Trump’ın ekibi şekilleniyor: Güvenlik danışmanı YPG destekçisi
Ocak ayında göreve başlayacak olan Trump, bakanlarını ve danışmanlarını seçmeye başladı. Öne çıkan isimler arasında Marco Rubio, Michael Waltz ve Elise Stefanik var. Bu üç isim de Türkiye, İran ve Çin düşmanlığı ile tanınıyor.
ABD’de seçimleri kazanan Donald Trump’ın göreve getireceği isimler belli oluyor. Ulusal Güvenlik Danışmanı, Dışişleri Bakanı, İç Güvenlik Bakanı, Birleşmiş Milletler Büyükelçiliği gibi görevlere getirilecek isimler ABD medyasında yer almaya başladı.
Bu görevlendirmelerle birlikte dış politikada özellikle “şahin” bir tarz izleneceği yorumları yapılıyor.
TERÖRİSTLERE VİZE İSTEMİŞTİ
Ulusal Güvenlik Danışmanlığına getirilmesi beklenen Michael Waltz’ın terör örgütü SDG’ye (YPG/PKK) olan sempatisi ve desteği biliniyor. 2021 Mayıs ayında Waltz, Demokrat Jason Crow ile birlikte “SDG savaşçıları, tercümanlar, destek personeli ve ABD ordusuna yardım eden diğer kişilere” beş yıllık bir süre zarfında 4 bin ABD vizesi verilmesini öngören bir yasa tasarısı sunmuştu. Tasarının amacı, çalışmaları nedeniyle Suriye'de tehlikeyle karşı karşıya kalabilecek kişilere ABD'de koruma sağlamak olarak açıklandı. Tasarıyla ilgili açıklamada Waltz şu ifadeleri kullandı:
“Amerikan el sıkışmasının bir anlamı olmalı. Suriyeli Kürtler, ABD'nin DEAŞ halifeliğini yenmesine yardımcı olmada çok önemli bir rol oynadılar ve bölgede önemli bir ortak oldular. Kürt müttefiklerimiz ABD'nin çıkarlarını ilerletmek ve düşmanlarımızla savaşmak için hayatlarını ortaya koymuş ve misilleme riskini göze almışlardır. Yardımları için minnettarlığımızı hak ediyorlar. ABD Kongresi savaş alanında bizimle birlikte savaşanları takdir etmelidir.”
‘EN BÜYÜK TEHDİT ÇİN’
Son 3 dönemdir Cumhuriyetçi Parti’den Temsilciler Meclisi’ne giren ve burada özellikle Çin konusundaki "şahin" açıklamalarıyla bilinen Waltz, yeni kabinede görev alması durumunda başta Rusya-Ukrayna savaşı, ABD-Çin rekabeti ve Orta Doğu'daki kriz olmak üzere birçok dış politika konusunda başat isimlerden biri olacak.
Waltz, Çin'i ABD için diğer tüm ülkelerden "daha büyük bir tehdit" olarak gördüğünü belirtiyor. Waltz, son olarak 2022 Pekin Kış Olimpiyatları’nı ABD'nin boykot etmesi gerektiğini savunmuş ve gerekçe olarak da “Uygur sorununu” göstermişti.
RUBİO İLE İPLER GERİLECEK
Trump'ın, Dışişleri Bakanlığına, İran ve Çin konularında "şahin" tavrı ve güçlü İsrail yanlısı görüşleriyle bilinen, Türkiye düşmanlığı ve FETÖ dostluğu ile tanınan Cumhuriyetçi Senatör Marco Rubio'yu aday göstermeyi planladığı bildirildi. Rubio, 2011 yılından bu yana Senato'da görev yapan ve dış ilişkiler komitesinde görev alan bir isim. Rubio'nun Bakan olması durumunda Washington ile Tahran ve Pekin arasındaki iplerin gerilebileceği öngörülüyor. Rubio'nun aday gösterilmesi durumunda Senato'dan onay alması gerekiyor.
Daha önce 2016 yılında Cumhuriyetçi Parti'den başkan aday adaylığını koyan Rubio, ön seçimlerde başarısız olmuş ve o süreçten Trump başkan olarak çıkmıştı.
İRAN’A KARŞI ‘MAKSİMUM BASKI’
Trump, İsrail'in sadık bir müttefiki ve dış politika şahini olan Cumhuriyetçi Kongre Üyesi Elise Stefanik'i bir sonraki BM Büyükelçisi olarak görev yapmak üzere aday gösterdi. Trump pazartesi günü, "Elise Stefanik'i kabinemde ABD'nin Birleşmiş Milletler Büyükelçisi olarak görev yapmak üzere aday göstermekten onur duyuyorum. Elise inanılmaz derecede güçlü, sert ve akıllı bir ‘Önce Amerika’ savaşçısı.” dedi. New York'tan Kongre Üyesi olan Stefanik, Senato tarafından onaylanırsa, 2021'den beri ABD'yi BM'de temsil eden kariyer diplomatı Linda Thomas-Greenfield'in yerini alacak. Pazar günü X'te yaptığı bir paylaşımda Stefanik, Trump'ın İran'a karşı maksimum baskı kampanyasına geri dönmeye hazır olduğunu yazdı. Stefanik, Tahran'ın Biden-Harris Yönetiminin zayıflığından cesaret aldığını savunmuştu.
BM Büyükelçisi olacak isim, Gazze'de Hamas'a karşı savaşında ve Lübnan'da Hizbullah'a karşı hava saldırılarında İsrail'in en güçlü destekçilerinden biriydi. İsrail'in, HAMAS üyelerine yardım etmekle suçladığı BM Filistin Yardım ve Çalışma Ajansı'nı (UNRWA) yasaklama kararını destekledi. Stefanik, "Biden-Harris Yönetimi 2021'den bu yana UNRWA'ya 1 milyar dolardan fazla para göndererek bu terörist cephenin kasasını doldurdu. Buna bir son verilmelidir." demişti.
GÖÇ POLİTİKALARINDA SERT İSİM
Trump'ın İç Güvenlik Bakanlığının yeni sekreteri olarak Güney Dakota Valisi Kristi Noem'u seçtiğini, seçim hakkında bilgi sahibi iki kişi açıkladı. Noem'un, göçmenlik konusunda sertlik yanlısı iki önemli isim olan Stephen Miller ve Tom Homan'ın üst düzey görevlere getirilmesiyle birlikte teşkilatın başına geçecek olması, Trump'ın göçmenlikle ilgili vaatlerinde ciddi olduğunun bir göstergesi.
Daha önce Güney Dakota temsilcisi olan Noem, şimdi ABD Gümrük ve Sınır Koruma ve Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza'dan Federal Acil Durum Yönetim Ajansı ve ABD Gizli Servisi'ne kadar her şeyi denetleyen geniş bir ajansı denetlemekle görevlendirilecek.
Beklenen yeni görevinde 52 yaşındaki kadın için en önemli konu, Trump'ın belgesiz göçmenleri toplu sınır dışı etme vaadi de dahil olmak üzere göç politikalarını uygulamak olacak.