geçiş Hükûmeti’nin halk nezdinde hâlâ net bir karşılığı olmadığını belirtti


Bu durumu, “Susamış bir insan sebildeki suyu içerken süsüne bakmaz; Suriye halkı da hâlâ kana kana içiyor. Ne olduğunu belki ilerleyen aylarda anlayacak.” sözleriyle ifade etti.
TÜRKİYE T4’E YERLEŞECEK
ABD ve İsrail saldırganlığının arttığı dönemde Türkiye ile Suriye’nin stratejik işbirliğine gitmesi gerektiğini vurgulayan Şentürk, Şam’da iki ülke arasında deniz yetki alanı anlaşmasının konuşulduğunu söyledi. Türkiye’nin T4 Hava Üssü’ne yerleşmesiyle ilgili ciddi diyaloglar yürütüldüğünü belirtti. Bunun, Mavi Vatan’ı hedef alan girişimlere karşı bir yanıt olacağını söyledi. Libya, Mısır, Lübnan ve Somali gibi ülkelerdeki Türk varlığını örnek gösteren Şentürk, “Suriye ile deniz yetki alanı ve güvenlik işbirliği anlaşmalarının imzalanmasını, T4 Üssü’ne yerleşmemizi öngörüyorum.” dedi.
İsrail’in son hava saldırılarına da değinen Şentürk, “Bu saldırılar yalnızca Suriye’ye değil, Türkiye’ye de mesaj taşıyor.” yorumunu yaptı.
HTŞ GÖLGESİNDE ‘TEKNOKRAT KABİNE’
Geçiş Hükûmeti Cumhurbaşkanı Ahmed Şara’nın açıkladığı yeni kabineyi değerlendiren Abdülsamet Şentürk, “Toplam 23 bakan atandı. Savunma, Dışişleri, İçişleri, Adalet ve Enerji gibi başat bakanlıklar HTŞ’den de önce, El-Nusra döneminden beri Şara’nın çevresindeki isimlerden oluşuyor. İsimlerin üçte ikisi HTŞ ve çevresinden geliyor.” dedi.
Kabinede Hristiyan, Dürzi, Nusayri ve Kürt isimlere de yer verildiğini belirten Şentürk, “Bu isimler ‘şekil şartlarını’ sağlıyor. Ancak içeriğin sahici bir biçimde kendini göstermesi zaman alır.” ifadesini kullandı.
CİHATÇILAR ŞARA’YA TEPKİLİ
Şentürk, HTŞ ile birlikte hareket eden cihatçı grupların yeni kabineden memnun olmadığını belirterek, “Kabinede başı açık Hristiyan, Dürzi ve Nusayri isimlerin yer alması eleştiri konusu. Şara’nın eşiyle bayramda çocuklara hediye dağıtması da tepki çekti.” dedi. Ebu Katade’nin “Şara’nın eşiyle sahada olması erkekliğinin eksilmesi” sözünü hatırlatan Şentürk, sakalını kısaltmasının da “İslam’dan uzaklaşma” olarak yorumlandığını ifade etti.