Telegram CEO'su Durov sessizliğini bozdu! 'Telegram anarşik bir cennet değil'
Telegram CEO’su Pavel Durov, 24 Ağustos’ta Fransa’nın başkenti Paris’te gözaltına alındıktan sonra ilk kez sessizliğini bozdu. Durov, Telegram'ın anarşik bir oluşum olmadığını belirtti.
Telegram CEO’su Pavel Durov, 24 Ağustos’ta Fransa’nın başkenti Paris’te gözaltına alınmasının ardından ilk kez açıklama yaptı. Durov, Fransız makamlarının ‘yanlış yönlendirildiğini’ belirterek, uygulamanın kötüye kullanılmasından uygulamayı yapan kişinin sorumlu tutulamayacağını belirtti. Telegram'ın anarşik bir cennet olmadığını vurgulayan Durov, uygulamanın gizlilik ve güvenlik konusunda uygun olmadığı ülkeleri terk edebileceğini de söyledi.
TELEGRAM CEO'SU SESSİZLİĞİNİ BOZDU
İLK AÇIKLAMA GELDİ
Telegram CEO’su Durov, 4 gün boyunca polise ifade verdiğini, Fransız yetkililerin Telegram’a ulaşamadığı için kendisini gözaltına aldığını belirttiğini söyledi. Durov, bu durumun ‘şaşırtıcı olduğunu’ ifade ederek, “Telegram'ın AB'de AB taleplerini kabul eden ve yanıtlayan resmi bir temsilcisi vardır. E-posta adresi, AB'de kolluk kuvvetleri için Telegram AB adresini Google'da arayan herkes için kamuya açıktı. Fransız yetkililer yardım talep etmek için bana ulaşmanın birçok yolunu buldular. Bir Fransız vatandaşı olarak Dubai'deki Fransız konsolosluğunun sık sık misafiriydim. Bir süre önce, istendiğinde, Fransa'daki terörizm tehdidiyle başa çıkmak için Telegram ile bir yardım hattı kurmalarına şahsen yardımcı oldum” dedi.
‘UYGULAMANIN KÖTÜYE KULLANIMINDAN UYGULAMAYI YAPAN KİŞİ SORUMLU DEĞİL’
Durov, uygulamanın kötüye kullanımından uygulamayı yapan kişinin sorumluluğu olmadığını, yetkililerin direkt olarak uygulamanın sunduğu hizmeti suçlaması gerektiğini söyledi. Durov, "Bir ülke bir internet hizmetinden memnun değilse, yerleşik uygulama hizmetin kendisine karşı yasal işlem başlatmaktır. Bir CEO'yu yönettiği platformda üçüncü şahıslar tarafından işlenen suçlarla suçlamak için akıllı telefon öncesi dönemden kalma yasaları kullanmak yanlış bir yaklaşımdır. Teknoloji geliştirmek zaten yeterince zor. Hiçbir yenilikçi, bu araçların olası kötüye kullanımından kişisel olarak sorumlu tutulabileceğini bilirse yeni araçlar geliştirmez. Gizlilik ve güvenlik arasında doğru dengeyi kurmak kolay değildir. Gizlilik yasaları ile kanun uygulama gerekliliklerini ve yerel yasalar ile AB yasalarını uzlaştırmanız gerekir. Teknolojik sınırlamaları dikkate almanız gerekir. Bir platform olarak, süreçlerinizin küresel olarak tutarlı olmasını ve aynı zamanda hukukun üstünlüğünün zayıf olduğu ülkelerde istismar edilmemesini istersiniz. Doğru dengeyi bulmak için düzenleyicilerle birlikte çalışmaya kararlıyız. Evet, ilkelerimizin arkasındayız: deneyimlerimiz otoriter rejimlerdeki kullanıcılarımızı koruma misyonumuzla şekilleniyor. Ancak her zaman diyaloğa açık olduk," ifadelerini kullandı.
‘ÜLKE İLE ANLAŞAMAZSAK HİZMETİ DURDURABİLİRİZ’
Durov, eğer bir ülke ile gizlilik ve güvenlik konularında anlaşma sağlanamazsa hizmeti durdurabileceklerini, bunu daha önce çok kez yaptıklarını da ekledi. İran ve Rusya’dan örnekler veren Durov, “Bazen bir ülkenin düzenleyici kurumuyla gizlilik ve güvenlik arasındaki doğru denge konusunda anlaşamayız. Böyle durumlarda o ülkeyi terk etmeye hazırız. Bunu birçok kez yaptık. Rusya, gözetimi mümkün kılmak için ‘şifreleme anahtarlarını’ teslim etmemizi talep ettiğinde reddettik ve Telegram Rusya'da yasaklandı. İran barışçıl protestocuların kanallarını engellememizi talep ettiğinde bunu reddettik ve Telegram İran'da yasaklandı. İlkelerimizle uyumlu olmayan pazarları terk etmeye hazırız, çünkü bunu para için yapmıyoruz. İyilik getirme ve insanların temel haklarını, özellikle de bu hakların ihlal edildiği yerlerde savunma niyetiyle hareket ediyoruz” diye konuştu.
‘TELEGRAM, BİR ANARŞİK CENNET DEĞİL’
Durov, bazı medya kuruluşlarında uygulamanın ‘bir anarşik cennet’ gibi lanse edildiğini, bunun doğru olmadığını belirterek, “Tüm bunlar Telegram'ın mükemmel olduğu anlamına gelmez. Ancak bazı medyada Telegram'ın bir tür anarşik cennet olduğu iddiaları kesinlikle doğru değildir. Her gün milyonlarca zararlı gönderi ve kanalı kaldırıyoruz. Ancak, bunun yeterli olmadığını söyleyen sesler duyuyoruz. Telegram'ın kullanıcı sayısındaki 950 milyona ani artışı, suçluların platformumuzu kötüye kullanmasını kolaylaştıran büyüme sancılarına neden oldu. Bu nedenle, bu konuda işleri önemli ölçüde iyileştirmemizi sağlamayı kişisel hedefim haline getirdim. Bu süreci şirket içinde çoktan başlattık ve ilerlememizle ilgili daha fazla ayrıntıyı çok yakında sizlerle paylaşacağım” dedi.
PAVEL DUROV KİMDİR?
Saint-Petersburg doğumlu teknoloji girişimcisi Pavel Durov (39), 2006’da Facebook’tan etkilenerek sosyal medya uygulaması VKontakte’yi kurdu. Günümüzde VK olarak bilinen şirketin değeri, 3 milyar dolara ulaştı. 2013 Kasım’da Durov, VK’nin yüzde 12 hissesini MailRu’nun sahibi Ivan Tavrin’e sattı. Daha sonra MailRu, VK’nin 52 hissesine sahip oldu. 2014 yılında da tüm hisseleri alarak VK’nın sahibi oldu. Durov, günümüzde Berlin merkezli Telegram uygulamasının sahibi olarak bilinmektedir ve Forbes’a göre 17.2 milyar dolarla dünyanın en zengin 112’nci kişisi olmuştur.