‘Tatlı’ mesaide yüzler gülümsedi
Diyarbakır'da bayramların vazgeçilmez tatlısı burma kadayıfı üreten işletmeler, Kurban Bayramı öncesi yoğun bir mesaiyle siparişleri yetiştirmeye çalışıyor.
Kentin tescilli lezzetlerinden burma kadayıfı için birçok bölgeden alınan siparişler hem tatlı imalatçılarının yüzünü güldürdü hem de çalışmaları yoğunlaştırdı. Türk Patent ve Marka Kurumunca coğrafi işaret olarak tescil edilen fıstıklı, cevizli, kaymaklı ve peynirlinin yanı sıra yaz aylarında da soğuk olarak hazırlanan burma kadayıfa kent sakinlerinin yanı sıra pek çok ilden yoğun talep oluyor.
AYLAR ÖNCESİNDE SİPARİŞ
Tatlı imalathanesinde kadayıf ustası olarak çalışan Ali Kaya, AA muhabirine, Diyarbakır'ın tescilli kadayıfı için 2-3 ay öncesinden sipariş almaya başladıklarını söyledi.
Siparişleri yetiştirmek için 3 vardiya halinde çalıştıklarını belirten Kaya, şöyle devam etti:
"Kadayıf ve baklava siparişleri aylar öncesinden alınır çünkü tonlarca üretim yapılıyor. Özellikle kadayıf Diyarbakır'ın tescilli tatlısı olduğu için en az 2-3 ay öncesinden hazırlıyoruz. Yoksa talebi karşılayamıyoruz. Başka şehirlere de siparişlerimiz oluyor. Türkiye'nin belli şehirlerine sipariş üzerine talep edilen tonlarca ürünlerimizi, özellikle kadayıf gönderiyoruz."
İşletme olarak Diyarbakır'ın kadayıf ve baklava talebinin yüzde 80'ini karşıladıklarını dile getiren Kaya, "Bu bayramda da 10-15 ton civarında sipariş aldık. Siparişleri yetiştirmek için yoğun şekilde çalışıyoruz" dedi.
3 VARDİYA SİSTEMİ
Üretici Ahmet Altunbay da 1968'den bu yana kentte kadayıf ve baklava üretimi yaptıklarını söyledi. Bu bayram yoğunluğun önceki bayramlara göre fazla olduğunu belirten Altunbay, şunları kaydetti:
"Son 15 güne kadar 2 vardiya halinde çalışıyorduk, şu an ise 3 vardiya sistemine geçtik. Bu yıl il dışından yoğun bir sipariş aldık. Aldığımız siparişleri kargo ve otobüslerle gönderiyoruz. Özellikle Diyarbakır'ın tescilli burma kadayıfına yoğun bir ilgi var. Geçen Ramazan Bayramı'nda 5 ton kadayıf ve 3 ton da baklava ürettik. Bu bayramda ise daha fazla bekliyoruz"