Turist rehberleri düzenlemeye karşı: İstanbul’u ‘Constantinopolis’ yapacak kadar tehlikeli
Ankara Turist Rehberleri Odası Yönetim Kurulu, meslek kanunlarında yapılan bazı düzenlemelere karşı çıktı. Değişikliğin ülkenin güvenliğinden tanıtımına, imajına kadar farklı boyutlarda sakıncalar yaratacağı bildirildi
Turist rehberleri ve seyahat acentelerine ilişkin düzenlemeleri içeren Turist Rehberliği Meslek Kanunu ile Seyahat Acentaları ve Seyahat Acentaları Birliği Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonunda kabul edildi. Ankara Turist Rehberleri Odası Yönetim Kurulu’ndan yaptığı yazılı açıklamada, değişikliklerin yaratacağı tehlikelere işaret etti. Düzenlemenin yeniden gözden geçirilmesinin Türkiye çıkarına olacağı belirtildi.
İFADE MUĞLAK DENETİM TEHLİKEDE
Araç başına bir rehber bulundurma zorunluluğunu kaldıran değişikliğe ilişkin Oda, şu değerlendirmede bulundu:
“Gerekçede yer alan ‘esas amacı tarihi ve turistik yerlerin tanıtılması olmayan faaliyetler’ ifadesi muğlak ve kötü kullanıma açık bir ifadedir; rehberlerin sadece müze ve ören yerlerine hapsolma tehlikesini beraberinde getirmektedir. Mevcut 1618 Sayılı yasaya eklenmiş olan araç başına bir rehber zorunluluğu, devletin turizm araçlarındaki denetimini sağlamaktadır. Turist Rehberleri, düzenli olarak her yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından adli sicil kayıtları üzerinden denetlenmekte ve bu denetim sonunda sakıncalı bulunanların ruhsatnameleri iptal ederek meslekten çıkarılmaktadır. Düzenlemeyle birlikte araçta rehber bulundurma zorunluluğu ortadan kalkmakta ve hem yurt içi turizm hareketliliğinde hem de yurt dışından gelen turizm hareketliğinde turizm araçlarındaki devlet denetimi sona ermektedir.
ÜLKE GÜVENLİĞİNE DE İMAJINA DA TEHDİT
“Bu değişikliğin Türkiye turizminde yaratacağı sonuçların dışında, ülke güvenliğine, tanıtımına, imajına kadar farklı boyutlarda sakıncalar yaratacağı tahmin edilmektedir. Turizm araçlarından Turist Rehberi bulunması zorunluluğunun kaldırılmasından sonra, bu araçlara refakat edecek olan özellikte yabancıların ve art niyetli olabilecek kişilerin ülkeyi olumsuz tanıtmasının yanında gerek istihbarat faaliyetlerinin gerekse ülke imajını zedeleyebilecek faaliyetlerin yaşanabileceği ve devletin buradaki kontrol mekanizmasından uzaklaşması bunların tespitini güçleştirebileceği öngörülmektedir. Bu bağlamda Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından ruhsatlandırılan Turist Rehberlerinin tur araçlarından indirilmesinin yol açacağı olası zararlardan kaçınılmalıdır.”
‘GÜNÜMÜZ GERÇEĞİYLE ÖRTÜŞMÜYOR’
Düzenlemenin turist rehberliği mesleğini sadece bilgi vermekle sınırladığı eleştirisi yapılan açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
“Bu düzenleme günümüz gerçekleriyle örtüşmemektedir. Tur araçlarında rehber zorunluluğunun kaldırılması ve rehberlerin müze, ören yerleri ve tescilli kültür varlıklarının önüne hapsedilmesi yabancı tur operatörlerinin ‘tur lideri’ olarak görevlendirdiği yabancı uyruklu personellerinin ülkemiz hakkında bilgi vermesi sorununu da beraberinde getirecektir. Böylesi bir durum,sözde Ermeni soykırımı, Kıbrıs sorunu, Türkiye’nin komşularıyla olan problemleri gibi hassas konularda Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan belgeli turist rehberleri dışındaki kişilerin anlatım yapmasına izin vermek anlamına gelecektir.
Örneğin; bu düzenlemeyle ülkemize gelen bir Fransız kafilenin burada bir ‘Sözde Kürdistan’ turu yapmasının, bir Ermeni’nin Türkiye sınırları içerisinde ‘Ermenistan’ turu yapmasının ya da bir Yunan’ın İstanbul’u ‘Constantinopolis’ olarak anlatmasının önündeki tek engel olan Turist Rehberi’nin, dolayısıyla devletin turlar üzerindeki kontrol mekanizmasının ortadan kalkması söz konusudur.”