Trump ile II. Abdullah Washington'da bir araya geldi... Terleten gündem Gazzelerin tehciriydi

ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da Ürdün Kralı II. Abdullah'ı ağırladı. Gündem Gazzelilerin Ürdün ve Mısır'a tehciriydi. Trump beklendiği gibi mesele üzerine ısrarını sürdürdü. Ortak basın toplantısında, “Filistinliler Gazze'den başka bir yerde güven içinde yaşayacaklar ve bir çözüme ulaşabileceğimizi biliyorum.” diyen Trump konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Gazze'yi çok düzgün bir şekilde yöneteceğiz ve onu satın almayacağız. Sahip olacağız. Onu koruyacağız ve barışın olacağından emin olacağız. Ve kimse bunu sorgulamayacak."

Başkan sadece üç gün önce ABD'nin “Gazze'yi satın alacağını” iddia ediyordu.

'MISIR YÜZDE 99'

Trump sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ürdün ve Mısır'da Filistinlilerin yaşayabileceği toprak parçaları olacağını düşünüyorum. Yüzde 99 Mısır ile de bir şeyler yapabileceğimizi düşünüyorum. Ürdün ve Mısır'a çok para veriyoruz ama bu konuda herhangi bir tehditte bulunmayacağız.”

Birkaç gün önce de tehciri kabul etmezlerse her iki ülkeye de yardımları keseceğini öne sürüyordu.

'HANGİ YETKİYLE?'

Bir gazetecinin Gazze üzerinde ne gibi bir yetkisi olduğu sorusuna ABD Başkanı, “Amerikan otoritesi altında” yanıtını verdi. Gazze'deki kalkınma projelerini şahsen üstlenmeyeceğini kaydeden Trump, “Gazze'nin bundan uzun bir süre sonra meydana gelecek kalkınması bölgeye çok sayıda iş imkanı getirecektir.” dedi.

'BARIŞ İÇİN TRUMP'

Bu fikirleri onaylayıp onaylamadığı sorulduğunda görünür şekilde rahatsız olan II. Abdullah ise "Ülkemin en iyi çıkarlarını gözetmeliyim" diye yanıtladı. Gazetecilerin ABD planıyla ilgili sorularını defalarca savuşturmaya gayret eden Ürdün Kralı, “Bunu herkesin çıkarına hizmet edecek şekilde nasıl uygulayacağımızı düşünmeliyiz.” dedi ve “Bölgeye barış getirmesi için Trump'ı destekleyeceğiz.” diye ekledi.

II. Abdullah, ülkesinin Gazze'den 2 bin hasta çocuğu kabul etmeye hazır olduğunu belirtince ABD Başkanı, “Bu çok güzel. Kulağıma müzik gibi geliyor." ifadelerini kullandı. Trump'a övgüler yağdıran Kral sözlerini şöyle sürdürdü:

"Orta Doğu'da yaşadığımız tüm zorluklara rağmen, sonunda bizi bitiş çizgisine taşıyacak ve bölgedeki hepimize istikrar, barış ve refah getirecek birini görüyorum."

ARAP PLANI

II. Abdullah, Arap dünyasının alternatif bir plan üzerinde çalıştığını ve bu çabaya Mısır'ın öncülük ettiğini söyledi. Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın da konuyu görüşmek üzere Arap mevkidaşlarını Riyad'a davet ettiğini kaydetti. Trump ise Arap planının ne olacağını büyük ölçüde bildiğini iddia etti.

'ZORLA MI GÖNDERECEKSİNİZ?'

Trump, "Filistinliler için muhteşem olacak. Ona aşık olacaklar. Emlakta çok başarılı oldum. Size emlak hakkında bilgi verebilirim." dedi. Gazze planının etnik temizlik anlamına gelmediğini ileri süren ABD Başkanı, “Filistinlilerin gitmek istediğini” savundu. Sözlerine şu şekilde devam etti:

"Onları yeni evlerinin olacağı, güvenli bir şekilde yaşayabilecekleri, doktorların ve tıbbi hizmetlerin olduğu ve tüm bu şeylerin olduğu güzel bir yere taşıyoruz. Harika olacak."

Trump, Filistinlilerin Gazze'den ayrılmak istememeleri halinde onları zorla çıkarıp çıkarmayacağı sorusuna, "Çok mutlu olacaklar. Dünyada Gazze kadar tehlikeli bir yer yok. Orada olmak istemiyorlar. Başka alternatifleri yok." yanıtını verdi.

'NE KADAR SERT OLDUKLARINI GÖRECEĞİZ'

Trump'a ayrıca HAMAS'ın bir gün önce tüm İsrailli rehineleri serbest bırakması için cumartesi günü saat 12.00'ye kadar süre vermesi sorulduğunda, direniş hareketinin bu süreye uymasını beklemediğini söyledi ve ekledi:

"Sert adam rolü oynamak istiyorlar ancak ne kadar sert olduklarını göreceğiz.

HAMAS zorbadır. En zayıf insanlar zorbadır."

'BATI ŞERİA ÇOK İYİ İŞLEYECEK'

Trump, İsrail'in Batı Şeria'yı ilhakını destekleyip desteklemeyeceği sorusuna şu yanıtı verdi:

"Bu çok iyi sonuç verecek... Otomatik olarak sonuçlanacak. İyi durumda. Bunu tartıştık, diğer insanlar da bizimle ve benimle tartıştı. Batı Şeria çok iyi işleyecek."

TEHCİRE 'KARŞI KARARLIYIZ'

Görüşmenin ardından II. Abdullah X platformunda, Trump ile yaptığı görüşmelerin "yapıcı" olduğunu iddia ettiği bir gönderi paylaştı ve zirveyi "Ürdün'ün Gazze ve Batı Şeria'daki Filistinlilerin yerinden edilmesine karşı kararlı tutumunu" yinelemek için kullandığını öne sürdü. Ürdün Kralı şöyle yazdı:

"Bu birleşik Arap pozisyonudur. Filistinlileri yerinden etmeden Gazze'yi yeniden inşa etmek ve vahim insani durumu ele almak herkesin önceliği olmalıdır."

II.Abdullah yine de Trump'ı "bir barış adamı" olarak adlandırdı ve geçen ay Gazze ateşkesini ve rehinelerin serbest bırakılması anlaşmasını başlattığı için onu övdü:

"Bunun sağlanması için ABD'ye ve tüm paydaşlara bakıyoruz."

252. Tümen geri dönüyor

HAMAS, bir gün önce İsrail'in ateşkesi ihlal ettiği gerekçesiyle bir sonraki rehine grubunu ikinci bir duyuruya kadar serbest bırakmayacağını açıkladı. Bu duyurunun ardından İsrail tekrar savaş hazırlıklarına başladı. Ordu Radyosu, 252. Tümenin yeniden Gazze'ye konuşlandırılacağını bildirdi.

Başbakan Netanyahu kabine görüşmesinin ardından bir gün önce Trump'ın yaptığı gibi HAMAS'a rehineleri serbest bırakması için cumartesi öğlen 12'ye kadar süre verdi, aksi saldırıların yeniden başlayacağı tehdidini savurdu. Ancak Netanyahu, Trump'tan farklı olarak “tüm rehineler”in serbest bırakılması gibi bir talep dile getirmedi.

'SORUMLU İSRAİL'

HAMAS salı akşamı şu açıklamayı yaptı:

“Hareket, İsrail işgalinin de taahhüt ettiği ateşkes anlaşmasına bağlıdır. Taahhütlerine uymayan tarafın işgalci olduğunu ve onun herhangi bir komplikasyon veya gecikmeden sorumlu olduğunu teyit ediyoruz."