Trump’ın Dışişleri Bakanı adayının Türkiye sicili

ABD Başkanı seçilen Donald Trump önceki gece X hesabından yaptığı paylaşımlarda yeni kabinesini duyurdu. Trump, aday olarak belirlediği isimleri tanıtan paylaşımlarda bulundu. En çok dikkat çeken husus dış ve güvenlik politikalarında belirlediği isimler oldu. Türkiye düşmanlığıyla bilinen Marco Rubio Dışişleri Bakanlığına, Michael Waltz da Ulusal Güvenlik Danışmanlığına aday gösterildi.

‘TÜRK HÜKÜMETİNE BASKI YAPIN’

Rubio’nun Türkiye’ye karşı öne çıkan girişimlerinden biri Ankara’ya baskı yapma çağrısı. Rubio, Demokrat Senatör Ron Wyden ile birlikte Eylül 2021’de Biden Yönetimi’ni, “hem yurt içinde hem de yurt dışında muhalefete yönelik giderek artan otoriter baskıları içeren insan hakları sicilini iyileştirmesi için Türk hükümetine baskı yapmaya” çağırdı. 50'den fazla senatörün imzaladığı mektupta, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın “yurt içindeki muhalefeti marjinalleştirdiği, eleştirel medya kuruluşlarını susturduğu ya da baskı altına aldığı, bağımsız yargıçları tasfiye edip yerlerine parti yandaşlarını getirdiği ve çok sayıda gazeteciyi hapse attığı” iddia edildi. Mektupta şu ifadelere yer verildi:

“Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dış politikası da zaman içinde daha kavgacı ve hırçın hale geldi. Son yıllarda Suriye'de DEAŞ’a karşı savaşan ABD destekli Kürtlere (SDG) küstahça saldırdı, ABD teknolojisiyle uyumlu olmadıkları yönündeki uyarılara rağmen Rus hava savunma sistemleri satın aldı ve Azerbaycan'ı Ermenistan'la olan toprak anlaşmazlığını çözmek için şiddet kullanmaya teşvik etti.”

FETÖ’YE DESTEK

Rubio’nun girişimini yaptığı çağrı metninde FETÖ’ye de yer verildi. FETÖ üyesi Enes Kanter’in adının geçtiği mektupta şu ifadeler yer aldı: “Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca 2016'daki başarısız darbeden sorumlu tuttuğu Türk vatandaşlarının iadesi için ABD ve diğer ülkelere baskı yapmaya çalıştı. Erdoğan hükümeti, NBA oyuncusu ve insan hakları savunucusu Enes Kanter gibi ABD'deki eleştirmenleri, Türkiye'deki ailesinin peşine düşerek ve hakkında INTERPOL kırmızı bülteni çıkararak susturmaya çalıştı.”

YUNANLAR MEMNUN

Marco Rubio’nun Dışişleri Bakanı olacağı haberi Yunan tarafında sevinçle karşılandı. Yunan yayın organı Ekhatimerini, bu haberi “Rubio Ankara'yı neden rahatsız ediyor?” başlığıyla verdi. Gazete Rubio için, “Uzun zamandır ABD'nin özellikle Doğu Akdeniz'de Yunanistan ve Kıbrıs ile daha güçlü bağlar kurmasını savunuyor.” dedi. Haberde şu ifadelere yer verildi: “Rubio, 2019 yılında Yunanistan ve Kıbrıs'ı bölgedeki ‘istikrar sütunları’ olarak tanıyan ve Türkiye'nin etkisine karşı koymak için çok önemli görülen East Med Act'in ortak yazarıydı. Rubio'nun Türkiye hükümetine yönelik eleştirileri ve Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirenler de dahil olmak üzere muhalif gruplarla yakın bağlantılarına dikkat çeken raporlar, Rubio'nun duruşunun Ankara'yı rahatsız ettiğini gösteriyor. Sonuç olarak Rubio, ABD-Türkiye ilişkilerinde tartışmalı bir figür haline geldi. Rubio'nun atanma ihtimali, ABD'nin Yunanistan ve Kıbrıs'la daha derin bir işbirliğine yöneleceğinin sinyalini verirken, bölgedeki demokratik ittifakları güçlendirmeye odaklanan daha geniş dış politika odağıyla da uyum sağlıyor.”

SURİYE’DEN ÇEKİLMEYE KARŞI

Rubio YPG’ye verdiği destekle de biliniyor. Rubio, 2018 Aralık ayında yaptığı bir basın açıklamasında, o dönemki Trump yönetiminin Suriye'den "tam ve hızlı" çekilme planlarına karşı çıkmıştı. YPG’ye vurgu yaptığı açıklamada Rubio şu ifadeleri kullanmıştı: "ABD'nin savunma varlığını Suriye'den çekme kararı büyük bir hatadır. Suriye Demokratik Güçleri ve YPG şimdi Orta Fırat Nehri Vadisinde DEAŞ’a karşı mücadeleyi terk edecektir. İran Güney Suriye'deki faaliyetlerini arttıracak, bu da İsrail'in saldırılarını arttırmasına neden olacak ve bu da yeni ve çok daha ölümcül bir İsrail-Hizbullah savaşına yol açabilecektir. Düşmanlarımız da bunu Amerika'nın güvenilmez bir ortak olduğunun kanıtı olarak kullanacaktır. Bugün alınan karar önümüzdeki aylar ve yıllarda ciddi sonuçlara yol açacaktır."