‘Yerel medya ölüyor! Görmezden gelmeyin’
Son üç yıldır artan maliyetler nedeniyle ayakta kalma mücadelesi veren basına devlet eliyle 'öl' deniliyor. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in hazırladığı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yürürlüğe giren 17 Mayıs tarihli tasarruf genelgesi yerel basını da vurdu
Yerel medyanın öldüğünü söyleyen Haberankara.com’un imtiyaz sahibi, gazeteci Serhat Karaman, “Ne olursa olsun işini hakkı ile yapan yerel medya, yerel yönetimler tarafından desteklenmeli, tasarruf tedbirleri ve bunun gibi ekonomik kısıtlamalara yenik düşmeleri engellenmeli. Ekonomik zorluklardan kurtulmanın yolu, başta belediyeler olmak üzere yerel kuruluşların, yerel medyaya destek olmasından geçer.” çağrısında bulundu.
YEREL BASIN CAN ÇEKİŞİYOR
Son üç yıldır artan maliyetler nedeniyle ayakta kalma mücadelesi veren basın can çekişiyor. Yürürlüğe giren tasarruf genelgesi de bu duruma katkı sağlayan unsurlardan biri oldu.
Serhat Karaman, toplumumuzun günde bir kez bile olsa ya haber okuduğunu ya da haber izlediğini hatırlatarak, “Çoğumuz farkında değiliz ama bu haberlerin hazırlanmasında ve sunulmasında arka planda ciddi bir emek veriliyor. Haber editörü, muhabir, kameraman, spiker... Dijital teknolojinin hızla ilerlemesi, yapay zekanın hayatımıza girmesi ve yaşanılan ekonomik sıkıntılar gazetelerin ve basının yavaş yavaş ölmesine neden oluyor.” diye konuştu.
Basının ölmemesi için yerel yönetimlere, hükümete ve halka çeşitli görevler düştüğünü bildiren Karaman, Aydınlık’a şunları söyledi:
‘BAZILARI KAPANDI BAZILARI BİRLEŞTİ’
“Basın İlan Kurumu (BİK)’nun son tavsiyelerinden sonra yerel basının birleşmeleri istendi. Çünkü maliyetler kurtarmıyor. İlk başta BİK 3-4 ay önce yerel basına, ‘gazeteler birleştirilsin, bu böyle olmayacak’ dedi. Çoğu yerel gazete birleştirildi. Birleşen gazeteler personelini çıkardı, birçok çalışan işsiz kaldı. Herkes etkilendi.
“BİK’in özellikle dijital medya, yani internet haber sitelerini sektöre dahil etmek istemesinden sonra herkes bu işe uyum sağlamak istedi ama şartlar çok zorlu. Ankara'da 12 personelin 2 sene çalıştırılması zorunluluğu getirildi. İlk başta geçen yıl ‘acaba olur mu olmaz mı’ derken gün geçtikçe ekonomik sıkıntıların artması, seçimden sonra tasarruf tedbirleri, şimdi belediyelere uygulanan SGK prim borcu konularından sonra ciddi anlamda sektörde sıkıntı oluştu.
‘SOSYAL MEDYA GOOGLE GELİRLERİNİ AZALTTI’
“Yanı sıra artık gazeteler okunmuyor. Herkes her şeyi anlık öğrenebiliyor. Sosyal medya aslında ciddi anlamda gazeteciliğe darbe vurdu. Çünkü bizim bir habere gidip bunu kameramanın çekmesi, muhabirin konuya hakim olması, internet sitesine aktarılması derken, birisinin çekeceği bir video veya hemen bir ekran görüntüsü sosyal medyada yayılınca bütün haber gidiyor.
"Doğal olarak da internet sitelerinin okunması çok düştüğü için Google gelirleri ciddi oranda azaldı. Sektör zaten zordayken bir de kimse Google'a reklam vermediği için internet sitelerinin gelirleri de azaldı. Ben mecburen personel azaltmaya gittim. Çünkü hem Google gelirlerimiz yok hem belediyelerden ve özel sektörden dönüş yok.
‘YEREL YÖNETİMLER DESTEK OLSUN’
“Diyorum ki; sahip çıkılsın. Mesela bir belediye konser düzenliyor. Konser duyuruluyor. Bunu duyuran, gelen, çeken, haber yapan emekçiler ama görülmüyor. En azından bir reklamlar verilse, yerel medya biraz daha desteklense belki farklı şeyler olacak.
"Ne olursa olsun işini hakkı ile yapan yerel medya, yerel yönetimler tarafından desteklenmeli, tasarruf tedbirleri ve bunun gibi ekonomik kısıtlamalara yenik düşmeleri engellenmeli. Ekonomik zorluklardan kurtulmanın yolu, başta belediyeler olmak üzere yerel kuruluşların, yerel medyaya destek olmasından geçer.
“Belediyelere ‘tasarruf tedbiri’ denildiği zaman ilk olarak basınla başlıyor. Resmen medyaya maddi sansür uygulanıyor. Yerel seçimlerden önce medyaya bütçe zaten ayrılmadı. Seçimlerden sonra hiçbir şekilde desteklenmiyor.”
‘İLETİŞİM BAŞKANLIĞI'NIN ÇÖZÜM BULMASI LAZIM’
İşin hükümet ve halk kısmıyla ilgili de konuşan Karaman, şunlara vurgu yaptı:
“İletişim Başkanlığının basına biraz daha sahip çıkması gerek. ‘12 personel 2 sene çalıştırın, günlük 30 bin tık olacak’ vb. değil. Daha ziyade şu ekonomik şartlarda biraz daha basının desteklenmesi gerekiyor.
"Tasarruf tedbirlerine baktım, ‘gerek görülmedikçe gazetelere ilan reklam verilmemesi’ yazıyor. Bunu okuyan yönetici anında kestirip atabiliyor. Ben 21 yıldır bu işi yapıyorum. Çok kişiyle görüşüyorum çeşitli illerden. Herkes can çekişiyor. Ve böyle giderse zaten her yer birer birer kapanacak. İletişim Başkanlığı'nın buna bir çözüm bulması lazım.
“Halkın bizi desteklemesini istiyoruz. Mesela bazen diyoruz ki ‘sosyal medyadan abonelik yapalım’. Ama maalesef bizim ülkemizde ‘ biz buradan faydalanıyoruz, buraya destek olalım’ kültürü de olmadığı için oradan da zorluk çekiyoruz.”