İsrail Suriye'de 60 km.'ye kadar bir etki alanı oluşturmayı planlıyor
İsrail basını Tel Aviv'in Suriye'deki işgal planının ne yöne gideceğini açıkladı. Harekat ise fiilen derinleşiyor, Kuneytra kırsalına yeni tanklar geliyor, daha da ilerlemek için yollar döşeniyor. Tarlasına dahi girememeyen yerel halk, 'Esad düştükten sonra huzur görmedik' diyor
İsrail, Suriye'nin 15 kilometre derinliğinde bir "kontrol bölgesi" ve 60 kilometreye kadar uzanan bir istihbarat "etki alanı" kurmayı tasarlıyor. Tel Aviv'deki yetkililer her ikisinin de kalıcı olmasını planlıyor. Bahane ise pek orijinal değil: “Şam'daki yeni hükümet dünyanın en tehlikeli insanlarından oluşuyor.”
İsrail gazetesi Yediot Aharonot (YA)'a konuşan yetkililer, "Suriye içinde İsrail istihbaratının kontrolünde, potansiyel tehditlerin gelişmesini izlemek ve önlemek amacıyla 60 kilometrelik bir nüfuz alanına ihtiyaç duyulduğunu" vurguladı. Gazetenin kaynağı, kontrol ve etki bölgeleri projesini “müdahale mekanizması” olarak adlandırdı.
Yetkili ayrıca Tel Aviv'in "tıpkı İran'ın bir dayanak noktası oluşturmasını engellediği gibi" Suriye'de HAMAS ve İslami Cihad'ın varlığına da izin vermeyeceğinin altını çizdi.
'İDLİB ÇETESİ' İLE TEL AVİV
İsrail, 8 Aralık'tan beri sürdürülen işgale ses çıkarmayan, ülkenin tüm askeri altyapısı dümdüz edilirken Netanyahu hükümetine dostluk mesajları gönderen Heyet Tahrir Şam (HTŞ) liderliğindeki yeni hükümetin, Batı tarafından görmezden gelinen “büyük bir tehdit” oluşturduğunu öne sürüyor. Tel Aviv, Batı'nın Şam ziyaretlerini endişeyle takip ediyor diyen yetkili sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Kimse bunların (HTŞ) sonunda bize karşı dönmeyeceğini garanti edemez. İsrail ordusu, Suriye'deki yeni rejimin müttefiklerinin ülkemize füze ve roket atmasını engellemek için varlığını sürdürecek."
İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Sa'ar 28 Aralık'ta Jerusalem Post gazetesine verdiği röportajda, yeni Suriye hükümetini kastederek, “İdlib çetesi Batı'yı aldatıyor, tüm dünya Şam'a akın ediyor. Bizden aynısını yapmamızı isteyenler bile var. Dünya, Şam'la ilişki kurmaya neden bu kadar hevesli? Sonuçta bu ılımlı bir rejim değil, İslamcı bir rejim.” demişti.
KISA TARİH
Wall Street Journal 2017'de İsrail hükümetinin, Suriye iç savaşı sırasında DEAŞ'ın kolu olan ve Nusra Cephesi adıyla bilinen HTŞ'ye maddi, askeri ve tıbbi destek sağladığını duyurmuştu. Dönemin Askeri İstihbarat Şefi, mevcut Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi, Suriye'deki Hizbullah ve İran güçlerine karşı DEAŞ gibi örgütleri desteklemeliyiz açıklamasında bulunmuştu. İsrail'in, ABD ve diğer bölge devletleriyle birlikte 2011'den bu yana Suriye hükümetini devirmek için DEAŞ, Nusra ve diğer aşırılıkçı grupları kullanmaya çalıştığı Libertarian Enstitüsü gibi kurumların raporlarına yansımıştı.
Şam düştüğünden beri ortaya çıkan yeni durumdan en çok fayda sağlayan da İsrail oldu. Suriye'nin kuzeydoğusundaki PKK/YPG ve güneydeki Dürzileri kullanarak ülkeyi parçalara ayırma girişimlerinin yanı sıra başta stratejik Hermon Dağı ve hayati su kaynakları olmak üzere çok sayıda önemli noktayı ele geçirdi.
'Esad düştüğünden beri huzur görmedik'
İşgal güçleri ülkenin içerisindeki operasyonlarını da sürdürüyor. İsrail ordusu cumartesi günü güneydeki Kuneytra kırsalında el-Muallak kasabasının dış mahallelerine girdi. Terk edilmiş Dariyat askeri noktasına giden yolu genişletmek amacıyla çevredeki ağaçları kesmeye ve taş duvarı yıkmaya başladı.
Bir yerel kaynak Katar gazetesi el-Arabi el-Cedid'e İsrail ordusunun bölgeye ağır makineler, zırhlı araçlar ve tanklarla takviye edilmiş bir birlik gönderdiğini, tüm bu gelişmelerin el-Muallak ve Kuneytra'daki diğer bölgelere hızlı bir saldırı hazırlığına işaret ettiğini söyledi.
HALKTAN MÜDAHALE ÇAĞRISI
Bir köy muhtarı gazeteye yaptığı açıklamada uluslararası topluma, İsrail'in tarım arazilerine yönelik saldırılarını ve sabotaj eylemlerini durdurmak için müdahale etmesi çağrısında bulundu. Golan halkının Beşar Esad'ın düşmesinden sonra huzur görmediğini, kendilerini İsrail işgaliyle karşı karşıya bulduklarını belirtti.
Bir başka Kuneytralı ise işgal güçlerinin Hizbullah militanlarını arama kisvesi altında kontrol noktaları kurduğu köy ve kasabalarda periyodik denetim devriyeleri yaptığını, birkaç gün önce gazetecilerin ekipmanlarına el koyduğunu bildirdi.
'HAREKET ÖZGÜRLÜĞÜMÜZ YOK'
Güney'deki Dera'nın Maariyah köyünde yaşayan bir kişi, Katar gazetesine, özellikle bölgenin önemli su kaynaklarını da bulunduran Yermuk Havzası'ndaki el-Cezire kışlasında konuşlanmış İsrail güçlerinin, hareket özgürlüğünü kısıtlayan uyarıları nedeniyle halkın kendi topraklarında çalışmasının engellendiğini kaydetti.
İsrail ordusu 8 Aralık'tan beri farklı zamanlarda kendisini protesto eden veya emirleri yerine getirmeyen halka ateş açtı, bugüne kadar en az beş Suriyelinin yaralandığı rapor edildi.