Trump-Putin zirvesi Şubat sonu... Avrupa görüşmelere davet edilmeyecek

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile ABD'li mevkidaşı Donald Trump'ın Şubat ayı sonuna kadar Suudi Arabistan'da bir araya gelmesi bekleniyor. Bloomberg'e göre tarihi zirve 28 Şubat'ta başlayacak Ramazan ayından önce düzenlenecek.

Politico da bir dizi üst düzey ABD yetkilisinin yaklaşan zirveye hazırlanmak için Suudi Arabistan'a gideceğini bildirdi. Bu kişiler arasında Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz ve Orta Doğu Temsilcisi Steve Witkoff bulunuyor. Amerikan yayına göre Trump'ın Ukrayna-Rusya Özel Temsilcisi Keith Kellogg görüşmelerde yer almayacak.

BİLGİ DAHİ VERİLMİYOR

Politico'ya göre "Büyük Avrupa güçlerinden temsilcilerin görüşmelere katılması için bir plan yok." Bloomberg de Amerika'nın Avrupa NATO müttefiklerinden yetkilileri bilgilendirmediğini bildirdi ve Kiev'in durumuyla ilgili olarak şunları kaydetti:

“Ukrayna elçilerinin Suudi Arabistan'da bulunması bekleniyor ancak onlar da hazırlıklar konusunda tam olarak bilgi sahibi değil.”

Fox News muhabiri Nana Sajaia, X'te yaptığı paylaşımda, ismi açıklanmayan üst düzey bir Kiev yetkilisine atıfta bulunarak, "Ukrayna tarafı Suudi Arabistan'da yapılacak ABD-Rusya görüşmelerine ne davet edildi ne de bilgilendirildi.” diye yazdı.

'DAVETİYE GÖRMEDİM'

Ukrayna lideri Volodimir Zelenskiy, Münih Güvenlik Konferansı'nda katıldığı bir panelde haberleri şu ifadelerle doğruladı:

"Belki masada bir şeyler vardır ama bizim masamızda yok. Ukrayna'nın başka biriyle görüşmesi için herhangi bir davetiye görmedim. Elimizde herhangi bir belge ya da davet yok. Bu konuda konuşmak, daha önce stratejik ortaklarımızla aramızda herhangi bir müzakere olmadığı için benim için garip bir şey."

ABD Özel Temsilcisi Kellogg da yine Münih Güvenlik Konferansı'nda, ABD'nin Rusya ile Ukrayna konusunda görüşmelerde bulunması durumunda Avrupa Birliği (AB)'nin davet edilmeyebileceğini ancak Kiev'in “şüphesiz” masada olacağını söyledi. Kellogg, ilgili diğer tarafların çıkarlarının da dikkate alınacağını kaydederek, "Yapmak istemediğimiz şey, büyük bir grup tartışmasına girmek." diye ekledi.

ABD-AB ARASINDA DÖNÜM NOKTASI

Alman Savunma Bakanı Boris Pistorius ise Münih'te şu çarpıcı gözlemde bulundu: “ABD, Avrupa'nın bundan sonra gelecek herhangi bir anlaşmayı güvence altına almada öncülük etmesini bekliyor. Bu müzakereler kıtamız ve transatlantik ilişkilerimiz için bir dönüm noktası olabilir. Çok farklı yönlere gidebilecek tarihi bir dönüm noktası.”

BALTALAMA HAZIRLIKLARI

Rusların Ukrayna ihtilafının başından beri savaş çığırtkanlığı yaptığı için “Sıcak kafalar” olarak adlandırdığı Avrupalılar, Budapeşte'ye göre ikinci plana atılmayı kolay kolay kabullenmeyecek. Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto şu kritik uyarıyı yaptı:

"Avrupa'nın savaş yanlısı, liberal elitleri, Ukrayna'daki çatışmayı sona erdiren ve şu anda her zamankinden daha yakın olan barış anlaşmasına varılmamasını sağlamak için ellerinden gelen her şeyi yapmaya çalışacak."

ESKİ KITA'DA 'GİZLİ' İSTİŞARELER

Associated Press (AP), bazı Avrupa ülkeleri, çatışmalar sona erdiğinde Ukrayna'ya askeri personel göndermek için “gizli” görüşmeler düzenlediğini bildirdi. AB'nin bazı üst düzey yetkilileri, özellikle de Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, bir süredir bu tür fikirleri dile getiriyor.

AP'ye göre planın öncülüğünü İngiltere ve Fransa'nın üstleniyor. Nitekim İngiltere Başbakanı Keir Starmer perşembe günü "Eğer barış olacaksa o zaman Ukrayna için bir tür güvenlik garantisi olması gerekir ve İngiltere bu konuda kendi rolünü oynayacaktır." demişti.

Haber ajansı, Trump'ın seçim zaferinden sonra görüşmelerin hız kazandığını, Aralık ayında çok sayıda AB üyesi ülke temsilcisinin Brüksel'de bir araya geldiğini ve Ukrayna'ya olası bir Batılı asker konuşlandırmasını görüştüklerini kaydetti.

O KADAR ASKER YOK

Ukraynalı lider geçen ay Avrupa'nın ülkesine 200 bin asker göndermesini beklediğini belirtmiş, bunun “asgari miktar” olduğunu duyurmuştu. New York Times, bu ayın başlarında ismi açıklanmayan üst düzey bir Avrupalı yetkilinin, "Kıtanın teklif edebileceği 200 bin askeri bile yok." sözlerini aktarmıştı.

Zelenskiy, birkaç gün önce de The Guardian'a verdiği röportajda, “Avrupa'nın Amerikalılar olmadan da garanti sağlayabileceğini söyleyen sesler var ve ben her zaman hayır diyorum. ABD olmadan güvenlik garantileri gerçek güvenlik garantileri değildir." şeklinde konuşmuştu.

'BARIŞ GÜCÜ HEDEFTİR'

Bu bağlamda Pentagon Şefi Pete Hegseth geçen hafta herhangi bir anlaşmayı sürdürmek için ABD güçlerinin Ukrayna'ya gitmeyeceğini açıkladı. ABD Başkan Yardımcısı JD Vance ise Hegseth'ten bir gün sonra Moskova'nın müzakerelerde başarısız olması halinde ABD askerlerinin Ukrayna'ya gönderilmesi seçeneğinin "masada" olacağını ileri sürdü.

Ocak ayı sonlarında üst düzey Rus diplomat Rodion Miroşnik, "Rusya'nın izni ve onayı olmadan Ukrayna topraklarına giren herhangi bir birlik, gayet anlaşılabilir sonuçları olan askeri bir hedeftir." uyarısında bulunmuştu. Rusya'nın Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Vassiliy Nebenzia, pazartesi günü "Barış gücünün BM Güvenlik Konseyi'nden yetki almadan faaliyet gösteremeyeceğini" vurguladı.